TÜRKİYE, aralıktaki tarihi AB zirvesi öncesinde, müzakerelere başlama umuduyla mevzuatındaki son rötuşu Anayasa değişikliği ile yapıyor.
Artık Meclis gündemine girmiş olan Anayasa değişikliği paketi, bu kez CHP’nin desteğini alamıyor.
Bunda, hükümetin izlediği prosedürün de etkili olduğu anlaşılıyor.
Böylesine önemli bir değişiklik yapılırken, CHP’nin görüşleri paket Bakanlar Kurulu’ndan geçtikten sonra alınmak isteniyor.
Buna CHP’nin tepkisi, ‘Katkımıza zaten gerek kalmamış’ oluyor.
Hükümet CHP’ye karşı bu hatasıyla da yetinmiyor.
Hem de Dışişleri Bakanı Abdullah Gül eliyle CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’a karşı şık olmayan bir protokol zaafiyeti gösteriliyor.
GÜL’ÜN ALAMADIĞI MESAJ
Öncelikle başbakan olduğu dönemde Irak ve tezkere konularında Baykal’ı bizzat bilgilendiren Gül’ün, bu işlemi Dışişleri Bakanı olarak ‘Eve Dönüş Yasası’ ve ‘7’nci Uyum Paketi’ için de yaptığını anımsatalım.
Baykal’a bu tür ziyaretlerin çeşitli yasalarla ilgili olarak Adalet Bakanı Cemil Çiçek ve Milli Eğitim Bakanı olduğu dönemde Erkan Mumcu tarafından yapıldığını da kayda geçirmeli.
Gül, salı günü Baykal’ıbir kez daha aradı.
Yasa değişikliğinde CHP’nin oyuna ihtiyacı hiç olmayan AKP’nin konu Anayasa olunca alacağı desteğin önemini belirtmeye de gerek yok.
İşte böylesine önemli bir konuda Baykal’ı arayan Gül, ‘Arkadaşlarımızın Anayasa değişikliği konusunda sizi bilgilendirmesini istiyoruz’ diyor.
Baykal da, ‘Peki anladım; o zaman bizim de ‘arkadaşlar’ dinler’ yanıtını veriyor ve dinleyicilere Onur Öymen’in başkanlık edeceğini belirtiyor.
Mesaj, Gül tarafından alınmamış veya önemsenmemiş olmalı ki, Dışişleri Bakanlığı’ndan Baykal’ın sekretaryası aranarak, ‘Sayın Genel Başkan’la randevumuz ne zaman, nerede?’ diye soruluyor.
Baykal’ın sekretaryası, ‘Sizin Genel Başkan’la randevunuz yok, arayacağınız kişi Onur Öymen’karşılığını veriyor.
DİPLOMATLARIN RİCASI
Sonuçta Baykal, Gül’ün diplomat ‘arkadaşları’ AB Genel Sekreteri Murat Sungar ile Dışişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Volkan Bozkır’ın karşısına, eski diplomatlar Onur Öymen, Şükrü Elekdağ ve İnal Batu’dan oluşan ‘arkadaşlarını’ çıkarıyor.
Baykal’ın arkadaşları, ziyaretin Bakanlar Kurulu sonrası olması ve Gül’ün tavrını diplomatik incelikle dile getiriyorlar.Gül’ün arkadaşları mesajı alıyor; ama bir anımsatmada da bulunuyorlar:
‘Paket bizlerin, yani bürokrasinin hükümete telkini sonucu ortaya çıktı. Paketin, Anayasa değişikliği konusunda hükümetle muhalefet arasındaki görüşmelerin, tartışmaların dışında tutulmasını umuyoruz.’
Diplomatların ricası, bugün itibarıyla, CHP’de yankı bulmuş görünmüyor.
CHP’nin, ‘Bir yıl sonra ele alalım’ sözüne karşın dokunulmazlık konusunu bir türlü masaya getirmeyen AKP’ye eleştiri yöneltmesi haksız bulunamaz.
Ancak, önümüzdeki günlerde Baykal Brüksel’de, Avrupalı sosyalistlere Türkiye’nin AB üyeliğinin ne kadar önemli olduğunu anlatırken, Ankara’da CHP’nin bu amaca yönelik düzenlemelere karşı çıkması da bir açmaz olacak.
CHP’nin AB konusunda yanlış anlaşılmasının nedeni de bu açmaz değil mi?