Kedileri neden seviyoruz

Bundan da şikâyetimiz yok. İyi de kedileri neden seviyoruz? Bilim bu konuda bize ne diyor?

Washington State University’den Dr. Patricia Pendry, insan hayvan etkileşimleri üzerine yaptığı çalışmalarda şu sonuca varıyor: “Kedilerin bize verdiği incelikli ve biraz da öngörülemez tepkiler, seçildiğimiz ya da bir kediden tepki geldiğinde ‘özel’ olarak algılandığımız algısını veriyor. Ayrıca, tepkinin ortaya çıkması biraz daha zaman aldığı için, kedinin ne yapacağını bilme arzusuyla büyülendiğimize inanıyorum.”

Ekliyor Pendry, “Ve eylemlerinin doğası ve zamanlaması daha az tahmin edilebilir olduğu için, neredeyse bağımlılık yapıcı bir şekilde büyülenmiş kalabiliriz - kendinizi koparamazsınız çünkü o mırıltı, o özel hareket hemen her an olabilir.” Bazı araştırmalarda, yavru kedilerin insan bebekleriyle paylaştığı kocaman gözler, oyuncu davranışlar gibi özellikler nedeniyle kedileri sevimli bulduğumuz öne sürülüyor.

KALP KRİZİ RİSKİNİ AZALTIYOR

Peki bu sevgi bizim sağlığımızı nasıl etkiliyor?

Kedilere alerjiniz olmadığı göz önüne alınırsa, kediyle aynı evi paylaşmak, kalp krizinden yaşamınızı yitirme ihtimalinizi azaltıyor. Psikolojik olarak da 2011’de yapılan, Britanya’da faaliyet gösteren Cats Protection anketine göre kediyle aynı evi paylaşanların yüzde 93.7’si bu durumun ruh sağlığına olumlu etkisi olduğunu söylemiş. Kedi olan bir evde doğan bir çocuğun, alerji geliştirme olasılığının daha düşük olduğu da bir başka sonuç.

Son sözü yine Pendry’ye bırakayım. Diyor ki, “Kediler bize ilgi gösterir, yalnızlığımızı giderir, rahatlık, eğlence ve oyun sunar. Şefkat gösterir ve onları sevmek ve kucağımızda tutmak için izin verir, bunun oksitosin salgılattığını ve bunun da bir stres hormonu olan kortizol üretimini baskıladığını biliyoruz.”

2022’ye güzel haberle veda etmiş olalım. 2023’te daha hayvansever bir ülke olma temennisiyle, iyi yıllar diliyorum.

2022 MUHASEBESİ

Yıl kapanışında 2022 muhasebesini yaparken ben de söyleyeceklerimi söyleyeyim. Önce ülkedeki tüm hayvanseverlerle aynı perspektiften bakarak konuşayım. Daha önceki yılları aratmayan, maalesef daha da ötesine geçen şekilde hayvanlara yönelik şiddet haberlerine tanık olduğumuz bir yıl oldu. Sosyal medyanın varlığı, sesimizi duyurmaya olanak sağlamasıyla büyük bir nimet, ancak bu vahşetin tüm ülkeyi sardığına emin olmak açısından da sarsıcı. Tek tek vakalara tanık olmak da ayrıca yıkıcı. Hayvana şiddet haberleriyle geçirdiğimiz yılın son günlerini de çip kuyruğunda geçirerek tamamlıyoruz.

Bu köşeyi hep iyi haberlere ya da sokak hayvanlarının hayatlarını daha iyi hale getirmesini umduğum çağrılara yer vererek oluşturmayı amaçladım. Bu köşeyi okuyan ve içindeki hayvan sevgisi artan her kişi amacıma ulaştığımı gösterir. Umarım 2022 bu açıdan iyi geçmiştir. Kişisel olarak, ailemizin çok kıymetli üyesi kedimiz Minik’i yitirdiğimiz ama sonrasında da oğlumuzun dünyaya gelmesiyle baba olma mutluluğunu yaşadığım bir yıl oldu. 2023’te bu köşede bol bol, küçük çocukların ev hayvanlarıyla deneyimleri, ilişkileri konulu yazılar okuyacağınızı şimdiden müjdelemiş olayım.

2023 DİLEĞİ

Halihazırda kedisi, köpeği olanlara, bir arada mutlu sağlıklı bir yıl diliyorum. Evini herhangi bir kedi ya da köpekle paylaşmayanlara da 2023’te bu kararlarını gözden geçirip karşılıksız sevginin tadını çıkarabilecekleri bir beraberliğe adım atmalarını tavsiye ediyorum.

ZEUS’LA TANIŞIN

Okur fotosu

Okurumuz Özgür Akbaş, köpeği Zeus’un yakışıklı bir fotoğrafını paylaşarak şu notu düşmüş: “Zeus 4.5 yaşında, çok sevecen aynı zamanda çok fırlama bir çocuk.” Zeus’un yakışıklılığı gözlerimizi kamaştırdı. Zeus’u kucaklarken sizden de kedinizin, köpeğinizin fotoğrafını bekliyorum. İyi seneler diliyorum.

NOT: Kediniz ya da köpeğinizin fotoğrafını #dunyagüzeli etiketiyle ve Hürriyet’i mention’layarak sosyal medyada paylaşın ya da sdemirel@hurriyet.com.tr adresine mail atın, seçip paylaşalım...