Paylaş
Güney Afrika’dan Kuzey Avrupa’ya, Uzakdoğu’dan Latin Amerika’ya, Moskova’dan İbiza’ya, Amsterdam’dan Beyrut’a sabahlamadığım coğrafya, girmediğim batakhane, görmediğim popüler kulüp kalmadı. Şu şehr-i İstanbul’un gecelerinde de hasbelkader temiz bir 20 yıllık kıdemim var.
Özellikle son birkaç yıldır yerli-yabancı kimle konuşsam herkesin ağzında bir ‘İstanbul eğlencesi’... İstanbul gecelerinin çeşitliliği, renkliliği yerlere göklere sığdırılamıyor; görülenler/yaşananlar anlata anlata bitirilemiyor. En ‘ben bilirim’ sofralarda bile ‘İstanbul’ denilince akan sular duruyor, muhabbete bu şehirden katılıyor olmak bile hamili karta bir kıdem, bir üstünlük kazandırıyor.
İyi güzel de tam olarak nedir bu İstanbul eğlencesi?
İstanbul geceleri New York, Berlin, Londra ya da Beyrut’tan nasıl ayrılıyor? Daha mı vaatkâr?
Daha mı çeşitli?
Çılgın mı yoksa daha mı muhafazakâr?
‘İstanbul kafası’ diye bir şey gerçekten var mı yoksa bunu kendi kendimize biz mi uyduruyoruz?
Sık sık yurtdışına çıkan arkadaşlarıma soruyorum...
Sık sık Türkiye’ye gelen eğlence meraklılarıyla konuşuyorum...
DJ’ler, barmenler, uluslararası yuppie’ler işin içinde...
Her kafadan başka bir görüş, her bakıştan başka bir tespit akıyor.
Kimine göre İstanbul geceleri hızlı bir spor araba gibi: Etabı çabuk da bitirebilirsin, frensiz duvara da toslayabilirsin.
İkliminden dolayı Londra’dan daha büyük bir parti şehri diyen de var aralarında... Kimine göre hem kozmopolit hem muhafazakâr; bazılarına göre samimi ve sıcak...
“Fazla gösteriş meraklısısınız” diyen de var, bizi gece gördüğünde tevekkülden kırıldığımızı düşünen de.
Siz de İstanbul’da sokağa çıkıyorsanız...
Dünyayı da biliyorsanız
Kadın, erkek, genç ya da yaşlı; bu şehre âşıksanız ya da nefret ediyorsanız...
Deneyimlerinizi, görüşlerinizi, fikirlerinizi bana yazın. Hepsini derleyip, haftaya şu ‘İstanbul kafamızı’ hep birlikte toplayalım.
İstanbul’da yaşıyorsun peki bunları biliyor musun?
Açıldıktan hemen sonra Gezi olaylarının azizliğine uğrayan Elmadağ-Flamingo’nun kapalı kaldığı ayların acısını çıkardığını.... Şu anda şehrin en popüler uğrak noktası olduğunu...
Kafe Pi grubunun önlemez yükselişinin devam ettiğini, en son Ghetto’yu da grubunun bünyesine katan Engin Yaşar’ın, ‘Küçük Şahenk’ olma yolunda emin adımlarla ilerlediğini....
Şehrin ilk tasarım hosteli #bunk’ın yakında Taksim’de Vanga adında bir de bar açmaya hazırlandığını...
Galatasaray’daki Garageİstanbul’un artık GNL Grup’un olduğunu... Artık Garageİstanbul’da bol bol Sertab-Demir-Nil dinleyeceğimizi...
HAFTANIN TABAĞI
Civan Er’in Beyoğlu’nda açtığı Yeni Lokanta’sında sunulan dana kaburga. Islama ekmek üzerinde isot ve kimyonla servis ediliyor. 55 TL. (212) 292 25 50
HAFTANIN BARDAĞI
Karaköy Zelda Zonk’ta kış sezonu için hazırlanan Passion Relatin, çarkıfelek meyvesinin püre ve likörüne votka eklanarak yapılıyor. Tatlı-ekşi. 35 TL. (212) 249 77 13
Paylaş