Kebabın yeni şampiyonu

Beyoğlu denince kebap, kebap denince Beyoğlu gelmez akla. İtalyan-Fransız mutfaklarından / vegan-vejetaryen tabaklardan sıtkı sıyrılıp da etoburluğu tuttuğunda, öteden beri parmakla gösterilecek birkaç alternatifi oldu Caddei Kebir ahalisinin. Kendi özel kulvarlarında yarışan Canım Ciğerim ve Bursa İskendercisi’ni saymazsak...
Mesela bundan 15-20 yıl mukadddem Beyoğlu Ocakbaşı vardı. Düzgün bir alternatifi olmadığı için toplama kampı gibi soluğu orada alır, Ali Sunal oturur, Deniz Türkali kalkardı sigara yanığı delikli örtülerin masalarından.
Sonra ocakbaşı ustası Zübeyir ayrılıp da kendi mekanını açtığı açtığı zaman hepimiz bir gecede ‘Zübeyirci’ olduk: Azra Akın, Deniz Pulaş, Funda Arar, Kenan İmirzalıoğlu, Uğur Yücel, Nejat İşler, Şevval Sam, Yılmaz Erdoğan, Can Dündar, Erkan Oğur, Berrak Tüzünataç...
Topçuyu/popçuyu, ünlüyü/meşhuru geçtim, kolesterol savaşçısı Doktor Osman Müftüoğlu’nu bile görmüşlüğüm var Zübeyir’in ocağının başında. Tam Zübeyir Ocakbaşı’nın harı/ateşi sönmeye yüz tuttu; bu kez küçük, basık, üç masalı salaş bir dükkan ‘Mehmet Turgut’un kebapçısı’ olarak peyda oldu hayatımıza: Adana İl Sınırı. “Siz yazdınız da mekânımız öyle patladı” diyorlar madem, eleştiri de hakkımız: Sizden öncekiler gibi siz de yoruldunuz. Meşhur oluca yeni afili yerinize taşındınız ama bu, hem samimiyetinizden hem de hesaplı olmanızdan götürdü. Bırakın hangisinden ne kadar istiyorsak o kadar yiyelim çünkü fiks mönüye bağlamanız da işin kolaycılığı bence.

Cohen eşliğinde küşleme

Şimdilerde başka ve yeni bir ustanın ocağından yükselen ızgara kokuları cezbediyor Nuri Bilge Ceylan’ları, Hande Yenerleri, Reis Çelikleri, Hazal Kayaları.
Alttan geliyor, Adana’nın, Bursa’nın, İzmir’in, Ankara’nın mutfaklarında pişti. Diğer bütün ustalardan genç. Genç ve hırslı. Hırslı ve zirveyi istiyor. Acılı ezmeden savaş boyalarını sürdü, Rocky Balboa gibi şampiyonluğunu ilan etmeye hazırlanıyor.
Kebap Doktoru’ Ali Usta’nın talebesi, ‘Kebapçı Mektebi’ Adana Asmaaltı Restoran’da yetişti. Sağ kroşesinde gizli teknikle zırhladığı Adana kebabı, sol kroşesinde dövülmüş kuzu yaprak şiş var. Ama asıl öldürücü darbe aparkatında: Süte yatırarak marine ettiği küşleme.
Şalgamı, baharatı Adana’dan getirtiyor ama müşterilerine Eric Clapton, Dire Straits, Leonard Cohen dinletiyor. Bütün müşterileriyle tek tek ilgileniyor, çıkardığı her tabağa sanat eseri muamelesi yapıyor. 25-35 lira bantında tuttuğu fiyatları da şimdilik makul.
Şımarıp da başarının rehavetine kapılmazsa Selman Altunkaya, Beyoğlu’nda ‘kebabın Messi’si olma yolunda ilerliyor. İstiklal Caddesi’nde Atlas Pasajı’nın tam karşısında, Beyoğlu Sineması’nın pasajında: Münhasır Kebap. (212) 249 80 13