Paylaş
Saç dökülmesinin tedavisiyle ilgili bir çok yöntem mevcuttur ve güncel uygulamalar sürekli değişmektedir. Bu önemli konuyla alakalı olarak Güvenestetik Çayyolu doktorlarından Dermatolog Dr. Zerrin Çeliket şunları söylüyor:
İLK OLARAK NEDENİ BULUNMALI
“Saç dökülmesi, cansızlaşma, incelmesi, seyrekleşme, kozmetik olarak kişiyi çok etkileyen bir sorundur. Bu yakınma ile hekime başvurulduğunda yapılması gereken ilk şey, nedenin bulunmasına yönelik araştırmalardır. Sonra, bir neden bulunabilmişse bu nedenin ortadan kaldırılmasına yönelik tedaviler uygulanır, örneğin demir eksikliği saptanmışsa demir içeren ilaçlar önerilir ancak bazen somut bir neden bulunamayabilir. Böyle durumlarda tedavide mezoterapi ve prp (pilatelet rich plasma) yardımcı tedavi uygulamaları olabilir. Mezoterapi saçlı deriye küçük iğneler aracılığı ile enjeksiyon yapılarak saç yapımında rol oynayan maddeleri (amino asit, vitamin, mineraller) büyüme faktörlerini saç kökünü besleyecek kan akımını artıracak maddeleri deriye vermeyi amaçlayan bir uygulamadır. Genellikle 2 hafta ara ile 6 seans uygulama yapılabilir. Zaman içinde uygulama tekrarlanabilir.
KALICI KAYIPLARA SAÇ EKİMİ
Prp uygulaması ise kişinin kendisinden alınan kanla büyüme faktörlerince zengin olan trombosit adlı hücrelerin bol olduğu kısmı ayrıştırarak kendi saçlı derisine enjekte edilerek yapılır, kendi kanından elde edildiği için yan etki riski düşük güvenli bir yöntemdir, iki hafta arayla 3 seans uygulanır. Saç dökülmesi tedavisinde ağızdan alınabilecek destek ürünleri kullanılabilir veya dıştan uygulanan solüsyonlarda kullanılabilir.
Tüm bu yöntemlere karşın kalıcı saç kayıpları gündeme gelmişse tedavi seçeneği olarak saç ekimi yöntemi de düşünülebilir. Özellikle erkek tipi saç dökülmesi, sakal dökülmesi, kaş dökülmelerinde ve saç kaybı ile giden başka hastalıklarda ekim ile başarılı sonuçlar alınabilir. Kişinin saçsız alanının büyüklüğü, geri kalan saçlı alandaki kılların niteliği, kişinin yaşı, ekimin başarısında rol oynar. Genellikle başın arka kısmındaki saçlı alandan (bazen gövde ve koltuk altı kıllarından) alınan saçlar ve saç kökleri ayrıştırılarak saçsız alana uygun estetik görünüm sağlanarak dikilir. Ekimin tam sonuç vermesi aylarca süren bir süreçtir hemen sonuç beklenmemelidir bir seansta 3.5-5 bin kadar kök ekilebilmektedir.”
ÖĞRENMEDEN GEÇMEYİN
BUGÜN SESİM HİÇ ÇIKMIYOR
Bazı hastalık durumlarında, uzun süre yüksek sesle konuşma veya bağırma gibi durumlarda, bireylerde ses kısıklığı görülebilir. Ses kısıklığı tanım olarak sesin seviyesinin azalması veya hiç çıkmaması olabilir. Bu durum çoğu birey tarafından ciddi bir sorun gibi görünmese de aslında, ciddi hastalıkların habercisi olabilir.
Özellikle sesin yoğun kullanıldığı iş alanlarında çalışanlar; öğretmenler, çağrı merkezi çalışanları, imamlar, seyyar satıcılar, televizyoncular, şarkıcılar, ses kısıklığından sıklıkla etkileniyor.
Ses kısıklığı çoğunlukla üst solunum yolundaki viral bir enfeksiyondan kaynaklanır. Bu duruma neden olabilecek, katkıda bulunabilecek veya kötüleştirebilecek diğer yaygın faktörler şunlardır:
– Boğaz reflüsü
– Sigara içmek
– Kafeinli ve alkollü içecekler içmek
– Çığlık atmak, uzun süre şarkı söylemek veya başka bir şekilde ses tellerini aşırı kullanmak
– Alerjiler
– Zehirli maddeleri solumak
– Aşırı öksürük
Ses kısıklığının bazı daha az yaygın nedenleri şunlardır:
– Ses tellerinde polipler (anormal büyüme)
– Boğaz, tiroid veya akciğer kanseri
– Bir tüpün sokulması gibi boğaza zarar veren girişimler
– Ses tellerinde kalınlaşma
– Tiroid bezinin kötü çalışması
– Art anevrizmaları
– Nörolojik Bozukluklar (Multipl Skleroz, Parkinson Hastalığı)
Paylaş