Paylaş
Meğer ‘Artık yeter’ demeyi kafasına koymuş Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen de aynı nedenle ‘inadına devam’ kararı almış.
Çünkü, iki başkan da bu davaların toplum vicdanında kabul görmediği inancında ve halk da “Bu saatten sonra bırakıp gidemezsin” demeye başlamış.
BU KADARI DA BEKLENMİYORDU
CUMARTESİ günü Eskişehir-Galatasaray maçı öncesi uzun sohbet ettiğim Büyükerşen, yapılan baskından dolayı hâlâ üzgün ve isyankâr.
Çok sayıda CHP belediyesinin operasyona tabi tutulması nedeniyle, bir bahaneyle sıranın kendilerine gelebileceğini düşünmemiş değil; ama “Bu kadar zorlama bir dosya ile karşılaşacağımızı hiç ummuyorduk” dedi.
Operasyonların 2004’te yapılmış, Eskişehir’in çehresini değiştiren Porsuk Çayı ve park ihaleleri için düzenlendiğini anımsatan Büyükerşen, proje finansmanının yüzde 50’sinin Avrupa Yatırım Bankası’nca (AYB) karşılandığını söyledi. O nedenle AYB, ihalelerde Avrupa şartlarını koştuğu için müşavirlik ve denetim firmalarını kendi seçmiş, şartnameleri onlara yazdırmış; yetinmeyip şartnameyi bir de kendi denetledikten sonra ihaleye çıkışı onaylamış.
Banka ihaleye girenleri kendi süzgecinden geçirdiği gibi hakedişleri de denetçi firmanın onayları sonrası, ‘Ödeyin’ demiş.
Belediye ise diğer yüzde 50 finansman nedeniyle İhale Yasası’nı uygulamış.
Sonuçta en düşük teklifi veren de sermayesi yüzde 100 belediyeye ait şirketin önderliğindeki konsorsiyum olduğu için ihaleyi almış, işleri yapmış.
ARAYAN AKP’Lİ TEK BAŞKAN
RASTLANTI o ki Büyükerşen, 2009’da da yüzde 52 ile zafere ulaşınca; İçişleri, Sayıştay, Maliye müfettişlerinin denetimlerinden geçmiş bu projeler AKP’li belediye meclis üyeleri tarafından İçişleri Bakanlığı’na şikâyet edilmiş.
Bakanlık müfettişleri takdir belirterek soruşturmaya gerek görmemişler; ancak nedense(!) bu kez başka müfettişlere denetim tekrarlatılmış.
Beton örnekleri de alınarak yapılan bu denetimlerden de istenen(!) sonuç çıkmayınca, İçişleri Bakanı Beşir Atalay, soruşturma izni vermemiş.
Bunun üzerine aynı isimler bir de savcılık yolunu tutunca gerisi gelmiş.
Büyükerşen, bunların 2009 seçimi öncesi girişimlerine benzediğini;
ancak o seçimde bir öncesine göre oylarını yüzde 8 artırdığını söyledi.
Şimdi de seçim öncesi itibarsızlaştırma, belediye personelini korkutarak iş yapamaz duruma düşürme amacı güdüldüğüne inanan Büyükerşen; “Bu beklentileri ters tepti, havagazı alacaklar. Halkın güven ve desteği arttı, personelimiz ‘inadına daha çok iş’ demeye başladı” dedi. İlginçtir bu süreçte muhalefetten olan hemen tüm başkanlar aramış; ama AKP’den sadece Gaziantep Büyekşehir Belediye Başkanı Asım Güzelbey, ‘Geçmiş olsun’ telefonu etmiş.
Benim de merakım; acaba hiçbir AKP’li başkan, hiç değilse perde gerisinde Başbakan veya Cumhurbaşkanı’na, “Belediye başkanından çete lideri çıkmaz, bu işler yanlış” demiş midir?
Yoksa, ötekiysen ‘Batsın senin belediyeciğin’ anlayışı mı egemen?
Paylaş