Suyunun suyu verginin vergisi!

Nasreddin Hoca'nın evine gelen bir misafir, beraberinde tavuk getirir. Hoca da, eşine tavuğu verir ve misafire akşam yemeğinde, tavuk haşlama ikram ederler.

Aradan bir süre geçer, Hoca'nın kapısını çalan tanımadığı biri gelir.

- Hocam, hani size şu tavuk getiren vardı ya, ben onun komşusuyum.

Hoca, içeri davet eder ve tavuk suyu çorba ikram eder. Ancak, sonraki günlerde de, ‘‘tavuk getirenin komşusuyum’’ diye gelenin ardı arkası kesilmez. Hoca onlara da tavuk suyu çorba ikram eder. Öyle bir an gelir ki, artık tavuk getirenin komşusu olabilecek, kişi kalmaz.

Bir gün Hoca'nın kapısı çalınır. Gelen kişi Hoca'nın sormasına fırsat vermeden;

- ‘‘Hocam, hani size şu tavuk getiren vardı ya... Ben onun komşusunun komşusuyum’’ der.

Hoca onu da, içeri buyur eder. Sonra eşinden, tencerede su kaynatıp, çorba tası ile misafire ikram etmesini ister. Misafir, çorbadan bir kaşık alır ve Hoca'ya;

- Hocam bu ne biçim tavuk suyu çorba? Sanki sadece suymuş gibi tadı var.

- Arkadaş, çorbada bir anormallik yok. Sen bana tavuk getirenin, komşusunun komşusu değil miydin?

- Eveeet!..

- İşte bu çorba da, bana gelen tavuğun, suyunun suyu...

VERGİNİN VERGİSİ

Nasreddin Hoca'nın ‘‘suyunun suyu’’ öyküsü gibi, verginin vergisi yani vergiden alınan başka vergi de var. Örnek mi? Buyrun;

- Akaryakıttan alınan özel tüketim vergisine, bir de KDV uygulanıyor.

Tabloya bakınız. Şu anda kurşunsuz benzinden 1 milyon 33 bin lira Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) alınıyor sonra ÖTV'nin de yüzde 18 KDV'si alınıyor.

Verginin vergisi akaryakıtla bitmiyor.

- Sigara ve içkide, hem ÖTV alınıyor hem de ÖTV üzerinden yüzde 18 KDV.

- Motorlu taşıtlarda motor silindir hacmine göre yüzde 27 ile yüzde 50 arasında değişen oranda ÖTV var. Aracın bedeline bu ÖTV ekleniyor ve ÖTV'den de yüzde 18 KDV alınıyor.

- İthalatta gümrük vergisi üzerinden ayrıca yüzde 18 de KDV alınıyor.

Liste uzayıp gidiyor...

Az kaldı... Neredeyse KDV'nin de KDV'si alınacak!..


Papazın merakı


AMERİKA'da bir restoranda yemek yiyen bir papaz bir ara tuvalete gitmiş. İşini bitirip tuvaletten çıktığında bakmış ki, restoranda yemek yiyenlerin hepsi gülümseyerek kendisini süzüyorlar. Bu durumdan biraz rahatsız olan papaz önce herhangi bir tarafı açık mı kalmış diye ötesini berisini yokladıktan ve gülünecek hiçbir durumun olmadığına kanaat getirdikten sonra şef garsonun yanına giderek müşterilerin neden kendisine bakarak gülmekte olduklarını sormuş. Şef garson nazik bir tavırla;

- ‘‘Sayın Peder, tuvalete girdiğinizde karşınızdaki duvarda çıplak bir kız resmi gördünüz mü?’’ diye sormuş. Papaz;

- ‘‘Evet öyle bir resim vardı’’, diye cevap vermiş. Şef garson bu defa;

- ‘‘Sayın Peder o resme baktınız mı?’’ diye sormuş tekrar. Papaz da;

- ‘‘Evet baktım’’ demiş. Şef garson;

- ‘‘Sayın Peder o resimdeki kızın önünde de mahrem yerini örten bir incir yaprağı vardı, onu da gördünüz mü?’’ diye sormuş. Papaz, biraz da sıkılarak;

- ‘‘Evet galiba öyle bir yaprak da vardı’’ demiş. Şef garson;

- ‘‘Sayın Peder, acaba o yaprağı kaldırıp altına baktınız mı?’’ diye sorunca, Papaz biraz da hiddetle;

- ‘‘Hayır evladım, bakmadım’’ demiş. Şef garson;

- ‘‘Bakmışsınız Sayın Peder, bakmışsınız’’ demiş. ‘‘Zira o yaprak kaldırıldığı anda restoranın her tarafında ziller çalar...’’



Maliyeciye arz yerine rica etmenin cezası!

‘‘BÖYLE bir ceza da mı varmış?’’ demeyin, varmış. Ben de yeni öğrendim. Hemen açıklayayım. Maliye Bakanlığı denetim elemanı, bir bankadan yazılı olarak, bazı firmalar hakkında bilgi istiyor. Banka yetkilileri de, istenilen bilgileri kapsayan yazıyı ‘‘bilgilerinize rica ederiz’’ diyerek imzalayıp, gönderiyor.

İşte bundan sonra olanlar oluyor.

Denetim elemanı, yazının bitiş cümlesini görünce canı sıkılıyor ve bilgi verme yazısının ‘‘bilgilerinize rica ederiz’’ şeklinde bitirilmesinin mümkün olmadığını ‘‘arz ederim’’ şeklinde bitirilmesi gerektiğini belirten, bir uyarı yazısını bankaya gönderiyor. Ardından da, ‘‘bilgilerinize rica ederiz’’ diye banka tarafından gönderilen bilgi verme yazısı hiç gönderilmemiş kabul edilip, Vergi Usul Kanunu'nun Mükerrer 355. maddesi uyarınca, bankaya 840 milyon lira ‘‘özel usulsüzlük cezası’’ kesilip, tebliğ ediliyor.

Tebligat üzerine, banka yetkilileri, bir yandan cezanın yasaya uygun olup olmadığını araştırırken, diğer yandan da istenilen bilgileri ‘‘bilgilerinize sunarız’’ diye biten bir başka yazı ile bildiriyor.

Şimdi, ister misiniz, ‘‘bilgilerinize arz ederiz’’ demek yerine ‘‘bilgilerinize sunarız’’ denildiği için, bir ceza daha gelsin!..



Nedense, lazların zeki oluşunu bazıları çekemiyor ve birtakım benzetmeler yapıyorlar. İşte son benzetmelerden birkaçı...

SORU: Bir lazı sınıfta nasıl teşhis edebilirsiniz?

YANIT: Öğretmen tahtayı silerken, o da defterini siler...

SORU: Lazın Amerika'da oğlu olmuş, adını ne koymuş?

YANIT: Basic (Temel)

SORU: Laz yolda senet bulmuş, ne yapmış?

YANIT: Gitmiş ödemiş.

SORU: Laz duş yaptıktan sonra ne yapar?

YANIT: Islak elbiselerini çıkarır.

SORU: Laz yürüyen merdivendeyken, elektrikler kesilince ne olmuş?

YANIT: Ne olacak, elektrikler gelene kadar laz iki saat mahsur kalmış.



Bir düştüğün yerde bir daha düşersen, bil ki kabahat senindir.

Publilius Syrus