Ağrı çekmek kader değil

Sevgili okurlar, bu hafta konumuz ‘ağrı tedavisi’ yani ‘algoloji.’ Hayatımızın en azından bir döneminde mutlaka ağrı çekmişizdir.

Haberin Devamı

Çoğunlukla bu ağrılar, normal yaşantımızı devam ettiremeyecek şekilde bizi rahatsız eder. Bazen sebebi tespit edilmiş bazen de edilememiş bu ağrılar kronik hale gelmişse, özel tedavi gerektirir. İşte biz de bu hafta ağrı tedavisi nedir, ne zaman ihtiyaç olur, tedavide hangi yöntemler vardır gibi konuyla ilgili tüm merak edilenleri Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Algoloji A.B.D öğretim üyesi Prof. Dr. Avni Babacan ile konuştuk.
Öncelikle ağrı nedir, nasıl tanımlanır?
Ağrı, genellikle bazı şeylerin yolunda gitmediğine dair vücudun bir uyarısıdır. Ağrı bir dost da olabilir, düşman da. Eğer ağrı olağan dışı bir şekilde şiddetliyse en kısa sürede tıbbi yardıma başvurmak en akılcı davranıştır. Şuna dikkat edilmelidir ki: İlk kez yaşanan bir ağrı akut ağrı olup, genellikle değerlendirilmesi gereken bir uyarıdır.
Kronik ağrı ne zaman ortaya çıkar?
En büyük problem, geçmesi gereken ancak geçmeyen ağrılarda yaşanır. Ağrınız tahmin ettiğinizden uzun sürüyorsa kronik ağrı probleminiz olabilir.
Peki ağrı tedavisine dünyada ve Türkiye’de nasıl bakılıyor?
Ağrı, binlerce yıldır var olsa da, dünya tıbbı için 30 yıllık bir dal. Dünyada birbiri ardına ağrı merkezleri kurulmaya başlanırken, Prof. Dr. Serdar Erdine Türkiye’nin ilk Ağrı Merkezi’ni, 1985’te İstanbul Tıp Fakültesi’nde kurmuştur. Yeni bir dal olan Algoloji (ağrı) Bilim Dalı, bu kliniklerin kuruluşuna öncülük etmiş, artık ağrı uzmanlığı gündeme gelmiştir. Ağrı kliniklerinde tedavisi güç, şiddetli ağrılar ve bununla ilgili sorunlar; alanlarında özel eğitim almış olan ağrı uzmanlarınca tedavi edilmektedir. 2002’de kurduğum Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Ağrı Bölümü’nde ise benle birlikte iki doçent, iki yandal asistanı, bir asistan, iki hemşire, iki sekreter ve bir personel hizmet veriyor.
Ağrı neden zamanında tedavi edilmelidir?
Ağrılı uyarılar, beyindeki bazı bölgeleri sürekli huzursuz ederek ağrı hafızası oluşturmaktadır. Ağrılı dönem uzadıkça bu hafıza pekişmekte ve dolayısıyla ağrı tedavisi daha da güçleşmektedir. Şeker hastalarındaki sinir harabiyetine bağlı ağrılar, travma veya damar tıkanmalarına bağlı bacağın kesilmesi sonrası olmayan bacakta olmayan parmakların şiddetli ağrıları (fantom-hayalet ağrıları) bunlara örnek olarak verilebilir.

Haberin Devamı

HASTAYI CİDDİYE ALIYORUZ

Haberin Devamı

Algoloji-ağrı kliniğinde neler yapılıyor?
Hastayı ciddiye alıyoruz. Ağrılı hastaya ilaç verip göndermiyoruz. Merkezde önce hasta ayrıntılı olarak muayene ediliyor, ağrının nedeni bulunuyor, hastaya uygulanacak tedavi de buna göre tespit ediliyor. Bu şekilde 100 hastanın 80’inden doğru sonuç almak mümkün. Artık yeni yöntemlerle birçok ağrının üstesinden geliniyor. Bel ağrıları gerektiğinde ameliyatsız yöntemlerle,yüz ağrıları radyofrekans uygulamaları ile kontrol altına alınabiliyor.
Kronik ağrılı durumlara örnek ağrılar hangileridir?
* Baş ağrıları (migren, gerilim başarıları, boyun problemlerine bağlı)
* Boyun ve omuz ağrıları
* Göğüs ve sırt ağrıları
* Bel ve bacak ağrıları (bel fıtığı, kas ağrıları, kemik yapılara bağlı, sinir sıkışmaları, damar hastalıkları, iç organ ağrılarının yansıması)
* Şeker hastalarında ayaklarda ve ellerdeki ağrılar
* Çeşitli travmaların yaptığı sinir yaralanmalarına bağlı şiddetli ağrılar
* Zona (sinir iltihabı ile seyreden cilt hastalığı)
* Nevraljiler (Tanımlanan en şiddetli ağrıdır. Özellikle yüz sinirleri kaynaklıdır.)
* Kanser ağrıları
Son olarak hastalarımıza söylemek istediğiniz bir şey var mıdır?
Sonuçta ağrılı bir hastaya ilaç, istirahat ve fizik tedavi yöntemleriyle yeterince yararlı olunamıyorsa biz algologların uygulayabileceğigirişimsel yöntemlerfaset sinir blok ve rf nörolizi, transforaminal anterior epidural enjeksiyonlardorsal root ganglion puls rf uygulamaları, sempatik bloklar, disk içi rf ve ozon uygulamaları, epidural ve spinal bloklar, kateter ve port pompa uygulamaları, spinal kort stimülatörleri- uygulanabilir. Yeter ki hasta seçimi endikasyon uygun olsun.

Haberin Devamı

AVNİ BABACAN KİMDİR?

Aslen Sivaslı olan Avni Babacan, 1955’te Yozgat’ta dünyaya geldi. Kuleli Askeri Lisesi’ni bitirdikten sonra Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nden mezun oldu. 1988’de Gazi Üniversitesi Anesteziyoloji İhtisası’nı bitirdi. 1995’te doçent, 2002’de profesör oldu. 1988’de başladığı ağrı çalışmalarını 2011’de ‘ağrı uzmanı-algolog’ olarak tamamladı. Avni Babacan, Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Algoloji Bilim dalında halen çalışmalarımı sürdürüyor.

Yazarın Tüm Yazıları