Paylaş
İtalyan Bocconi Üniversitesi, Lombardiya’daki işyerlerinin açılmasıyla ilgili bir yıllık senaryolar geliştirmiş. Sonuç korkunç...
Hükümet ekonomik büyüme ile binlerce kişinin daha ölmesi arasında tercihle karşı karşıya kalacak. Kademeli açılışla, az riskli sektörlerde önce genç işçiler çalışmaya başlasa bile, bir yılda 5 bin kişi ölebilecek. Bütün işyerleri açılırsa bu rakam 40 bin kişiye çıkabilecek.
Ölümle, ekonomik büyüme arasındaki tercihte İtalya’da bakın nasıl bir tablo ortaya çıkmış:
* Yasaklar kalkıp bütün işyerleri açılırsa: Milli Gelir kaybı sıfır. Ölen sayısı 41 bin 446.
* Sadece gençler (20 - 49 yaş arası) işe başlarsa: Milli Gelir kaybı yüzde 9.4. Ölen 5 bin 237 kişi.
* Bütün yaş grupları sadece az riskli sektörlerde işe başlarsa: Milli Gelir kaybı yüzde 10.3. Ölen 4 bin 104.
* Gençler sadece yüksek riskli yerlerde işe başlarsa: Milli Gelir kaybı yüzde 14.8. Ölen 3 bin 246.
* İşyerleri açılmayıp yasaklar sürerse: Milli Gelir kaybı yüzde 26. Ölen 2 bin 420 kişi.
Sayıların ruhsuzluğu
HER gün test, vaka, iyileşen, ölen hasta sayıları duyuruluyor. Duygusuzca gözümüzün önünden binler, yüzler olarak akan bu sayıların her biri aslında birer insan... Artlarında kocaman bir yaşam var. Bu sayıların her birinin anneleri, babaları, eşleri, çocukları, kardeşleri, akrabaları, arkadaşları, kapı komşuları, karşı komşuları, sevenleri var.
Yeni vaka sayısı 4 bin kişi olarak açıklandığı zaman, emin olun ki, en az 50 – 100 bin kişi büyük bir endişe içerisinde hastasının iyileşmesini bekliyor. Yakınlarının bu lanet hastalıktan kurtulup, kurtulamayacağı kabusu yüzlerce, binlerce aileye hayatlarının en zor günlerini yaşatıyor.
ATEŞ DÜŞTÜĞÜ YERİ YAKAR
Son zamanlarda “65 yaş üstü, 20 yaş altı dışarı çıksın” diye sosyal medyada adeta şımarık bir şekilde kampanyalar yapılıyor. Olayın ciddiyetini anlayamayanlar bu kampanyaları yapıyor. Ne zaman ki virüs, kendilerine veya yakınlarına bulaşır o zaman işin ciddiyetini anlarlar. Ama iş işten geçmiş olur. Boşuna “Ateş düştüğü yeri yakar” dememişler.
Konuşurken bile, sıçrayıp karşıdakinin ağzına, burnuna giren yüzyılın bu en büyük düşmanından saklanmadan korunmak mümkün değil...
Virüs vücuda girdiği anda kana oksijen taşıyan hücreleri yiyip bitiriyor. Hızla virüsle sarılan akciğerler çalışamaz hale geliyor.
Yakalanırsanız işiniz şansa kalmış. Genç, ihtiyar ölümle karşı, karşıya oluyor.
Şu günlerde Trump’ın yardımcısı bile salgında ‘ikinci dalga’ uyarıları yapıyor. Aşı bulununcaya kadar bu tehdit sürecek. Türkiye’de olumlu gelişmeler var, ama önümüz bayram... Eğer tokalaşmalar, kucaklaşmalar olursa tüm emekler boşa gidebilir.
BAYRAM ZEHİR OLMASIN
Zaten binlerce aile bayrama acılı girecek. Hem onlara saygıdan hem de işin ciddiyetini anlamayarak yasaklar kaldırılsın çağrısını yapanları susturmak için kısıtlamalar sürmeli. Yoksa, bayram daha çok aileye zehir olur...
Paylaş