Paylaş
Siber güvenlik uzmanları, bilgisayar korsanlarının Avustralya’da Bengal kedilerinin yasal olup olmadığını Google’da araştıran kişileri hedef alması nedeniyle alarma geçmiş.
Bir İngiliz yazılım ve güvenlik şirketi olan Sophos, özellikle “Avustralya’da Bengal kedileri yasal mı?” sorusunu arayanları hedef alan bir “SEO poisoning” adı verilen ve Türkçeye “SEO zehirlenmesi” olarak çevrilen tuzağa işaret ediyor.
Arama sonucunda zararlı içerikli web siteleri en üst sırada çıkarak kurbanları bir tuzağa çekiyor.
Bu aldatıcı sayfalara girildiğinde, bireysel bankacılık bilgileri gibi kişisel bilgileri ele geçirebilen kötü amaçlı yazılımları bilgisayara indirme riskiyle karşı karşıya kalınıyor.
Sophos, “Kurbanlar genellikle yasal bir Google araması olarak gizlenmiş bağlantılara tıklamaya ikna ediliyor” uyarısında bulunuyor.
Bengal kedileri kimlik avı dolandırıcılığının sadece bir türü. Dünya çapındaki dolandırıcılar, şüphelenmeyen kişilerden bilgi edinme ve para çalma yöntemlerinde sürekli daha sofistike hale geliyor.
Şunu unutmamak gerekiyor: Bir konu ne zaman halk arasında çok konuşulmaya başlasa o konuyla ilgili mutlaka bilgisayar korsanları çalışmalar yürütür ve bu konuyu merak eden insanların bu merakını dolandırma kapısı olarak görür.
Güvenilir olmayan kaynaklarda gezmemeye özen gösterin.
ONA BİÇTİĞİNİZ ROL İLİŞKİNİZİ ETKİLİYOR
800’den fazla köpek sahibiyle anket yapan araştırmacılar, insanların köpekleri yaşamlarında koydukları yerin onlara tavırlarını nasıl etkilediğine dair bulgularla geldi.
Şöyle: Köpekleri aile olarak gören insanlar genellikle daha yakın bağlar kurup onlara daha fazla zaman ayırıyor. Diğerleri ise köpekleri esas olarak arkadaşlık veya pratik roller için yaşamlarına dahil ediyorlar.
Araştırmayı yine Macaristan’daki şanlı üniversitemiz Eötvös Loránd yapmış. Çalışma, ister arkadaş, ister aile üyesi, ister çocuk ya da koruyucu olarak görülsün, bu rollerin köpeklere bakılma şeklini etkilediğini ve toplumsal eğilimlerle bireysel sahip profillerinin şekillendirdiği insan-hayvan bağlarında değişen dinamiklere işaret ettiğini gösteriyor.
Sonuçlara bakalım.
Neredeyse tüm sahipler (yüzde 97.6) köpekle fiziksel temastan, yüzde 93.7 köpeklerin koşulsuz sevgisinden, yüzde 88.4 köpeğin görüntüsü ve güzelliğinden gerçekten hoşlanıyor.
Daha düşük oranda ortak görülen tavırlara da bakalım: Yüzde 24.3 köpeğinin yarattığı sosyal etkileşimlerin bir faydasını görmediğini, yüzde 36.3’ü bundan çok hoşlandığını belirtiyor.
Araştırmada üç tip insan görmüşler.
Hem arkadaşlık hem de pratik işlevleri olan köpekler (yüzde 31.1) diğerlerine kıyasla daha itaatkâr olarak algılanmış ve sahiplerine daha yüksek güvenlik faydaları sağlamış.
‘Arkadaş hayvan’ olarak görülen köpekler (yüzde 19.4) sahipleriyle daha az zaman geçirmiş ve diğerlerine göre daha yaşlı sahiplere sahip olmuştur.
Köpek ebeveynleri olarak etiketlenen sahiplerin (yüzde 49.5) köpeklerini sadece kapalı alanlarda tutma olasılığı diğerlerine göre daha yüksek çıkmış. İlk grubun beslediği köpekler itaatkâr olarak algılanıyormuş ve genelde Border Collie, Belçika Çoban Köpeği, Alman Çoban Köpeği gibi çalışma yeteneğiyle bilinen ırklardan oluşuyormuş.
Arkadaşlık amacıyla beslenenler Cocker Spaniel ve Labrador Retriever, köpek ebeveynlerinin tercihi olanlar da Border collie, Vizsla, Boxer ve Dachshund olarak öne çıkmış.
Köpeklerin hoşlanılmayan davranışları da şöyle sıralanmış: Zıplama (yüzde 33.2), hayvanları kovalama (yüzde 28.5), bölgecilik (yüzde 26.7), aşırı heyecanlanma (yüzde 20.9) ve yeni şeylerden veya durumlardan korkma (yüzde 19.4).
Bu davranış sorunları ve köpeklere atfedilen roller arasında herhangi bir ilişki ise bulunmamış.
Sözün özü, sahiplendiğimiz köpeklerin hayatımızdaki rolleri bizim onları hayatımıza almamızla doğrudan orantılı. Köpeklerdeki davranış sorunlarının bu rollerle bir ilgisi ise yok.
OKUR FOTOSU
MUHTEŞEM İKİLİ
Okurumuz Pınar Sönmez iki kedisinin fotoğrafını “Güzel kızım Paris (soldaki) ve yakışıklı oğluşum Ares (sağdaki) ile birlikte selamlar” notuyla iletmiş. Günümüzü güzelleştiren selamlar bunlar. Okurumuza ve dünya güzellerine upuzun, sağlıklı, mutlu bir ömür diliyorum. Sizden de kedinizin köpeğinizin fotoğrafını bekliyorum.
NOT: Kediniz ya da köpeğinizin fotoğrafını #dunyagüzeli etiketiyle ve Hürriyet’i mention’layarak sosyal medyada paylaşın ya da sdemirel@hurriyet.com.tr adresine mail atın, seçip paylaşalım...
Paylaş