İzmir sürücüsüz otomobile pilot olsun

ÇOK uzağa gitmeyip, 15-20 yıl öncesinin İzmir’ini hatırlayalım.

Haberin Devamı

Caddeler, sokaklar gözümüze çok daha geniş görünürdü. Trafikte dolaşan, yol kenarlarına park etmiş araç sayısı bugünkünün yarısı kadar bile olmadığı için vardı o ferahlık. İzmir’de bugün trafiğe kayıtlı 1.5 milyon araç var. Bunların 650 bini özel otomobil.

İzmir sürücüsüz otomobile pilot olsun

İngiltere’de yapılan bir araştırmaya göre otomobiller bir günlük zaman diliminin sadece yüzde 4’ünde kullanılıyormuş. Kalan yüzde 96’lık zamanı park halinde geçiriyorlar. Gün boyu duran araçlara yer bulabilmek için sürekli yeni park yerleri yapılıyor, insanların yeşil alan ya da ticari amaçla kullanabilecekleri yerleri araçlar işgal ediyor.
Park yeri sorunu artık yaşam biçimimizi bile belirlemeye başladı. Trafik yoğun, park yeri bulamayız endişesiyle eşimizi dostumuzu ziyaret edemez hale geldik.
Neyse ki, pek çok ülkenin yaşadığı bu soruna karşı yeni bir umut doğuyor. Eğer İzmir, dünyadaki gelişmeleri takibe alıp, ufkunu geniş tutar ve hızlı hareket ederse, İstanbul gibi çırpındıkça içine çekildiği trafik batağına daha fazla gömülmeden tutunacak bir dal yakalayabilir.

Haberin Devamı


Üçüncü ulaşım devrimi başladı
BİZLER son birkaç yıldır Türkiye nereye gidiyor endişesiyle etrafımızı göremez olduk. Ama bu arada dünya ‘sürücüsüz otomobil’e binip, demiryolları ve otomobilden sonra üçüncü ulaşım devrimini tahminlerden çok daha hızlı yaşamaya başladı.
Bilgisayar kontrolünde kendi, kendine gidebilen sürücüsüz otomobiller, insanların kullandığı araçlara göre çok daha güvenli olduğu için büyük bir ilgi var. ABD, Singapur, Almanya derken sürücüsüz otomobiller yasal olarak bir çok yerde trafiğe çıkmaya başladı bile. Dünyanın ilk sürücüsüz taksi filosu ise Singapur’da hizmete girdi. Gelişmeler öyle hızlı ki, bu işi başlatan firmalar gelecek 5 yılda taksi filolarının büyük bir kısmının sürücüsüz olacağını tahmin ediyor.

İzmir sürücüsüz otomobile pilot olsun

Haberin Devamı


Sürücüsüz taksi ve kiralık araç filolarının özel oto sahipliğini azaltması bekleniyor. Zaten ABD’de son kuşak gençlerden otomobil sahibi olmak isteyenler, bir önceki kuşağa göre yüzde 30 daha azalmış. Yine 1983 yılında 20-24 yaş arası gençlerin yüzde 92’si ehliyet sahibi iken 2014’te bu oran yüzde 77’ye düşmüş.
Araçların durdukları yerde sigorta, park yeri, bakım, yakıt masraflarıyla para yemesi, özel otoya olan ilginin azalmasının en önemli nedeni. Dünyada sürücüsüz otomobiller hızla artarken özel oto sahipliğinin azalacağı da çok açık. İhtiyacı olan ya kiralayacak ya da taksimetre artık daha az yazacağı için sürücüsüz taksiye binecek. Fazla değil 10-15 yıl içerisinde bunlar adım adım gerçekleşecek.
Türkiye’nin de bu gelişmelerden etkilenmemesi mümkün değil. İzmir neden sürücüsüz otomobilde öncülüğü üstlenmesin. Bir yıla kadar tramvayların da devreye girmesiyle toplu taşıma altyapısı da büyük ölçüde tamamlanacağı için bu alanda çok iyi bir pilot bölge olabilir. İlklerin şehri İzmir’e de bu yakışır.

Yazarın Tüm Yazıları