Paylaş
Bu arada, İzmir Enternasyonal Fuarı ile ilgili, şimdi yazacaklarımın bir kısmı, kendilerini bağlar... Bir kısmı da geçmiş yönetimleri. Bir İzmir çocuğu olarak gittiğim ve tam 5 saatimi verdiğim fuardan, gözlerim dolu dolu çıktım. 80. İzmir Enternasyonal Fuarı’nın, kapanışına ancak yetiştim. Aslında yine gitmeyecektim. Yıllar sonra buraya gitmemin nedeni, kardeş gibi gördüğüm Yeni Asır Gazetesi Grup Başkanı, sevgili Şebnem Bursalı’nın bir davetiydi. Nevzat Dönmez, Fatih Şendil, Turkuaz Eğlence Kompleksi patroniçesi Berna Noyaner, astrolog Filiz Özkol, sanatçı dostlarım Zeliha Sunal ve Faruk Demir ile birlikteydik. Erken saatlerde girdiğim fuardan, saat 23.00’te çıktım. Yani oturduğum yerden tabiri caiz ise sallamıyorum. Gördüğümü, hissettiğimi, yaşadıklarımı yazıyorum. Olmamış arkadaşlar... Nerede o milyonlarca fuarı dolduran ve Türkiye’nin dört bir yanından gelen insanlar... Şimdi diyecekler ki, “eee bir milyon insan gezdi.”. Peki niye 2-3 milyon olmasın. Niye Türkiye’nin dört bir yanından, zengini, fakiri, akmasın. Fuarda o lezzet yok. Işık, sıcaklık yok. Eğlence yok. Merak, insanları cezbeden hiçbir şey yok. Bir kıyı kasabasındaki panayır yalnızca...
Yazıklar olsun
Yazdığım “Eski fuarımızı istiyorum” yazıma hala çok olumlu tepkiler yağıyor. Dostum Gülengül Uslu da yazmış “İçim acıyor. Kan ağlıyor. Kapıdan döndüm. Gezemedim. Yazık oldu fuara” diye. Emel Sayın Marmaris’ten aradı. “Şenay’cığım gözlerim doldu. Yazını okuduğum an hemen seni aradım. Bana ne görev düşüyorsa hazırım” dedi. Türkiye’de ‘Faslı Şahane’ gibi, müthiş bir müzikalin yaratıcısı olan, Bülent Ersoy, Emel Sayın, Nalan Altınörs, Zekai Tunca, Samime Sanay, Seçil Heper, Yıldırım Bekçi, Adnan Şenses gibi değerli, gerçek sanatçıları bir araya getiren, arkadaşım, eğitimci Sinan Kuzucu da, çocukluğundaki fuarların, özlemi içinde olduğunu söyledi. Haydi bunlar işin eğlence yanı. Peki, 80. İzmir Enternasyonal fuarında, kaç tane yabancı devletlerin pavyonu vardı? Kaç tane yerli, yabancı araba, otobüs, traktör, kamyon markalarını teşhir eden pavyonlar vardı? Hangi belediyenin ticaret, sanayi ya da üretimlerini sergileyen Ziraat Odaları vardı? Restoran vardı? Büfeler vardı? Ne vardı? Bana söyler misiniz? Kapkaranlıktı. Işık yoktu ışık. Aydınlanmamıştı bile. Yemin ederim göz gözü zor görüyordu gezerken. Bırakın ruhu... Bazı arkadaşlarımız, oturdukları yerden, gezmeden, görmeden yazıyorlar... Bu fuarı, eski fuarlarla karşılaştırmamak gerektiğini. Peki arkadaş, panayıra benzeyen, 80. İzmir Enternasyonal Fuarı’na gittin mi? gördün mü? Halkla konuştun mu? Onların isteklerini dinledin mi?.. Turkuaz City’den Mikrop, Koray Demir, Zeliha Sunal, Faruk Demir, Ali-Aysun Kocatepe çifti iyi ki bir coşkunluk yarattılar da yüzlerce insanı bir araya, bir standa topladılar. Yoksa nerde? Kızmaca, darılmaca yok. Ne eğlence, ne ekonomik açıdan bu fuarda bir şey yok. İzmir’e katkısı ise devede kulak... Ne diyeyim, Yazıklar olsun...
Ekran starlarının İzmir çıkarması
Biri Mustafa Sandal, Vildan Atasever ile başrolleri paylaşan TRT-1’de yayınlanan, ‘Başrolde Aşk’ın oyuncusu Dolunay Soysert... Diğeri, eski ‘Yaprak Dökümü’, şimdinin ise Star’da yayınlanan İffet’i Deniz Çakır... Bir diğeri, Kanal D’nin, reyting rekortmeni dizisi, ‘Öyle Bir Geçer Zaman ki’ nin yıldızı Soner, Mete Horozoğlu... Ve, Bülent Alkış, ödüllü yıldız Selen Uçer... ‘Çam’ adlı çok tutulan tiyatro oyunuyla, yeniden İzmir’deler. Ama bu kez 35.5, yani Karşıyaka’dalar. Açıkhava Tiyatrosu’nda. 28-29 Eylül. Saat 21.00’de. Fırsatım olursa gidip göreceğim. Hepsini tek tek kutlarım. Çünkü, büyük paralar aldıkları, dizi oyunculuğunun, zor çalışma koşullarına rağmen, tiyatroya bağlılıkları için. Ekran starlarının, İzmir çıkarmasını kaçırmayın bence...
Paşam anılacak
Evet pek çokları gibi o benim Paşam’dı. Bana da ‘Arap’ derdi. Çok severdi. Toprağını sevsin. Kimilerine göre eli sıkıydı. Ama bana hiç. Ne zaman iş değişikliği yapsam, dev bir çiçek ondan gelirdi. Müdavimi olduğu Valentino’da, Rahmetli Ceylan Çaplı’nın yerlerinde gördüğü an, hemen çağırır, yanındaki sandalyeye oturtur. Beni güldürür, espriler yapardı. Evet Sanat Güneşimiz, Zeki Müren’den söz ediyorum. Bu akşam, saat 20.30’da, Bodrum Kalesi’nde anılacak. Sevenlerine duyrulur...
Abacı reklam filminde
Son anda bir değişiklik olmazsa, Muazzez Abacı’ yı ilk kez bir reklam filminde göreceğiz. Görüşmeler büyük bir gizlilikle yürütülüyor. Şayet, Gönül Yazar da ikna edilirse, Türk Sanat Müziği’nin iki dev ismini, aynı reklam filminde de görebiliriz. Hatta iki. Biri de bir bankayla ilgili. Diğeri ise, yabancı bir çikolata markası. Abacı da Yazar da özellikle çikolata markasında, oynama konusunda biraz tereddütleri varmış. Fakat duyumlarıma göre, anlaşma imzalanmış. Bakalım. Bekleyelim ve görelim... İlk kez benden duymuş olun, diye yazdım...
Teşekkürler
İzmirli ve Egeli canım hemşerilerim. Gönülden teşekkürler. Pazar günkü köşemde, Dora Dergisi’nin, ilköğretim öğrencileri ile ilgili bir sosyal kampanyasından söz ettim. Yoksul ve zor durumda olan, çanta, kırtasiye almakta zorluk çeken öğrencilere, yardım için İzmirlilere, Egelilere seslenmiştim. Binlerce çanta ve kırtasiye malzemesi akmış. Helal olsun sizlere. Beni mahcup etmediniz...
Paylaş