Aynen öyle

Ben, Serdar Turgut, namusum ve şerefim üzerine yemin ederim ki bugün yazı konusu olarak aklımda tek bir şey bulunmamaktadır. Üstelik okuyuculara vereceğim bir mesaj da yoktur. Durum aynen böyledir.Geçen yıl tam dört kez sabah saat 4.45 otobüsüyle Ankara'ya gittim. Evet sabah beşe çeyrek kala dedim, hayal görmediniz.Bu garip şeyi yapmak için tek bir rasyonel nedenim yoktu.Sadece Rana iş seyahatine gidiyordu sık sık ve bunlardan dördünde beni de götürmesine gerek olduğuna karar vermişti.Onun ne tür bir rasyonalite yürüterek buna karar verdiğini de sormadım.Çünkü alacağım cevabın katiyen bir önemi yoktu. Sonuç nereden bakarsanız bakın irrasyoneldi.Ben 43 yaşındayım.Benim kuşağım, elinde bavulla sabah saat dört buçukta sadece diğer siyasi tutuklularla birlikte hapishaneye gitmek için sokağa çıkmaya alışıktır.Şimdi yaş ilerledi o saatte sokağa çıkma nedenlerimiz arasına bir de sabah gireceğimiz ameliyat için hastaneye gitmeyi de zorunlu olarak ekledik.Bunun dışında o saatte başka sokağa çıkma nedeni katiyen rasyonel gelmiyor hâlâ bana.* * *Bu maceralarımızın güzel bir yanı da vardı.Sabah 4.30'da yollara düşe düşe, Türkiye'de bazı hizmetlerin garip bir şekilde yanlış verilmekte olduğuna bizzat tanık oldum.Ev otobüs terminaline yakın olduğu için, saat 4.15'te uyansak gayet rahatlıkla yetişebiliyoruz,Gerçi ben hafif endişeli bir yapıya sahip olduğumdan o saatte uyanamama tehlikesini göze alamayıp çoğunlukla o saate kadar uyanık kaldım.Ama ne olur olmaz diyerek uyandırma servisi olarak hizmet veren telefonu arıyorduk çoğunlukla.Bu çok ilginç bir servis.Tamamen otomatik.Telefonun tuşlarıyla gereken basit bilgileri veriyorsunuz, kapattıktan bir süre sonra teyit ediyorlar uyandırma saatini ve sonra da saat gelince sizi uyandırıyorlar.* * *Biliyorsunuz benim bir teorim var.Türkler'in modern teknoloji de dahil dünyada normal işleyen hemen her şeye özel bir damga vurduklarını ve bunları yamuklaştırdıklarını düşünüyorum.İftiharla söylüyorum bunu yanlış anlamayın.Yani bize empoze edilen her türlü teknolojiyi, modernliği olduğu gibi, hiç değiştirmeden alıp kullansak o zaman emperyalizmim sömürüsü altında inleyen bir ülke olurduk.Ama bakın, bunu katiyen yapmıyoruz, her şeyi kendimize göre değiştiriyoruz ve bu nedenle de TAM VE TAMIN DA ÖTESİNDE TAM BAĞIMSIZ VE ÖZGÜRÜZ.* * *Niye böyle dediğimi anlatayım.Telefonu tuşlayarak saat 4.15'te uyanmak istediğimizi yazdırıyoruz ya.Bilgisayarın bizi tam bu saatte araması nedense bir türlü kısmet olamadı.Bir keresinde saat tam 4.00'te aradılar.Diğerinde ise Rana saat 4.00'ü yazdırdığı halde 4.20'de arandık.Şimdi belki bu size çok önemli bir sorun olarak gelmiyor.Ama öyle çünkü:1- Sabah saat 4.15'te uyanacak bir insan için onun yerine 4.00'te uyandırılmak oldukça önemli bir darbedir. Çünkü o saatte hayattaki en önemli şey o 15 dakikalık uyku olabilir.2- Saat dörtte uyandırılmak isteyen bir insan için 4.20'de uyandırılmak da önemli bir darbedir. Çünkü sabahın körü de olsa Rana o 20 dakikada bir şeyler yapmayı planlamıştır mutlaka ve o yapılmadan otobüse binilir ise yanında taşıma kararını aldığı adamın hayatını da zehir edecektir.3- Ve en önemli neden, BİLGİSAYAR NASIL OLUP DA YANLIŞ YAPABİLMEKTEDİR? BUNU BANA BİRİSİ ANLATSIN YA! NE OLUR YA! YALVARIYORUM NE OLUR ANLATSIN!* * *Rana bu tuhaflığı açıklama iddiasıyla bence olaydan çok daha tuhaf olan bir açıklama yaptı ve dedi ki ‘‘Herhalde o saatte uyandırılmak istenen çok insan var. Bilgisayar bunları sıraya koyuyor ve bazılarını 15 dakika erken bazılarını da geç uyandırarak herkese ancak yetişebiliyor.’’Matematiksel olarak bu doğru olabilirdi ama bazı sorunlar vardı:1- Sabahın köründe bütün Türkiye'de uyanmak isteyen insanların sayısı iki, bilemediniz dört kişi olabilirdi. Uyandırılmak istenenlerin hepsinin aynı servisi kullanmaları durumunda bile Türkiye ölçeğinde bu işe soyunanların yüzde 50'si bizim evde bulunduğundan Rana'nın bilgisayarın yetişememe açıklaması mantıksızdı.2- Haydi diyelim ki bu açıklama doğru olsun. Peki ama o zaman sabah saat 8.00'de uyandırılmak isterseniz ne olacak?Sabah saat 4.00'te uyandırma servisi 20 dakika gecikme yapacak kadar meşgul olursa, saat 8.00'de uyandırma servisinin ne halde olacağını siz düşünün.Teori doğruysa sabah sekiz yerine akşam üstüne doğru aramaları lazım o zaman.* * *Bence benim açıklamam daha doğru.O servisteki bilgisayar da bence Türkleşti.Uyandırma saati yaklaşırken ya bir bardak çay içeyim, bir de sigara tüttüreyim öyle arayım diye düşünüyordur.Veya anasını satayım biraz geç uyansalar ne olur ki diye söyleniyordur.Veya bu maaşla da çalışılır mı, bana ne, ne olurlarsa olsunlar diye bizi uyandırmaktan vazgeçiyordur.Bu mutlaka böyle oluyordur.Çünkü getirilen diğer bütün açıklamalar bilgisayar denilen şeyin Batı'daki anlamıyla yüzde yüz çelişmektedir.
Yazarın Tüm Yazıları