Yeni hayatın yeni defteri Profil’den

Kargoyu açtığımda hoş bir sürprizle karşılaştım. Genç ve yetenekli tasarımcılar Caner Çokbulan ve Gizem Kara’nın tasarımını üstlendiği “Yeni Hayat Defteri” karşımdaydı.
Sunuşta şöyle diyor:
“Ajandalar ocak ayından başlarken, biz yeni hayat defterimizi çoktan açtık. Yılın göbeğinden yeni bir yıla başladık. Bugün yeni zamanın ilk günü. Yeni hayat defterinin her sayfasına ilham verici sözler, yeni hayatın yeni alışkanlıklarını hatırlatan notlar koyduk.
Eskinin bilgisinin yerini taze, umut dolu, heyecan verici yönlendirmeler alıyor artık.” Yeni yılda yeni deftere güzel notlar almak dileğiyle.

Yaşlanmaya Vaktim Yok

Yıllardır hayranlıkla izlediğim Haldun Dormen’in Mona Kitap’tan çıkan yeni kitabı “Yaşlanmaya Vaktim Yok” elime geçince hemen okumaya başladım.
Kendisiyle yıllar önce Frankfurt Türk Tiyatro festivalinde tanışmıştım.
1949’da aktör ve tiyatrocu olma isteğini babasına anlattığı mektup beni çok etkiledi.
Kitapta “Babama anlatmaya çalıştığım, Amerika’ya yolladığım mektup olmuştu” diyor.
Henüz 19 yaşındaki bir çocuğun bu kadar detaylı ve içten bir mektup yazması, babasını da çok etkilemiş olmalı ki oğluna şöyle bir cevap göndermiş:
“Oğlum ol, ne istersen ol ama en iyisi olacağına bana söz ver.” Dormen, kitabında “Onun istediği gibi oldum mu bilmiyorum ama ona verdiğim sözü becerebildiğim kadar tutmaya çalıştım” diyor.

Sahi hayvanlar konuşsa ne olurdu?

Yeni bir yazarla tanışmanın mutluluğunu yaşıyorum. Çiler Çelikler, “Hayvanlardan Çocuklara Mektuplar”da çocukların hayvanlarla empati kurmasını sağlıyor.
Geçenlerde yayınlanmamış bir mektubunu bana gönderdi, çok etkilendim doğrusu:
“21. yüzyılın kapısından giren en büyük tehlike iklim değişikliği iken artık yanında başka sorunları da beraberinde getirmiştir. Bu tehlikenin bertaraf edilebilmesi için artık evrensel insan modelini benimsememiz gerekiyor. Bu da ancak çocukluk döneminde benimsenebilir. Yarasa, mektubunda bu sürecin asıl sorumlusunun insanlar olduğunu, evrendeki diğer canlılara olan davranışlarının değişmesi gerektiğini, anlayabilecekleri akıcı eğlenceli bir dil ile çocuklara anlatıyor. Umarım mektup amacına ulaşır ve pandemi nedeniyle uzaktan eğitime devam eden çocuklarımızın süreci anlamasına ve bu süreci psikolojik olarak daha sağlıklı geçirmelerine destek olur.”

Günışığı Kitaplığı’nda neler oluyor?

Halil Türkden (Günışığı Kitaplığı Editörü)

Yıllık yayıncılık konferansı Zeynep Cemali Edebiyat Günü, kitaplara ve edebiyata emek verenleri yeni bir gündemle, bu kez çevrim içi olarak buluşturdu.
Türkiye’nin 2021 ALMA (Astrid Lindgren Anma Ödülü) adayı olan Behiç Ak, yeni romanında hayal gücünün sınırlarında dolanıyor.
“Altı Kırk Dört Dalgası”, Behiç Ak’ın 9 kitaplık koleksiyonunun sonuncusu.
Çocuk edebiyatımızın ödüllü yazarı Şener Şükrü Yiğitler, Haliç’in küçük vapurları Defterdar ve Sütlüce’nin gerçek öyküsünden yola çıkarak yazdığı “Çok Uzak Bir Deniz” adlı romanıyla okurlarını selamlıyor.
“Kraliçeyi Kurtarmak” ve “Haritada Kaybolmak” adlı kitaplarıyla tanınan Kanadalı yazar Vladimir Tumanov, dünyada ilk kez Türkçe yayımlanan “Asılı Dağ’ın Kâhini” adlı yeni romanında bu kez yakın tarihten gerçek bir serüvenin kapısını aralıyor. Yazar Murat Yalçın, ilk gençlik romanını “Köprü Kitaplar” koleksiyonu için yazdı. “Oralı Olmamak”ta yitirilmiş bir babanın anılarıyla yaşamını sürdüren bir aileyi anlatıyor.

Kim ne okuyor?

∆ Yazar Ahmet Tulgar, Jerome K. Jerome adlı yazarın “Bir Kayıkta Üç Kafadar” adlı başyapıtını okuyor.
∆ Ankaralı işletmeci Süreyya Üzmez, Jared Diamond adlı yazarın “Tüfek, Mikrop ve Çelik” adlı eserini okuyor.
∆ Gazeteci Melis Yılmaz, Gülseren Budayıcıoğlu’nun “Hayata Dön” adlı kitabını okuyor.
∆ Akademisyen yazar Ersin Aycan, Ahmet Ümit’in “Patasana” adlı eserini okuyor.