Paylaş
Türkiye’de otomobillere saçılan yüz binlerce lira dikkat çekmez ama 5-6 metrelik teknesi olan amatör denizci nedense milyoner zannedilir. Bakışları, yorumları dinleseniz karşıdakini Abramoviç sanırsınız. Otoparklara yapılan zamlar hemen gündemde yerini alır ama söz konusu marinalar olunca, yorumlar sıralanır:
“Parası olan çözümü bulur”, “marina işletmelerine ne yapması gerektiğini öğretmeye çalışmak da nedir, onlar ticari işletmedir vs.”
Bakın Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nın çok güzel bir projesi var. Hedefi projenin adında yazıyor: “1 milyon amatör denizci.”
Konuyla ilgili bakanlığın internet sitesinde aynen şu ifadelere yer verilmiş:
* Cumhuriyet’imizin 100’üncü kuruluş yılı olan 2023’e kadar bir milyon Türkiye Cumhuriyeti vatandaşına denizcilik kültürünü aşılamak, verilecek denizcilik eğitimi sonrasında Amatör Denizci Belgesi düzenlemek, denizci millet denizci ülke hedefine ulaşmak, insanımızın yüzünü denizlere çevirerek ufkun ötesini görmelerini sağlamak amacıyla Bakanlığımız tarafından amatör denizcilikle ilgili temel eğitim programı başlatılmıştır.
3 yıl önce başlayan proje için dün anlamlı bir gündü. Bakan Karaismailoğlu, törenle ‘1 Milyonuncu Amatör Denizci’ye belgesini teslim etti.
Rakam müthiş. 1 milyon amatör denizcimizin bu belgeleri ‘bulunsun’ diye cüzdanlarında tutmak için almadığını umuyorum. ‘Denizci millet’ hedefine ulaşmamız için önce 1 milyon denizci belgesi sahibini denize indirmemiz gerekiyor. Otomobilin matrahını, ÖTV’sini, KDV’sini, yakıtını, bakımını dilimizden düşürmüyoruz ya, teknelerin motorlarını, fiyatlarını, bakımlarını, nereye bağlanacaklarını konuşmamızın tam da sırasıdır.
MARİNA SORUNUNUN ÇÖZÜMÜ İÇİN 4 ÖNERİ
SON yazımda marinaların geçtiğimiz yıllara göre aşırı zamlar yaptığına dikkat çekmeye çalıştım. Ruslar başta olmak üzere yabancı teknelerden gelen talep üzerine Türk tekne sahiplerinin yıllardır demirledikleri, kışladıkları marinalarını terk etmek zorunda kaldığını belirttim. Hürriyet’in ‘Denizci’ Yazarı Fatih Çekirge konuyu dünkü köşesinde devam ettirdi. Tespitlerde bulunmakla kalmadı, çözüm önerilerini de sundu. Aynen katılıyor ve aktarıyorum.
* Çekirge, önce tespitleri sıraladı:
1- Marina fiyatları pahalı...
2- Marinalarda yer bulmak mümkün değil...
3- Devlet bu konuda yıllardır bir çözüm üretmiyor.
4- Marinalar belirli kıyılarda ve körfezlerde yoğunlaşmış. Körfezler, marinalara boğulmuş... Ciddi çevre sorunu yaratıyorlar.
* Sonra 4 öneride bulundu:
ÖNERİ 1: Amatör denizcilerin barınabileceği; güvenliği, marketi, duşu ve tuvaleti olan sade marinalar kurulması. Bunun için kooperatif uygulaması geliştirilebilir. Yerel yönetimlerin etkin olmasının sağlanması. En kolay ve en acil çözüm yolu ise, mevcut balıkçı barınak mendireklerinin uzatılarak kapasitelerinin artırılması. Bu barınakların yönetimi için valiliklerin etkin kılınması.
ÖNERİ 2: Devletin valilikler aracılığıyla, marinaların yoğun olduğu körfezlerdeki marinalarda amatör denizciler için kota ayırması. Devletin marinalara bu kota kadar vergi indirimi sağlaması...
ÖNERİ 3: Çevre Ajansı’nın kontrolündeki vakıf marinaların yayılması. Ancak bu marinaların kâr amaçlı olmaması için özel sektöre kiralanmaması...
ÖNERİ 4: 8 metreye kadar olan tekneler için kara raf sisteminin kurulacağı park alanları oluşturulması. (Deniz kenarı olması şart değil...)
‘Sade marinalar’ başta olmak üzere Çekirge’nin önerilerinin hızla hayata geçmemesi için hiçbir sebep yok. Umarım başta Turizm Bakanlığı ve Denizcilik Genel Müdürlüğü olmak üzere yetkili otoriteler bir an önce devreye girer. Denizleri ve denizcileri kazanmak için çevreci, ekonomik, vizyoner projelerin zamanı geldi, geçiyor.
Paylaş