Paylaş
Öğretmenlikten işadamlığına geçen Ali Akkanat’ın, sadece okul binası yapıp bağışlamakla yetinmediğini gösteren bu ödül törenini, ‘Keşke her işadamı tarafından da düzenlense’ dileğiyle izledim.
Doğrusu bu törende de Mustafa Sarıgül’ü görmek sürpriz oldu.
İstanbul’a varınca aramış, kahvaltılı sohbet için anlaşmıştık; ama bu törenden hiç söz etmemiştik, o nedenle şaşırmadım değil.
Neyse, hızla geldi, göründü ve kaşla göz arasında kayboldu.
İŞİ BOZAN KAYBEDER
Sarıgül’le kahvaltıyı dün evinde yaptım, salı sabahı da kendisiyle CHP bağlantısının tek adresi İstanbul İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı’nın konuğu oldum.
Hiç uzatmadan bu iki kahvaltıdan çıkardığım sonuçları sıralayacağım. CHP ile Sarıgül’ün temasları aralıksız 8 aydır sürüyormuş.
Sonuca geliniyor ve bunun geri dönüşü de artık söz konusu edilemez; bu saatten sonra işi bozan kaybedeceğinin bilincinde.
Toplum (Yani sadece CHP tabanı değil) ‘bu işi bozandan hesap sorar’ inancı büyük; o nedenle CHP’de sürece direnecek birilerinin çıkması düşünülmüyor.
Aradan geçen 8 ayda CHP ile Sarıgül koordineli çalışmış diyebiliriz. Siyasi nezakete dikkat edilmiş; örneğin aday adaylarının başlangıçtaki ‘adaylık odaklı’ Sarıgül ziyaretleri kesilmiş durumda.
CHP’de Sarıgül’ün söylem tarzını eleştirenler çıkıyor, ama tabanda buna yönelik bir rahatsızlık veya sorun hiç hissedilmiyor.
Sarıgül, oylarını böyle artıracağına inandığı için bu söylemini koruyacak.
Cemaatlere yaklaşımı da “ayrımsız her cemaatle iyi ilişki’ temelli sürecek.
Hiç oturup konuşmadıkları halde Kemal Kılıçdaroğlu ile Sarıgül arasında tam bir güven ilişkisi kurulmuş ve hiç zedelenmemiş.
20 YIL YILDIRDI
Türkiye Değişim Hareketi’nin CHP’ye uyumunda özenli olunacak; Sarıgül’ün 600 kişilik ‘miting hazırlık ekibi’ daha güçlü destekle yoluna devam edecek.
Sarıgül, bütün yazı İstanbul ile hemşerilik bağı olan illeri gezmekle geçirdi. Geride, yakında gidilecek olan Prizren ve Üsküp kaldı.
Bundan sonra tüm mesai İstanbul’da geçirilecek, sabah 06.00’da ziyaretlerle başlayan programlar gün boyu artarak sürdürülecek.
İstanbul’la ilgili önemli tüm projeler hazır; en başta da trafik var.
Ellerindeki anketlere göre Sarıgül ilk kez Kadir Topbaş’ı geride bırakmış.
Böyle devam edeceği inancıyla şöyle bir espri/iddia da söz konusu:
“Biz önde oldukça Başbakan Erdoğan buraya daha çok gelecek. Her gelişi oyumuzu artıracak. Çünkü o gezdikçe, yollar kapatılıyor, trafik cehenneme dönüyor, İstanbullu sokakta adım atamıyor.”
Peki, Sarıgül’ün CHP’den adaylığı iktidarın şimşeğini çekmez mi?
“Sarıgül 15 yıldır başkan, bunun 11 yılı AKP iktidarında yaşandı” gerekçesiyle önemsenmediğini, aksine şöyle konuşulduğunu belirteyim:
“İstanbul 20 yıldır AKP’de. 20 yıl yıldırdı. 100 milyarlık harcamalara karşın yapılanlar ortada. Metrodan tünellere, kent estetiğinden yeşil alanlara kadar bunun tüm örneklerini halka anlatılıp çözümleri de sunulacak.”
NOT: Geçen yazımda atıf yaptığım ‘Çırak Aranıyor’ şiiri için “Nâzım’dan” dedim. Şairimiz Refik Durbaş’dan af diliyorum.
Paylaş