Paylaş
◊ Bir kere kanunun adı yanlış. “Bekarlık vergisi” olmaz. Çoluk çocuk da bekar. Bunun adı “evde kalan vergisi” olmalı.
◊ Hatta “sultanlık vergisi”... Ama vergiyi ödeyince sultanlık sürüyor mu, yoksa eninde sonunda yine hapse giriyor muyuz?
◊ Evde kalan kızların birikmiş vergi borçları kız tarafına mı ait, yoksa bir koca bulursa damat mı ödeyecek?
◊ Vergi borcu olan kadın ve erkekler, yakalandıklarında, ifadeleri alındıktan sonra nikâh dairesine mi teslim edilecek?
◊ MHP bu yasaya destek verecek mi? Devlet Bahçeli’ye mahsup edilecek vergiyi parti mi, kendisi mi ödeyecek?
◊ Bebek yaşlarda çocuklarını birbirine yakıştıran aileler var: Beşik kertmesi. E şimdi bunlar “vergi kertmesi” mi olacak?
◊ Cezadan sonra evlenene vergi affı var mı? Ana para ne olacak? Faizi ne olacak? Taksit imkanı tanınacak mı?
◊ Bedelli evlilik mümkün mü? Yani evlenelim ama kısa sürsün. Sonra uzun uzun anlatırız: Ben evliyken...
Şehrin çözülemeyen taksi problemi
Gün geçmiyor ki taksilerle ilgili bir topik bir yerde en popülerler arasına girmesin.
Geçen hafta Hürriyet’in de manşetiydi taksiciler.
Uber’le yaptıkları savaşı kazandılar ama bu kez de korsan taksilere mağlup oldular.
Taksiciler Odası’nın eski başkanı nedamet getiriyordu bu konuda.
Yeni çıkan lüks mavi taksiciler de şikayetçiymiş.
Uber’e karşı proje olarak tasarlanmışlardı ama yeterince müşteri bulamıyorlarmış.
Bulamazlar tabii. Proje baştan yanlış.
Çünkü Uber sadece kalite getirmedi; ucuzluk da getirmişti.
Mavi taksiler, evet eli yüzü biraz daha düzgün ama sarı taksiye göre daha pahalı.
Millet bir kere alıştı ucuza kaliteye.
Tek çözüm plaka tahdidinin kaldırılması.
İsteyen sırf kadın şoförlerden, isteyen sırf rap dinleyen genç şoförlerden filo kurup piyasaya girebilsin.
20 milyonluk İstanbul, 16 bin plaka sahibine ve avanesine mecbur bırakılmasın.
Arto neye bozuk attı?
Şarkıcı Arto, fenomen Selin Ciğerci’ye destek verdiler diye Bülent Ersoy ve Ebru Gündeş’e vermiş veriştirmiş. “Utanmıyor musunuz, siz kafayı mı yediniz?” diye soruyor Arto: “Ses yarışmalarında nice güzel sesleri eleştirdiniz. Öbür sanatçılara, sanatçı olmak isteyenlere ayıp.”
Arto bir noktaya kadar haklı tabii ama bunu söyleyen de hayatımızda Dede Efendi ya da Mozart kontenjanından bulunsa bari.
Arto da yüksek sanatıyla değil “eğlencelik” işleriyle popüler.
Acaba asıl derdi Selin Ciğerci’nin müzikalitesi değil de bu övgülerin kendisine söylenmemesi mi?
Paylaş