Seçim heyecanı artıyor

SEÇİMLER yaklaşıyor. Takribi 7 ay sonra hem Meclis hem de Cumhurbaşkanı seçimleri için sandığa gideceğiz. An itibariyle iktidar kanadı daha atak görünüyor.Tayyip Erdoğan’ın uluslararası ilişkilerde tanınırlığı, özellikle Ukrayna krizinde Rusya nezdinde arabuluculuk fonksiyonu, iktidar hanesine artılar yazdırıyor. Bu arada aralık ayından itibaren döviz kurunda ani bir atak olmadığı takdirde “baz” etkisi sebebiyle enflasyonun 20-25 puan düşebileceği öngörülüyor. Seçimlerde kilit parti konumunda olan HDP’ye yönelik sert tutumları “başörtüsü” düzenlemesi üzerinden bir diyalog sürecine evrildi.

Haberin Devamı


Ayrıca geniş kitleleri etkileyecek hukuki ve ekonomik düzenlemelerle yarışın son düzlüğünde bir memnuniyet oluşturmaya çalışacaklardır.
Muhalefet cephesine bakıldığında, henüz dayanışmanın ne seviyede olacağına dair bir netlik belirmedi. Hala cumhurbaşkanı adayları konusunda bir mutabakat olmadığı gibi, özellikle İyi Parti’nin Kılıçdaroğlu’nun adaylığına mesafeli baktığı açık olarak gözlenmektedir. Bu durumda, Kılıçdaroğlu’na “evet” denilse bile, bu kabul “kerhen aday” konumuyla baştan bir yıpranmışlık içerecektir. Meral Akşener aday olmayacağını açıklamıştı. Kılıçdaroğlu 6’lı masa’da veto edilirse daha da karmaşık bir sürece girileceği görülüyor.
Bu arada Mansur Yavaş gibi eski ülkücü referanslara sahip bir adayın HDP nezdinde itibar görmeyeceği biliniyor.
Bu sebeple İmamoğlu ismi telaffuz edilse de CHP bu yolu kapatmıştır. Kaldı ki zor kazanılmış bir İstanbul’dan vazgeçmek istenmeyecektir. İlhan Kesici ya da herhangi bir düzgün aday profili, arkasında 6 lider duruyor olsa da Tayyip Erdoğan gibi bir politikacı karşısında şansı düşüktür. Siyaset “lider” iddiası üzerinden yapılabilen bir zanaattir. Cumhur ittifakının adayı en başından beri bellidir ve o bir liderdir. Buna mukabil Millet İttifakı, bırakın lideri sıradan bir aday üzerinde bile mutabakat oluşturamamıştır. Neyse, bu konularda kesin yargılarda bulunmamak gerekir.
Siyaset her zaman yeni gelişmelere ve yeni sürprizlere gebedir. Önemli bir diğer husus; İyi Parti ve DEVA dışında muhalefetin doyurucu bir ekonomik programı henüz kamuoyuna yansımamıştır. Öyle anlaşılmaktadır ki Millet İttifakı’nın hızlanmaya ve toparlanmaya ihtiyacı vardır. Sözü Süleyman Demirel’in meşhur sözü ile bitirmek istiyoruz. “Siyasette 1 hafta bile çok uzun bir zamandır.”
Türkiye çok enteresan bir ülke. Gündem ve bağlı olarak şartlar çok hızlı değişebiliyor. Soluk soluğa bir seçim süreci yaşıyoruz. Sonunda sandığın belirleyici olacağı bir keyifli süreç bizlere iyi ki demokrasi var dedirtiyor.

Yazarın Tüm Yazıları