Paylaş
İktidarı destekleyen geniş bir çevrenin moda cümlelerinden biri bu. Samimi bulmadığım bir söylem; çünkü bu çevrelerin büyük çoğunluğu, başta CHP olmak üzere, muhalefetin zerresine dahi müsamahalı değil. O nedenle CHP ile ilgili konuşurken yukarıdaki cümlenin hemen ardından öfke dolu cümleleri, hatta haksız pek çok ithamı sıralayıp dururlar.
Söze Kılıçdaroğlu’ndan girer, “Eski liderine ihanet etti” diye devam ederler. Pes yani; sanki eski lider siyaset etiğine uygun davranmış, Kılıçdaroğlu da buna rağmen planlayarak onu devirmiş!
ÖZLEDİKLERİ GERÇEK CHP
Gerçek; istedikleri güçlü CHP değil, aksine paramparça bir muhalefet. Yoksa o çevrelerin haberlerinde, “CHP, çatladı, patladı, içkavgaya girdi, bölündü” dışında bir şey görmemek rastlantı olabilir mi?
Bu çevreler sadece güçlü CHP istemiyor, “Bir şey de söylesin” istiyor!
Gerçek; istenen CHP’nin bir şey söylemesi değil; aksine, CHP bir şey söylesin ki onlar da doğru yanlış bakmadan ‘Vur abalıya’ girişsinler.Kürt sorununa çözüm süreci de CHP olmazsa yürümez diyorlar.
Gerçek; CHP, süreci koşulsuz desteklesin, AKP’ye ayak uydursun.
Yoksa, (Hadi diyelim CHP sürece karşı duruyor) bilmezler mi ki, Başbakan Erdoğan’ın böyle bir talebinin hiç olmadığını.
Çünkü Erdoğan bunu isteseydi hiç değilse son iki aydır bu partiye karşı kullandığı dilde küçücük bir iyileştirme yapmaz mıydı?
Yani, CHP sürece ne kadar katılmak istemiyorsa Erdoğan da süreci BDP ile götürmeyi o kadar istiyor. CHP, Ergenekon davalarına ilgi göstererek de kendisine yazık ediyormuş!
Onlara göre ortada hiç hukuksuzluk falan yok, sadece ülkeyi mahveden askeri vesayet sahipleri hak ettiği cezayı buluyor; ama arada kurunun yanında yaş da yanabilir!
SENDİKAYA BASKIN DAHİ GÖRME
Bu davaların toplumun bir kesiminde yarattığı kanamaya vicdanları kapamak bir yana, CHP’nin DHKP-C’den KCK’ya, türbanlı Leyla’nınki dahil HES’ten üniversite öğrencilerinin davalarına kadar yüzlerce yargılamayı izlediğini görmeyenler güçlü CHP istiyor!!
Oysa onlara bakarsak, nerede bir terör örgütü var CHP onun savunucusu!
Ülkede terör örgütü içine sokulmayan kaç dava kaldı bilmiyorum; ama bir muhalefet partisi eğer ‘hukuk’ diyorsa bu davalara ilgisiz kalabilir mi?
Kendisine demokrat diyen birileri dahi, ülkede mumla aranır hale gelen sendikaları, ‘terör odağı’ göstermek için sabahın köründe kapıları kırarak, baskına karşı çıktı diye CHP’yi terörize ediyorsa geriye laf kalmıyor.
Yüzlerce böyle örnek var ve son anayasa taslaklarına yaklaşımı da aynı oldu.
“Öneri getirmiyor” dedikleri CHP, taslağını verdi, o isimler de ortaya çıktı. AKP’nin otorite kokan teklifine laf yok, varsa yoksa CHP’ninkinin kötülüğü!
Zor bir konuya girdim biliyorum, ama nedeni haklı.
Demokrasi, muhalefetin mutlaka olduğu, görüşlerini özgürce ifade edip onları halka aktarma kanallarının da sonuna kadar açık tutulduğu tek rejimdir.
Gerçekten ‘demokrasi’ deniyorsa, CHP kara kaşı-kara gözü için değil; anamuhalefeti temsilen bu kanalları kullanma hakkına sonuna kadar sahiptir.
Bu kapıları kapatanlar ‘Bu ne biçim muhalefet’ derse, inandırıcı olamaz.
Paylaş