Paylaş
Şiddetli ağrılarda kişi, yüzünü eli ile tutup o tarafa bu tarafa dönebilir. Ağrı sıklıkla ‘elektrik çarpması’ veya ‘elektrikli bir çivi ile o bölgeye giriliyormuş’ gibi tarif edilmektedir. Birkaç saniye kadar sürer ve arka arkaya devam edebilir.
***
Trigeminal nevraljiye yönelik tedavi alternatifleri konusunda Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Ersin Erdoğan’ın görüşlerine başvurduk. Klasik trigeminal nevraljide başlangıç tedavisinin ilaç ile yapılması gerektiğini belirten Erdoğan, şu bilgileri verdi:
“Hastanın zamanla şikâyetlerinin artması, ilaca cevap vermemesi ve nihayetinde ağrıyı kontrol edememesi durumunda cerrahi yani girişimsel yöntemlere başvurulmalıdır. Özellikle ilaca dirençli olgularda mutlaka trigeminal nevralji protokolüne uygun MR yaptırılıp belirgin vasküler temas varsa, ilk yapılacak müdahale mikrovasküler dekompresyon ameliyatı olmalıdır, bu ameliyatın başarı oranı diğer yöntemlere göre oldukça yüksek olup hastalığın tekrarlama olasılığı da oldukça azdır. Bunun dışında radyofrekans termokoagülasyon, mekanik balon kompresyon, gliserol, radyocerrahi, periferal nörektomiler ve sinir blokları gibi ablatif cerrahi prosedürler de uygulanmaktadır.”
ÖĞRENMEDEN GEÇMEYİN
TOPRAĞIN TADI BİR BAŞKA
Pika sendromu, özellikle küçük çocuklarda görülen toprak, kağıt, kum, kurşun kalem gibi maddelere karşı oluşan yeme isteği olarak bilinir. Çoğunlukla vücuttaki demir, çinko, bakır eksikliğinden kaynaklanan bu sendrom ileri yaşlarda da görülebiliyor. Çocuğunuz bulduğu her şeyi ağzına atıyorsa bu sadece basit bir refleks olmayabilir. Genellikle demir ve çinko eksikliği ile ortaya çıkan pika sendromuna dikkat etmekte fayda var. Ancak çocukların yenmemesi gereken nesneleri ayırt edemeyecek durumda olması bu durumu zorlaştırıyor. Ayakkabının altındaki toprağı yalama, kalem arkalarını ısırma, pilleri ağzına sokma gibi durumlarla en çok belli eden sendrom sindirim sistemine zarar veriyor ve dikkat edilmezse bağırsak delinmesine kadar gidebiliyor.
Psikolojik nedenlerin de yol açabildiği sendromun nedenlerinin iyi belirlenmesi gerekiyor. Buna yönelik oluşturulan tedavinin de doktor kontrolünde yürütülmesi ve devam edilmesi önemli.
Paylaş