Paylaş
ONLAR taraftarı olan takımları en iyi şekilde yönetmekle meşgul... Sanmayın ki sadece rakiplerine gözdağı verecek demeçlerle ya da yeni yıldızları takıma katmakla uğraşıyorlar... Elbette hedefleri şampiyonluk, başarı ve taraftarı mutlu etmek. Yeri geliyor başarısızlıkta en acımasız eleştirilere hedef oluyorlar. 20-30 bin taraftarın “istifa” haykırışları onlara geliyor. Giydikleri, ateşten gömlek. İşler yolunda giderken hayat hoş; ama işler tersine döndüğü zaman dünyaları kararıyor. İşte tüm bunlara rağmen onlar da birer insan. Onların da bir hayatı var; Bilmediğimiz... Görmediğimiz... Duymadığımız... Ben 4 büyük kulüp başkanının o bilinmeyen dünyasını hafiften bir irdelemeye giriştim. Gazeteci milleti meraklıdır bu işlere. Ligin kızıştığı şu dönemde farklı bir soruyla belki de başkanları rahatlattım. Bilemiyorum. Başkanların özellikle de kitaplarla arası nasıl? Bazılarına sinemayı da sordum.. Bu alan-daki zevkleri onların icraatlarına yansır mı acaba? Bunun kararını da size bırakıyorum...
ÜNAL AYSAL, RÖNESANSLA MEŞGUL...
Galatasaray Başkanı Ünal Aysal yoğun ara transfer mesaisini yürütürken bile elinden kitap düşürmemiş. Aysal, kitap okurken farklı bir tarzı tercih ediyor. Bir değil üç-dört kitabı birden okuyor... Onlardan hangisininin etkisinde kalırsa önce onu bitiriyor. Başladığı hiçbir kitabı da asla yarım bırakmıyor. Çocukluğundan beri kitap okuduğunu söyleyen Aysal, “Tarih, siyaset ve biyografiye meraklıyım. Şu anda 4 kitabı birarada okuyorum ama sonuna geldiğim ve beni en çok etkileyen, rönesansı anlatan kitap. How The Renaissance Began- Stephen Greenblatt’ın kitabı. Batının reform hareketlerini sebepleriyle öğreniyorum” diyor.
Ünal Aysal’dan Greenblatt’e övgü
Aysal’ın okuduğu kitabın yazarı Greenblatt, rönesans ve Shakespeare uzmanı. Aysal, Avrupa’daki bilim, edebiyat ve sanattaki dönüşümü anlatan İngilizce yazılmış kitaptan övgüyle söz etti.
AZİZ YILDIRIM, MEVLANA’YI OKUYOR...
Çoğunuza şaşırtıcı gelecek ama Aziz Yıldırım tam bir kitap kurduymuş. Özel dünyası hakkında daima ketum davranan Aziz Yıldırım sağolsun bu konuda beni kırmadı. Aziz Yıldırım şu aralar Mevlana Celaleddin-i Rumi’nin manyetik alanında. Son bir yıldır Mevlana’yı okuyor. Şu aralar elinden düşmeyen, başucu kitap Mevlana’nın en büyük eseri, Mesnevi. 6 cilt, 25618 beyitli kitapta, toplumsal, felsefi, ahlaki, dini, aşk ile ilgili binlerce ibret verici hikâye var. Mevlana’dan ilham alan Yıldırım, tutuklu olarak yargılandığı mahkemenin duruşmasında “Hamdım, piştim, yandım” sözünü birkaç kez de kullandı. Mevlana’nın Mesnevi’sindeki çok beğenilen beyitler ise şunlar:
-Benim sırrım feryadımdan uzak değildir. Lakin her gözde onu görecek nur, her kulakta onu işitecek kabiliyet yoktur. -Beden ruhtan, ruh bedenden gizli değildir. Lakin herkesin ruhu görmesine izin yoktur.
Mesnevi’de dikkat çeken beyitler
- Kavuşma derdini açıklayabilmek için ayrılık acılarıyla parça parça olmuş bir kalp isterim.
- Ben her yerde, her mecliste inledim durdum. Kötülerle de iyilerle de düşüp kalktım.
ORMAN: “EN SON SERENAD’I OKUDUM”
Beşiktaş Başkanı Fikret Orman’la da telefonla konuştum. Sıcak ve samimi bir sohbet oldu. Öncelikle, Hürriyet’teki futbol öykülerine ilişkin yazılarımı memnuniyet ve beğeniyle okuduğunu dile getirdi. Teşekkür ettim. Başkan, kitaplarla aranız nasıl? Dedim ve başladı anlatmaya... “Okumaya çok meraklıyım. En son okuduğum kitap Zülfü Livaneli’nin Serenad’ı. Yazın okumuştum bu kitabı. Romantik bir kitaptı. Tarihi ve siyasi kitaplara büyük ilgi duyuyorum. Son yıllarda Osman Pamukoğlu’nun kitaplarına da merak saldım.Komutanın bir kitabındaki söz beni çok etkiledi: “Bir kurdun arkasından 40 köpek havlamıyorsa o kurt, kurt değildir.” Nasıl güzel bir laf. Ayrıca yine Komutanın kitabından geçen, “İki kişinin bildiği bir sır ne zaman ortaya çıkar, ancak onlardan biri öldüğü zaman...” Harika bir laf. Zülfü Livaneli’nin başyapıt eserlerinden olan Serenad birçok dile çevrildi ve ülkemizde de aylarca en çok satanlar listesinin en tepesinde yer aldı.
Hükümet Kadın’a gittim, keyifliydi
Fikret Orman, fırsat buldukça sinemaya da gidiyor.” Geçen hafta Demet Akbağ’ın başrolünü oynadığı Hükümet Kadın filmine gittim. Çok keyifli bir filmdi” dedi.
SADRİ ŞENER : SAVAŞ KİTAPLARINA BAYILIYORUM
Trabzonspor Başkanı Sadri Şener’e telefon ettiğimde geçen hafta 3-0 yenildikleri Fenerbahçe maçı oynanmamıştı. “Şu Fenerbahçe maçından sonra konuşsak daha güzel şeyler söylerim” dese de başkan anlattı: “Kitap okumaz mıyım, okurum. En başta savaş kitaplarını söylemeliyim. Kurtuluş Savaşı’nı anlatan kitapları okumayı çok seviyorum.
Bir zamanlar en çok satanlar listesinde hep birinci olan Turgut Özakman’ın Çılgın Türkler’i masamın baş köşesinde. Ayşe Kulin ve Orhan Pamuk’un kitaplarını da büyük bir keyifle okuyorum. Kulin’in İçimde Kızıl Bir Gül Gibi ve Orhan Pamuk’un Kara Kitap’ı favori kitaplarım.” Alman tarihini anlatan yaşanmış hikayelere büyük ilgim var. Özellikle de 2. Dünya savaşı ve Hitler’i anlatan kitap ve filmlere çok meraklıyım. Piyanist, unutamadığım bir film...
‘O filmi merak ediyorum’
ŞENER: Bin Ladin Operas-yonunu anlatan bir film çekilmiş. En yakın zamanda o filmi izlemek istiyorum.
Paylaş