Veliler yüz yüze istiyor ama herkes tedirgin

Şule VURAL ALKAN

1’İNCİ SINIFTA ÖĞRETMEN İLE KURULACAK BAĞ ÖNEMLİ

Kızım bu yıl 1’inci sınıfa başladı. Sadece iki gün ve onun da yarısında eğitim görüyorlar. Henüz öğretmeni ile birbirlerini yakından tanıma şansını elde edemedi. 1’inci sınıfta öğretmen ile kurulacak bağın oldukça önemli olduğunu düşünüyorum. Henüz bu bağ oluşmadan online eğitimin ne kadar faydası olur bunu yaşayarak göreceğiz. Bu nedenle bu yıl en büyük mağduriyeti 1’inci sınıfların yaşayacağını düşünüyorum. Çünkü örgün eğitim uzaktan öğretimle asla karşılaştırılamaz. Hatta henüz okuma yazma bilmeyen bir çocuk söz konusuysa maalesef durum biraz daha kritik. İlk okuma yazma ve alfabe öğretimi, öğretmen rehberliğinde gerçekleşmesi gereken bir süreç.

EKRANDA DİSİPLİNİ SAĞLAMAK ZOR

Özellikle uzaktan eğitimde biz velilere büyük görev düşüyor. Çocukları ekran karşısına geçirmek ve disiplini sağlamak zor. Yaşadığımız sürecin açıklarını kapatmak için elimizden gelen her türlü gayreti göstermeye çalışıyoruz.

OKUL MEVCUDU ARTTI

Geçtiğimiz hafta itibariyle 2,3, 4 ve 8’inci sınıflar da eğitim görmeye başladı ve doğal olarak okul mevcudu arttı. Buna bağlı olarak velilerin de sayısı artıyor. Sosyal mesafeyi korumak doğal olarak daha da zorlaştı. Ancak okulumuzda artık velilerin bahçeye girmesi yasaklandı. Bu güzel bir gelişme. Çocuklarımıza içinde bulunduğumuz süreci hem veliler olarak bizler, hem de öğretmenleri dile getiriyor.

2 GÜN KIZIMI ÜZÜYOR

Bir anne olarak sabah maske takarak çocuğumu okula göndermek doğal olarak içimi acıtıyor. Keşke pandemi süreci hiç olmasaydı ve gönül rahatlığı ile çocuklarımızı okula gönderebilseydik. Psikolojik olarak 7’den 70’e maalesef herkes fazlasıyla yıpranmış durumda. Kızım şu anda sadece 2 gün okula gittiği için fazlasıyla üzülüyor. Daha fazla okula gitmek istediğini söylüyor ve uzaktan eğitimdense yüz yüze eğitimde daha mutlu. Çünkü uzaktan eğitimde uzun bir süre çocukların ilgisini derse yönlendirmek oldukça zor.

GÜN İÇİNDE MASKE DEĞİŞTİRİYORLAR

Diğer yandan içinde bulunduğumuz zorlu ve kritik süreçte hijyen, maske ve mesafe oldukça önemli. Şu anda sınıf mevcudu iki bölüme ayrıldı ve daha az sayıda öğrenci ile sosyal mesafe kurallarına uyarak, sınıflarda eğitim görüyorlar. Yanlarında yedek maskeleri olduğundan gün içinde belirli saatlerde maskeyi değiştiriyorlar ve teneffüslerde sosyal mesafeye dikkat ederek, vakit geçirmeye özen gösteriyorlar. Ancak tüm bu süreçte yanlarında olma şansımız yok.

ÇOCUKLARI DÜŞÜNMELİYİZ

Okullarımızda tam gün eğitime geçebilecek ortamı sağlayabilmek elimizde. Koronavirüsle mücadeleye yeterince katkı koymayan insanlar, en azından çocukları düşünmeli ve ülkemizin geleceği için gereken her türlü fedakarlığı yapmalı. Çünkü öğrencilerin eğitim görmeleri gereken yer ev değil, onların okullara ihtiyacı var.

EMEL OĞUZ

EMİN OLDUK SONRA GÖNDERDİK

İlkokul 1’inci sınıf öğrencisi velisiyim. Bizim için önemli olan bu sürece Covid-19 salgını ile başladık. Okulumuzun gerekli tedbirleri aldığına emin olduktan sonra çocuğumuzun okuldan geri kalmaması ve yüz yüze eğitim alması için, eşimle onu okula göndermeye karar verdik.

ÖĞRETMENLERİMİZ ÖZVERİLİ

Öğrenciler haftanın iki günü yarı kontenjan şeklinde okula gidiyorlar; ders saatleri daha kısa ve öğrenciler teneffüslerde birbirleriyle karşılaşmasın diye farklı saatlerde yapılmakta. Öğretmenimiz teneffüs giriş ve çıkışlarında çocukların ellerine muhakkak dezenfektan döküyor. Sınıfta sıralar sosyal mesafeye uygun şekilde aralıklı olarak ayarlandı. Okulda kutuyla içilebilecek sıvı gıdalar dışında yemek yemek yasak ve çocukların eşya alışverişi yapması da engelleniyor. Şunu da belirtmeliyim ki devlet okulu olarak alınan önlemler açısından özel okullardan bir fark göremiyoruz. Öğretmenlerimiz de yeterince özverili ve velilerle devamlı iletişim halinde.

UZAKTAN EĞİTİM VELİYE YÜK

Okulun ikinci haftasında 1’inci sınıflardan birinin ebeveyninde Covid-19 testi pozitif olduğu için, öğrencinin bulunduğu sınıf iki hafta online eğitime devam etti ve okul bu süreci kontrollü bir şekilde atlatabildi. Alınan önlemlerden yana içimiz rahat, ancak veliler olarak bizlere çok fazla eğitim yükü yüklenmiş durumda. Çocuklar online eğitim aldıklarında hep başlarında durma ihtiyacı duyuyoruz, çünkü EBA sistemi onların tek başlarına yönetebileceği kadar basit değil. Bu da çalışan ebeveynler olarak bizi olumsuz etkiliyor.

ANNE KIZ İLİŞKİM DÖNÜŞTÜ

Ayrıca cumartesi günleri de günün ortasında online eğitim olması ailece planlar yaptığımız hafta sonunu olumsuz etkiliyor. Öğrencilerin normal koşullarda aldığı yüz yüze eğitim zamanının neredeyse yüzde 80’ini evde geçirmeleri, ebeveynlere farklı bir görev daha ekledi. Benim çocuğumla olan anne-kız ilişkim yavaş yavaş kaybolup anne-eğitmen ya da anne-ödev takibi yapan kişi şekline dönüştü. Öğretmenler öğrencilerle yeterince zaman geçiremediği için onların yapması gerekenlerin çoğu biz velilere kaldı. Evden çalışabilen bir anne olarak belki şanslıyım ancak mesai saatleri içerisinde birçok role bürünmek beni psikolojik olarak da yıpratıyor. Bu süreci en kısa sürede atlatmayı diliyorum.

GÜLAY SOYDAN PEHLEVAN

PANDEMİNİN KAYBEDENİ ÇOCUKLAR OLUYOR

Çocuklar artık çok yoruldu. Yoruldu diyorum çünkü pandemi sürecinin kaybedeni çocuklar oluyor. Oysa üzerlerine düşen sorumluluğun farkında olmasalar da yaptılar. Aylarca evden dışarı çıkmadılar, arkadaşlarıyla oyun oynamadılar, okullarına gitmediler. İlk defa tanıştıkları uzaktan eğitime adapte olmaya çalıştılar. Belki ilk başta eğlenceliydi de bu yeni düzen birçok fedakarlık da bulunup, pandeminin ilk dalgasına göğüs gerdiler.

UZAKTAN EĞİTİM EŞİT ŞARTLARDA İLERLEMİYOR

Bugün gelinen noktada, uzun bir teneffüsün ardından okullar kademeli de olsa nihayet yeniden açılıyor. Nihayet, diyorum çünkü uzaktan eğitim süreci her çocuk için eşit şartlarda ilerlemiyor. Özel okullarda daha fazla çevrimiçi ders yapılırken, devlet okullarında sistem beklentileri tam olarak karşılayamıyor. Yüzbinlerce öğrenci yeterli teknolojiye sahip değil. Özellikle küçük yaş gruplarının yüz yüze eğitime ihtiyacı var. Öğretmenler uzaktan eğitim sürecini yönetmekte zorlanıyor. Yeterli akademik düzeyde olmayan ebeveynler kısır döngü içinde.

EBEVEYNLERE BÜYÜK GÖREV DÜŞÜYOR

Her şeyden önce sağlık ancak sağlık için de eğitim, dememiz şart. Yeni normalde hayat akmaya devam ediyor. Eğitim kurumları da pandemi tedbirlerini en yüksek seviyede almaya çalışıyor. İdarecisinden öğretmenine tüm eğitimciler büyük bir özveriyle süreci en sağlıklı şekilde yürütmek için çabalıyor. Fiziki şartların oluşturulmasının yanı sıra okula başlayan çocuklara pandemi eğitimleri veriliyor. Diğer yandan çocuklar için tek taraflı eğitimin yeterli olmadığı da bir gerçek. Ebeveynlere büyük sorumluluk düşüyor. Her şeyden önce kendilerinin pandemi kurallarını harfiyen uygulayıp, çocuklarına örnek olmaları gerekiyor. Aksi taktirde yüz yüze eğitimin tamamen başlamasıyla birlikte vaka sayısının daha da artması kaçınılmaz.

HİÇBİR UYGULAMA YÜZ YÜZE EĞİTİMİN YERİNİ TUTMUYOR

Uzaktan eğitim sürecinde gördük ki, hiçbir uygulama yüz yüze eğitimin yerini tutmuyor. Öncelikle çocukların sosyalleşmeye ihtiyacı var. Çevrimiçi derslerde yeterli düzeyde başarı elde edilemiyor. Uygulamalı dersler yapılamıyor. Motivasyonu düşen çocuklar derslere katılım sağlamıyor. Sonuç itibarıyla öğretmenlerin de verimliliği düşürüyor.

EN BÜYÜK YATIRIMI ÇOCUKLARA YAPMALIYIZ

Pandemi bizlere en büyük yatırımı çocuklarımıza yapmamız gerektiğini gösterdi. Her kademede okul sayısının artırılmasının, tamamen tekli eğitim sistemine geçilmesinin, sınıf mevcutlarının en aza düşürülmesinin elzem olduğunu anladık. Ancak yeterli altyapıya ve donanıma sahip olabilirsek, her koşulda eğitim ve öğretimde sürekliliği, eşitliği ve verimliliği sağlayabiliriz. Mutlu, sağlıklı ve başarılı çocuklar için ‘maske’mizi önümüze koyup düşünmeli, akılla ve bilimle aramızdaki ‘mesafe’yi kısaltmalı, vicdanımızı her daim ‘temiz’ tutmalıyız. Çocuklarımızı hiçbir koşulda eğitim haklarından yoksun bırakmamalıyız.

NİHAN MACAR

ZORLU BİR DÖNEM

Okulların açılmasını çok ama çok tedirginlikle karşıladım. Çünkü aylarca evden dışarı çıkmayan çocuklarımı neredeyse 7 aydır en fazla 3-5 sefer parka götürmüş ve tüm tedbirlere uymuş bir aile olarak fazlasıyla beni korkuttu. Online eğitim tam düzene girmiş, gerçekten verimli geçiyorken, okulların açılmasıyla aslında sil baştan yeni bir döneme, mesafeli bir düzene girmek epey zorlayıcı olacaktı.

ÇOK İSTEMEYEREK GÖNDERMEYE KARAR VERDİK

Aslında okula gönderme zorunluluğu yok ancak sadece Eba üzerinden eğitim maalesef çok yetersiz. Öğretmenimiz de okulda yüz yüze eğitime başladığı için sadece 1 gün online eğitim yapacağını söyledi. Çünkü sınıfımızdaki diğer velilerde bir yandan derslerden geri kalacak korkusu, bir yandan çocuklar çok küçük olduğu için kendini koruyabilir mi korkusu yaşasa da okula göndermeyi uygun bulmuştu. Biz de bu durumda aslında çok da istemeyerek, okula göndermeye karar verdik.

MASASINI KIZIM SIK SIK DEZENFEKTE EDİYOR

Tabi kızım Nehir, okulu ve arkadaşlarını çok özlediği için biz büyükler gibi tedirginlik yaşamadan 2 günlük eğitimine gitti. Tüm gün maske ile durduğunu masasını sık sık kendisinin dezenfekte ettiğini anlattı. Maalesef ki devlet okullarında temizlik personel sıkıntısı olduğundan, sınıfların her teneffüs bir hizmetli tarafından temizlenmesi mümkün olmadığı için aslında biraz da Allah’a emanet bir durum söz konusu.

OKULDAKİ YIĞILMALARA ÇARE BULUNAMADI

Okul içine veli girişi ne kadar yasak olsa da okul önünde yaşanan yığılmaya da maalesef bir çare bulunamadı. Ve bahçede bekleyen çocuklarda ki sosyal mesafede gel gör ki neredeyse yok gibiydi…Biz Nehir’e birçok tembihte bulunsak da tabi yanında olmadığım için açıkçası içim pek de rahat değil… Umarım çocuklarımız bir sıkıntı yaşamadan bu süreç atlatılır ve her şey en kısa sürede normale döner. Sanırım dua etmekten başka bir çaremiz yok.

MELİS CİVAN

KADEMELİ OLARAK OKULLARIN AÇILMASINI DESTEKLİYORUZ

Oğlumuz 5’inci sınıfta okuyor. Milli Eğitim Bakanlığı 5’inci sınıfları daha açmadı. Fakat birkaç hafta içinde açık olan okul ve sınıflardan gelecek verilerin, olumlu olması halinde diğer sınıfların da açılacağını düşünüyoruz. Kademeli olarak okulların açılmasını destekliyoruz.

DOĞRU VERİLER ÜZERİNDEN DOĞRU KARARLAR VERİLMELİ

Çocuklarımız bizim en kıymetlilerimiz… Verilerin bizlere doğru ve dünya standartlarındaki uygulamalara benzer bir şekilde iletilmesini ve bu doğru veriler üzerinden bir karar verilmesini temenni ediyoruz. Bu süreçte uzaktan eğitime devam ediyoruz ve her şeyin tekrar eski haline döneceği günleri özlemle bekliyoruz.

SEMA ÖZKAN

ÖĞRETMEN VE ARKADAŞLARINI ÇOK ÖZLEMİŞTİ

Yüz yüze eğitime başlayalı 1 hafta oldu. Okulların açılmasını veliler ve öğrenciler çok istiyordu. Öğrenciler evde kalmaktan sıkılmış öğretmenlerini ve arkadaşlarını çok özlemişti. Veliler de uzaktan eğitimden bunalmıştı.

UMARIM TAHMİNİMDEN DAHA İYİ OLUR

Okulların açılmasını istiyorduk ama kademeli açılan okulların ilkokuldan değil de liseden başlayarak, açılmasının daha doğru olacağını düşünüyordum. Hastalığın bu kadar yayıldığı bir dönemde ilkokul çağındaki çocukları okula gönderiyoruz. Kendilerini ne kadar koruyabilecekler? Okulların açılması ile beraber hastalığın çok daha hızlı yayılacağını düşünüyorum. Umarım her şey tahminimden çok daha iyi olur.