Paylaş
O gençlik ki, bugün olduğu gibi o yılarda da iyice vahşileşen kapitalizmin Başkenti Washington’a bile diz çöktürmüş, Vietnam savaşının sonunu getirmeyi başarmıştı. İzmir’de Türk Telekom’un toplantısında Mudo’nun yaratıcısı ve sahibi Mustafa Taviloğlu’nu dinlerken 68’li yılların olayları gözümün önünden film şeridi gibi geçti. Meğer MUDO’nun gelişiminde 68 gençliğinin Paris ayaklanmaları büyük rol oynamış. Mustafa Taviloğlu “Tam da o günlerde Paris’teydik. Şehre giriş çıkışlar 10 gün süreyle yasaklandığı için olayları birebir yaşadık. Gençlerin isteklerini, ruh hallerini kavradım. Onların giydiği tişörtleri gördüm. İstanbul’a dönünce ilk işim fanilaları boyayıp satışa başlamak oldu” diyerek bugünkü MUDO’yu yaratan en önemli esin kaynağını anlattı. Sonra da tam Tahran’da MUDO mağazası açmaya hazırlanırken karışan bölgeye dikkat çekti. Şaşkın bir şekilde “ Nereden çıktı bu füze. Nereden çıktı bu mezhep kavgası. Kimin aklına gelirdi 47 kişinin kafasının kesilip Suudi Arabistan’la , İran arasının bozulacağı” diyerek bölgede iş yapmanın risklerini anlattı. Mezhep kavgası bahane Aslında başta Türkiye olmak üzere Avrupa, ABD ve dünyanın pek çok ülkesinden pek çok yatırımcı Mustafa Taviloğlu gibi İran’a yatırım hazırlığına başlamıştı. İran’ın nükleer çalışmaları için yapılan anlaşma bunun nedeni. Mart ayında uluslararası ambargonun kalkmasıyla petrol satışları ve gelirleri artacak olan İran şimdiden yabancı yatırımcıların gözbebeği. Dünyanın en zengin petrol yataklarına sahip dört, beş ülkeden biri olan İran’ın kısa sürede bölgedeki en önemli ekonomik güç merkezlerinden biri olması bekleniyor. İşte tam da bu sırada Suudi Arabistan aralarında İran’ın çok değer verdiği Şii dini liderlerden birinin de bulunduğu 47 kişinin kafasını kesti. Enerji konusunda Avrupa’nın önde gelen isimlerinden biri olan Mehmet Öğütçü gelişmeleri Şii- Sünni mezhep kavgası değil, petrol zenginlerinin güç kavgası olarak yorumluyor. Öğütçü’ye göre S. Arabistan huzursuzluk çıkararak İran’a yatırım yapılmasını ve kendisine rakip güç yaratılmasını engellemeye çalışıyor. Birkaç yıl önce ABD’den tam 60 milyar dolar değerinde savaş uçağı helikopter, füzeler, bombalar ve radar uyarı sistemleri, gece görüş sistemleri alan S. Arabistan’ın bu günlere hazırlık yaptığı anlaşılıyor. Kaya gazından petrol elde ederek enerjide devrim yapan ABD için ise Ortadoğu petrollerinin artık bir önemi kalmadı. O nedenle barış için uğraşma yerine “Ne halleri varsa görsünler” deyip bölge ülkelerine daha çok silah satmayı tercih etmesi hiç sürpriz olmayacak.
Paylaş