Renkler

Serdar TURGUT
Haberin Devamı

Hiç bitmeyen check-up

Sağlık takıntısı her insanda vardır. Yani insanoğlu sağlıksız olmaya kafayı takamayacağına göre, sağlığa takmak o kadar da anormal bir şey değil tabii ki.

Ancak takıntı ne zaman abuk hale gelir, bunu da bilmek pek kolay değil galiba.

JAPONLAR tuvaletlerine takmış durumdalar.

En hijyenik, en güzel ve en rahat tuvaletleri üretebilmek için tüm Japonya'da seferberlik ilan edilmiş durumda.

Öyle tuvaletler yaptılar ki işinizi yapmak için üzerine oturduğunuzda ilk önce size masaj yapıyor, tuvaletinizi yaparken size şarkı söylüyor, tuvaletiniz bitince sizin popunuzu bir güzel yıkayıp parfümlüyor, sonra tekrar şarkı söyleyerek sizi uğurluyor.

Japon tuvaletleri henüz sizin donunuzu yukarıya çekmeyi başaramıyorlar.

Ayrıca isteyen müşterilerle seksüel ilişki kurmayı becerebilen tuvaleti de henüz geliştiremediler.

Bu iki model üzerinde çalışmalar devam ediyor, merak etmeyin.

Japon tuvaletleri insanda bağımlılık da yapıyor, bunu gözlerimle gördüm.

Cem Ceminay'da bunlardan bir tane var.

Ceminay tuvaletinden uzak kalmamak için neredeyse evinden hiç çıkmamaya başladı.

Hatta bazı spekülasyonlara göre Ceminay'ın bir türlü yeniden evlenmemesinin tek nedeni de tuvaletine duyduğu bu bağlılıkmış.

Tuvaleti öyle rahat ki günün 10 saatini bunun üzerinde geçiriyor. Karısı bu durumu kıskanıp, tuvaleti atarsa diye korkusundan kimseye evlilik filan teklif etmiyor adam.

* * *

Amerikalılar'da sağlık, Japonlar'da ise tuvalet takıntısı var.

Doğu-Batı medeniyetleri hiçbir konuda anlaşamazlar, nedense bu konuda uzlaşmaya vardılar.

İki takıntıdan bir sentez ortaya çıkardılar.

Check-up yapan tuvalet geliştirildi.

Düşünsenize küçük tuvaletinizi yapıyorsunuz, anında yandaki bir delikten küçük bir káğıt çıkıyor.

Bu káğıtta tüm idrar testlerinizin sonucu yazıyor.

Veya büyük tuvalettesiniz. Aynen test uygulanıyor tekrar.

Bu korkunç bir şey, korkunç.

Örneğin onanistik bir aşk yaşamak için tuvalete gittiniz diyelim. (Bu, mastürbasyonun bilimsel açıklanış biçimiydi.)

Bir elinizde dergi, işi bitirdikten sonra maalesef sperm sayımı sonucunu da öğrenmek zorunda kalacaksınız.

İdrar ve gaita testini bilemem ama her onanistik aşk sonucunda sperm testinin yapılması insanda seksüel iştahı tamamen öldürecek bir şey yemin ediyorum.

* * *

Durun daha bitmedi. Japonlar bir abartmaya başladılar mı hiç durmazlar bunu bilin. (Ben iyi ki Japon değilim, bir de Japon olsaydım bu yazıda olabilecekleri düşünebiliyor musunuz?

Haydi bu testleri de sırf tuvalet rahat ve size masaj yapıyor diye kabullendiniz.

Okumam test sonuçlarını olur biter dediniz kendi kendize.

Ama hayır buna da imkán kalmayacak yakında.

Çünkü postmodern tuvaletleri yakında doktorunuzun bilgisayarına da direkt olarak bağlantılandıracaklar.

Böylece diyelim ki onanistik aşk yaşadıktan sonra sperm sayım sonucunuz düşük çıkarsa daha tuvaletten çıkmadan telefonunuz çalacak ve doktor size belki de çinko hapı almanızı tavsiye edecek.

Veya idrar testi sonucunda o gece artık içki içmemeniz gerektiği söylenecek size.

* * *

Böylesine bir büyük biraderin durmadan sizi sağlıklı ve mutlu tutmaya çalışması korkunç bir olay tabii ki.

Ayrıca bu yeni gelişme moda olduğu takdirde evli erkeklerin evlerinde son özgür hareket etme mekánları da ellerinden alınmış olacak.

Elinde gazete veya kitapla tuvalete giden bir erkek, kapıyı kilitlediği anda kendisini belki de hayatında ilk kez evinin efendisi olarak hissetmeye başlar.

Orada ona kimse karışamaz, müdahale edemez. İstediğini yapmakta serbesttir o mekánda.

En mutlu evliliklerin iki, hatta üç tuvaletli evlerde olabilmesi de işte bu nedenledir.

Üç tuvaletli evde erkek bir tuvaleti kendine ayırır, öbürlerini de ne olur ne olmaz diye yedekte tutar.

Şunu biliniz ki alaturka tuvaletler hem tuvalette kalma süresini azalttığı, hem de tuvaleti yaparken okumayı imkánsız kıldığı için Türkiye'nin geri kalmışlığının en önemli nedenidirler.

Alaturka tuvaletler olmasaydı Türkiye bugüne kadar birçok Nobel ödülü kazanırdı.

Türkiye yaşamın hiçbir alanında gerçekleştiremediği burjuva devrimini tuvaletinde gerçekleştirmiş, yıkama eylemini aynı tuvalet üzerinde basit bir boruyla gerçekleştirerek dünya teknolojisine ilk ve son katkısını bu buluşla yapmıştır.

Japonlar bu buluşu bizden çalıp işi başka noktalara götürdüler.

Ama bunu yaparken erkek özgürlüğünün sınırsız yaşandığı tek mekánı da ortadan kaldırdıklarının farkında değiller ne yazık ki.

Yazarın Tüm Yazıları