İkinci viteste bir rüya

Ehliyetim var ama araba kullanamıyorum. Siz kullananlar bilemezsiniz; bu yaşıma geldim, şöyle sevgilimi arabaya atıp da Boğaz’da bir kuytuya çekmişliğim yok. Ya hep sevgililerim beni eve bıraktı o romantik yemeklerin sonunda ya da dikiz aynasından bizi izleyen taksicilerle birlikte bitirdik geceleri.
Ehliyet, benim için cüzdanda nüfus kâğıdından daha az yer kaplayan resmi evrak... “Araba kullanamıyorsan nasıl aldın?” demeyin. Tam üç kere girdim pratik sınavına. ‘Evrak’ımı aldığımda trafik memurundan kıdemliydim, aldıktan sonra da bir daha direksiyon başına geçmedim.
Önceleri uluorta söylemeye utanıyordum otomobil kullanmayı beceremediğimi. Sonradan öğrendim yalnız olmadığımı; Ertuğrul Özkök, Tuna Kiremitçi gibi başka erkeklerin de araba süremediğini.
Birkaç yaz evvel, güneyde tatildeyken bir gün canıma tak etti, deli cesaretiyle bir scooter kiraladım kendime ve ‘ayağı yerden kesme’nin, kimseye dert anlatmadan istediğin yöne gitmenin, bir yerden bir yere yalnız başına seyretmenin sonsuz hafifliğini yaşadım hayatımda ilk kez.
Dedim ya siz araba kulananlar kıymetini bilemezsiniz. Rüyalarıma giriyor bazen o özgür hallerim; ormanlık yollarda scooter’la gidiyorum, çam kokuları bazen hâlâ burnumda oluyor uyandığımda...
O gün bugündür her tatile çıktığımda mutlaka bir scooter kiralıyorum. Otomobil ehliyetim var ya, bana koca cipi emanet edip kiralıyor da rent-a-car’lar, bir scooter’ı çok görüyorlar.
İşte bu yüzden, sırf bu yüzden işte Çeşme’den Kaş sahillerine kadar her milibahride ehliyetsiz motosiklet kiralanabilen yerlerin, adreslerini bırakın telefon numaralarını bile ezbere bilirim.

YİNE BİR KADIN!

Aynı yönde seyreden ve karşı istikametten gelen tüm araçlara, Karayolları’na, trafik polislerine, yol kenarlarındaki her türlü yaya, ağaç, barikat ve kaldırıma müjdeler olsun!
Bir trafik canavarı yollardan çekiliyor, yerine bilinçli bir motosiklet kullanıcısı geliyor.
Kiralık scooter’la, Dalyan senin Fethiye benim, Göcek senin Kaş benim güney sahillerinde ehliyetsiz-kasksız fink attığımı duyan bir arkadaşım bana motor eğitimi hediye etti.
Bonubon.com diye bir site var; giriyorsunuz, hediye almak istediğiniz kişinin meşrebine göre binicilikten atıcılığa, Booiaka dans çalışmasından ATV ile safariye kadar her türlü etkinliği kendinize ya da başkasına ısmarlayabiliyorsunuz. Her aktivite için o alanın en iyileri seçilmiş.
Benim motor eğitimim de işte böyle bir yerde yapılıyor. İki haftadır Maslak-Kemerburgaz arası Cendere Yolu’na taşınıyorum. Kendi eğitim parkına sahip GİS Sürücü Akademisi’nde, İngiliz eğitim sistemine göre yetiştiriliyorum. Hanzade Hoca (evet hocam bir kadın, senelerce beni evime bıraktıkları gibi, motor kullanmayı da yine bir kadından öğreniyorum!) “Motor kullananlar ikiye ayrılır: Kaza yapanlar ve henüz kaza yapmamış olanlar” diye anlattıkça; kendimi, arkamda taşıdığım insanları ve yollardaki diğer sürücüleri nasıl tehlikeye attığımı anlıyorum.
15 Eylül’de sınavım var. Ehliyetimi aldıktan sonra kar altında çam düşü görmek görmek isteyenleri önüme-arkama, sağıma-soluma beklerim.

Yılda 166 bin kişi motor alıyor

Türkiye İstatistik Kurumu’nun verilerine göre motosiklet satışları yılın ilk altı ayında yüzde 8.4’lük artış göstererek 88 bin 25 adede ulaştı.