CHP’de parti içi muhalefet hafta sonu yeni politikasını belirleyecek.
Üç milletvekilinin CHP’den ihraç edilmesi bu kadarla kalacak gibi değil.
Karar, muhalefetin biraz daha hareketlenmesine, muhalif kanatların Deniz Baykal’a karşı bir araya gelmesine de yol açabilir.
İşin perde arkasına bakılacak olursa, ihraç kararı Baykal’ın bazı yakın arkadaşlarının da içine sinmiş değil.
Olağanüstü Kongre’de beyaz sayfa açan Baykal’ın, kongre sonrasında ‘daha uslu durmalarına’ rağmen üç muhalif milletvekiliyle ilgili ihraç kararına onay vermesi pek de kabul görmedi.
İhraç kararı, Baykal’ın, parti içi muhalefete onay vermediğinin yeni bir kanıtı, ‘Muhaliflerini yaşatmaz’ diyenlerin güçlü bir kozu oluyor.
Karar, Erdal İnönü’nün kendisine gösterdiği toleransı, Baykal’ın muhaliflerine göstermemesi iki genel başkanın demokratik olgunluğunun kıyaslanmasına da yol açtı.
ATEŞ TOPU’NDAN MAGAZİNE
İhraçlar, Baykal’ın CHP’de bayrak açan Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül’e de tolerans göstermeyeceğini ortaya koyuyor.
CHP’ye katılım töreninde Sarıgül’e, ‘Ateş topu’, ‘Seçkin belediye başkanı’, ‘CHP Gençlik Kolları’nın yetiştirdiği fişek gibi adam’ tanımlarını uygun bulan Baykal’ın bugün ‘Magazinci’ tanımıyla yetinmesi bunun ilk göstergesiydi.
CHP’nin internet sitesinde, emniyet birimlerinin Şişli Belediyesi ile ilgili raporlarına yer veren yazıların aynen yayınlanması ise son göstergedir.
Bu yayın, iddiaların CHP yönetimi tarafından ciddiye alındığının itirafıdır.
Bu durumda CHP’nin yapması gereken, iddialarla ilgili disiplin işlemini başlatmak olması gerekmez mi?
Üstelik, Sarıgül’ün bu yolla ihracı hem liderlik şansını bitirir, hem de siyaseten Sarıgül’ü zayıflatabilir!..
Olmaz, olmaz denilmesin; bir muhalif de bu yolla safdışı kalabilir.
DAHA ÖNCE DE İHRAÇ EDİLMİŞTİ
Konuyu sorduğumuz Sarıgül, raporlardaki iddiaların kendisiyle ilgili olmadığını belirterek yoluna devam edeceğini söylüyor.
CHP Genel Başkanlığı için, ‘Kararı halk verecek, Sayın Baykal veya ben değil. Halk Baykal’ı istiyorsa onunla devam edecek, istemiyorsa başkasıyla’ diyor.
Bir kadro sorunu yaşamadığını, milletvekilleri ile bağlantıya ise onları sıkıntıya sokmamak için girmediğini anlatan Sarıgül, birlikte olduğu bazı isimleri açıkladığında herkesin şok geçireceğini ileri sürüyor.
Ancak, bugün yola yalnız çıktığı gerçeği hálá ortada duruyor.
Hedefinin CHP’nin 74-80 ruhunu yeniden canlandırmak olduğunu anlatan Sarıgül, CHP’nin kapısının herkese açık olmasını istiyor; bu çerçevede, üç milletvekilinin ihraç edilmesini antidemokratik ve yanlış buluyor.
Sarıgül, geçmişte kendisinin de ihraç edildiğini, bugün ise ‘başka partilere gitti’ diye eleştirildiğini anımsatarak, ‘CHP’li doğdum, CHP’li ölürüm. Partiden ihraç benim kusurum değildi; DYP’ye, MHP’ye de gitmedim. Bugün Sayın Baykal’ın en yakınları da DSP’den gelmedi mi?’ diye nükte yapıyor.