Paylaş
Haberi okuduğunuzda önce geriliyor, sonra üzülüyor, sonra gözleriniz dolmaya başlıyor. Bir ayı aşkındır evdeki bir müzikseverseniz ilk gösterdiğiniz reaksiyon bu oluyor. En azından bana olan buydu.
The New York Times’ta profesör Zeke Emanuel, gazetenin organize ettiği video konferansında müzik etkinliklerinin sonbahar 2021’e kadar “durdurulması muhtemel” yorumunda bulundu ve ekledi:
“Ekonomi, düşük risk gruplarının sosyal mesafeye uymasıyla hareket etmeye başlayacak. Konferans, konser, festival, spor müsabakaları gibi büyük toplanmaları ekim 2020 itibariyle yeniden programlandıracaklarını söylüyorlar. Bunun nasıl mantıklı bir ihtimal olduğunu düşünüyorlar, bilmiyorum. Gerçekçi olmak gerekirse 2021 sonbaharı bunlar için en erken zaman” dedi.
Geçtiğimiz hafta Mehmet Öz de Nusret Gökçe ile yaptığı Instagram canlı yayınında benzer bir iddiada bulunmuş ve “İnsanlar bu duruma uyum sağlayacaklar ve en az bir yıl kimsenin sarılıp, öpüşüp, tokalaşarak selamlaşabileceğini ve kalabalık ortamlarda yan yana durabileceklerini düşünmüyorum” demişti.
Peki ya Haziran 2020?
Madem öyle biz de müzik konuştuk hafta sonu, dijital imkanların el verdiği kadarıyla. Hood Base ve Hexe Music aracılığıyla online olarak “Who’s in a Bunker 2” etkinliği yapıldı. Tam 24 saat süren etkinlik boyunca sanatçılar konser verdi, söyleşiler yapıldı ve sektör bileşenlerinin konuştuğu yarımşar saatlik oturumlar hazırlandı.
Online olarak yapılan bu oturumlarda başlık “Where Do We Go From Here?” yani buradan nereye gidiyoruz oldu. Özellikle müzik dünyası ekseninde “kültür sanat etkinlikleri nasıl olacak, evlerden neler yapabiliriz, önümüzdeki sürece nasıl hazırlanabiliriz”i konuştuk.
Etkinliğin benim de dahil olduğum söyleşi kısmına yazar ve seslendirme sanatçısı Yekta Kopan, Salon İKSV Direktörü Deniz Kuzuoğlu, müzik yazarı Cem Kayıran, kargART Direktörü Murat Seçkin, Anadolu Efes Kültürel Pazarlama Yöneticisi Levent Alptekin, radyo programcısı İlksen Mavituna, Akustikhane yapımcı ve sunucusu Zafer Yılmaz, İstanbul Caz Festivali Direktörü Harun İzer, prodüktör ve müzisyen Memet İncili, menajer ve organizatör Serkan Fidan katıldı.
Genel kanı, Instagram canlı yayın konserlerinin devam edeceği yönündeydi. Yeni çözüm önerileri getirildi, hatta “iyi ihtimalle yaz aylarında etkinlikler başlar” denildi. Ertelenen etkinlikler için dünyadaki gibi eylül ve ekim aylarının programlandırıldığı konuşuldu. Yine de kalabalık ortamlara girerken yaşanılacak temkinin altı çizildi.
Genel hatlarıyla bizim cephede konserler için pozitif tahminler yapıldı. Müzisyen ve teknik ekiplerin önümüzdeki dönemlerde de maddi sıkıntı yaşamamaları adına sendikalaşmaları gerektiği konusunda hem fikir olundu. Hatta maddi sıkıntı yaşayan ekipler için güzel kararlar alan insanlardan bahsetti Levent Alptekin. Bazı sponsorluklu canlı yayın konserleri yapan isimlerin “ücreti ekibimizden şu kişilere yatırın” dediğini söyleyerek içimize su da serpti.
Geçirdiğimiz günlerin karamsarlığını üzerimizden atmak adına Haziran 2020’yi duymak umut verdi, her ne kadar uzmanlar bu sürecin uzayacağını söylese de…
Sevdiğinizin reklamını yapın
Instagram’ı yurtdışında kullanırken hikaye bölümünde “müzik ekle” butonuna denk gelmişsinizdir. Yurtdışında yaşayan birini takip ediyorsanız eğer müziğin adını görüp sesini duyamamış ve “yaşadığınız ülkede kullanılmamaktadır” uyarısıyla karşılaşmışsınızdır.
Bu süreç dün itibariyle son buldu ve Instagram’ın müzik özelliği Türkiye’de de hayata geçti. Facebook ve Instagram kullanıcıları kişisel videolarında müzik paylaşabilecek, Instagram ve Facebook hikayeleri için müzik çıkartmaları ve şarkı sözleri de dahil olmak üzere çeşitli kreatif araçlara erişebilecek.
Aynı zamanda Facebook profillerinde de müzik alanına müzikli videolar yükleyebilecek ve sabitleyebilecek. Müzik soruları çıkartması gibi eklentileri de an itibariyle görüyor olacaksınız.
Facebook Uluslararası Müzik Yayıncılığı Direktörü Anjali Malhotra, Spotify ile ortaklaşa gerçekleştirdikleri bu özellik için “Türkiye’deki müzik sektörünün önde gelen plak şirketleriyle işbirliği yaparak ülkedeki insanların müzik özelliklerine kavuşmasını sağladık” dedi.
Türkiye’de anlaşmalı 39 milyon şarkı bulunduğunu hatırlatalım. Özellikle evde olduğunuz bu dönemde sevdiğiniz müzikleri paylaşın, böylece sizin de sanatçılara katkınız büyük olacaktır.
Tedirgin ama umutlu
Gökçe Coşkun’un ilk EP’si “Dünya Bir Kabuk” beklediğiniz bir çalışma olabilir. Geçtiğimiz aylarda “Kaçış” isimli şarkıyı öncü olarak sunan Coşkun, bu dört şarkılık çalışmada tedirgin ama umutlu bir hayat anlayışını bizimle paylaşıyor. Söz ve müziklerini kendi yazan Coşkun, düzenlemelerde kardeşi Umut Burkay Coşkun’la çalışmış. Albümün yıldızları ise “Bırakın Uçayım” ve “Kaçış”.
NE DİNLEDİM
Çiğdem Borucu-Recall
Gökçe Coşkun-Bırakın Uçayım
Serkan Çinioğlu&Glasxs-Güneş Doğmaz
Sinanılmaz-Beş ve On Yedi
Beaten Fame, Elçin Orçun,
One Might Stand-Senin Yüzünden
Gökçe Güzel-Sardunya
Cihan Mürtezaoğlu-Zulmün Buysa
Sera Savaş-Delirmekteyim
Şam-Dikenli Gül
40gece-Bir Dünya Yarattım
Çiğdem Erken-Yeniden Doğar Mıyım
Ne Jüpiter-Hayal
Can Kazaz-Sabahlar
Edis-Perişanım
Burak Serter-Forbidden District
Görkem Ağar-Roman
Helak-Heritor
Kaan Boşnak-Bırakma Kendini
Ayça Özefe-Yıkılmam Asla
Konfor alanı dışında
Edis, yeni albümünün habercisi niteliğinde ilk şarkı “Perişanım”ı erken davranarak yayınladı. Ezhel’le yaptığı işlerle tanınan prodüktör Anıl Buğra Gürel yani Bugy ile çalışan Edis’ten kendi konfor alanı dışında bir parça çıktı. Gündemde olan müzik ve görselliği takip etmesi pop adına güzel havadislerin devamının geleceğinin işareti.
Heyecan uyandırıyor
Sessiz ve derinden ilerleyen Emir Can İğrek, “Sapa” adını verdiği üç şarkılık bir EP yayınladı. “Muhalif”, “Sapa” ve “Ecza Deposu” adında üç yeni şarkının yer aldığı çalışmanın yıldızı ise “Muhalif”. Pop alternatif diyebileceğimiz bir sound’la derdini derli toplu anlatan İğrek’in yeni çalışmaları da öncekiler gibi heyecan uyandırıyor.
Alaturka
Sektörde birçok isme de beste veren Cihan Mürtezaoğlu kendine de “Zulmün Buysa” parçasını ayırmış. Sözleri Burcu Tatlıses ile yazan Mürtezaoğlu, besteyi de üstlenmiş. Geçtiğimiz hafta dinleyiciyle buluşan şarkı alaturka öğelerle sizi günümüzde bir taşra kasabasına ışınlıyor. “Pop seven alternatif pop da sever” diyerek öneriyorum.
Daha hareketli
Can Kazaz, eğlenceli ve elektronik tabanlı müzik yöneliminin yeni ürününü geçen hafta yayınladı. “Sabahlar” adını taşıyan yeni single sözleri açısından hüzün barındırsa da dans ettiriyor. Yeni albümü “Kızılgerdan”ın ayak seslerini duyuran şarkı daha hareketli bir Can Kazaz albümü geldiğini gösteriyor.
Radar: Sinanılmaz
Mosquito, Hack the Fool, Blast gibi gruplardan tanıdığımız Sinan Kutluay’ın solo projesi “Sinanılmaz” listelerime hızlı bir giriş yaptı. İkinci single’ı “Beş ve On Yedi”yi dinleyince indie müzikte farkı bakış açıları ihtiyacının ne kadar gerekli olduğunu anlamamak mümkün değil. Şarkının nostaljik tınısı kendine hemen çekiyor. Farklı bir iş olduğu için tekrar tekrar dinleyip anlamaya çalışıyorsunuz.
Paylaş