Çeşme’ye yakışmış

YAZ aylarında güzellikleri kalabalıkta kaybolan Çeşme sonbaharda el ayak çekildikten sonra bir başka güzel oluyor. Bir süredir ilçe merkezindeki yeni düzenlemelerin haberlerini okuyordum ama yolum düşmemişti. Geçtiğimiz hafta kale ve çevresini yepyeni bir kimlikle görünce hem şaşırdım, hem beğendim.Her şeyden önce en az 30 yıldır donup kalan pek çok çirkinlik süpürülmüş. Yıllardır kıyı şeridine çökmüş, Çeşme’ye yakışmayan büfeler, plastik sandalyeli, kötü müzikli çay bahçeleri artık yok. Yerlerinde denize karşı çay, kahve içmek isteyenlerin ihtiyacını karşılayacak belediyenin işlettiği mimari açıdan kalenin görüntüsüyle uyumlu, doğal ve fiyatları uygun bir iki yer var.

Haberin Devamı

 


ŞIK GÜNEŞLENME TERASLARI
Yıllardır limanın en güzel bölümünü işgal eden lunapark görünümlü garip yer ise Çeşmeliler için güneşlenme terasları haline getirilmiş. Çeşme’ye sembolü görünümündeki deniz kıyısındaki taş yapıda ise restorasyon var. Başkan Ekrem Oran yaptırdığı dokunuşlarla ilçe merkezini Çeşme’nin adına layık bir hale getirmiş. Marina yapıldıktan sonra ilçe merkezi sınıf atladı. Ama dünyanın dört bir yanından tekneleriyle, yatlarıyla gelenler marinadan çıktıktan sonra panayır görünümlü bir yerle karşılaşıyordu. Şimdi ferah, insanların kıyıya kolayca ulaşıp turkuaz rengi denizin tadını çıkarabildikleri sevimli, modern bir yerleşim yeri var karşılarında.
ÇARŞIYA DA EL ATILSIN
Son yıllarda özellikle de pandemiyle birlikte yaz-kış devamlı Çeşme’de oturmaya başlayanların sayısının arttığını yakın çevremden biliyorum. Özellikle emekli ya da yarı emekli yaşama geçmiş belli bir yaş grubunun yeni adresi Çeşme. Zaten bu aylarda sokaklarda dolaşan insanların profilleri de değişik. Görmüş, geçirmiş, entelektüel görünümlü ve yaşça olgun yeni Çeşmeliler var sokaklarda. Böyle iki beyefendi çarşıda yürürken binalara bakıp, “Yeni bir anlayışla elden geçirilseler biraz destekle bu çarşı ne güzel olur” diye aralarında konuşuyorlardı. Başkan Oran’a duyurulur.
Çarşılar yerleşim yerlerinin kimlik kartı gibidir. Ziyaretçiler gittikleri yerleri genellikle çarşılarıyla hatırlar. Çeşme çarşıdaki binaların çoğu hala eski Ege’nin ruhunu taşıyor. Bazı düzenlemeler, renkler ve makyajlarla akıllarda kalacak bir çarşı yaratmak mümkün. Tabela kirliliği ve kaldırımlara taşan tezgah kalabalığının kalkmasıyla çarşı unutulmayacak yerler arasına kolayca girebilir.

Haberin Devamı


Sarı altın hırsızları

HÜRRİYET Ege’de manşet haberdi geçtiğimiz hafta. Balıkesir çevresinde zeytinlerin çalınması önlemek için komando timleri görev yapmaya başlamış. Bu habere hiç şaşırmadım desem yerindedir. Bu yıl zeytinyağı fiyatları öylesine yüksekten seyrediyor ki her bir zeytinlik hazine değerinde.
Erken hasat ve soğuk sıkım butik zeytinyağı üretimi yapan tesislerden biri yeni ürün zeytinyağının litre fiyatının 180 TL olduğunu belirtiyordu geçtiğimiz hafta. İyi tarım sertifikalı bir başka işletme ise yere değmeden günlük toplanıp sıkılmış zeytinyağının fabrika fiyatını 100 TL olarak duyuruyordu.
Görüldüğü gibi butik yağlar altın değerinde. Piyasa koşulları böyle olup zeytinyağı kıymete binince zeytin hırsızlarının türemesi hiç şaşırtıcı değil.

Yazarın Tüm Yazıları