Paylaş
7 şarkılık yeni albümü “7” için Sinem Vural’a konuşan Gökhan Türkmen, “dişi enerjisi”ne alışık olduğunu açıkladı:
“Evlenmeden önce de ablam ve annemle yaşadığım için dişi enerjisine hep alışkınım. Eşim ve kızlarım vizyonumu genişletiyor, farkındalığımı artırıyor. Çok şey öğreniyorum eşim ve çocuklarımızdan.”
Gökhan Türkmen’in bahsettiği bu “dişi enerji” konusu mühim.
Biraz açmak lazım.
Ben de son birkaç gündür Bodrum’da böyle bir “dişi enerji”nin tam ortasındayım.
Misafiri olduğum kadın arkadaşım, annesiyle çok içli dışlı yaşıyor. İki kadının hakimiyetini evde sürekli hissediyorsunuz.
İki kadının sistem kurduğu bir yerde sizin hanenize sadece beceriksizlik, sakarlık, işgüzarlık düşüyor.
Yemekten temizliğe kadar öyle mükemmel işleyen bir mekanizma var ki; katılmaya kalktığınızda, züccaciye dükkânındaki fil gibi oluyorsunuz. Yaptığınız her şey ya fazla kısa, ya fazla tuzlu, ya fazla geç, ya fazla dağınık...
Şefkatle gülümseyerek beceriksizliğinizi yüzünüze vuruyorlar. Yeni gelin gibi elinizi kolunuzu nereye koyacağınızı şaşırmaya başlıyorsunuz.
Bütün sistemi çeviren, kararları alan, işleri organize edip paylaşan onlar. Daha önemli konuları zaten iki kaş-göz işaretiyle, size hissettirmeden konuşup karara bağlıyorlar. Bahçeyi sulamayı becerince tezahürat yapıyorlar mesela. “Balkonu bugün Savaş yıkadı” diye gururla anlatıyorlar birbirlerine telefonda.
Bu “dişi enerjisi”nde bana çekilen muamelenin farkındayım:
Kendini beslemekten aciz bir çocuk...
İlgilenilmesi gereken bir ev hayvanı muamelesi yapıyorlar aslında. Muamelenin farkındayım ama hiç çıtımı çıkarmıyorum. Herkesin kendi hesabı var. Bütün pandemiyi evde tek başıma atlattım. Şimdi en köpek yavrusu bakışımlarımla “acizliğin” tadını çıkarma zamanı.
Erkeğin kekosu mu makbul?
Demeye kalmadı ki...
Aleyna Tilki ideal erkeği “efendi, ağır, keko ve maço” olarak ilan etti.
Özünde
kekoluk olacakmış ama...
Hissettirmemek için elinden geleni de yapacakmış.
Yani bir erkeğin hafif aptal olması...
Ama değilmiş gibi görünme çabası...
Sempatik, hatta seksi bir şey “Tilki”nin gözünde.
Aldık mı mesajı?
Sar başa: Joey Tribbiani.
Her şey iki yetişkin arasında
Eşi Ali Küçükbalçık bir başka kadınla görüntülenince Kibariye iç burkan bir şey söyledi: “Ben bu yuvayı 24 sene ayakta tuttum. Her erkek aldatır. Bilmem neler için yuvamı yıkamam.”
Aynı şeyleri daha önce de söylemişti.
İçi dışı bir, samimi, cıvıl cıvıl biri Kibariye.
Böyle insanlara üzüntü değil, güzellik yakıştırıyorsunuz ama yapacak bir şey yok.
Eğer kendi razıysa...
İki yetişkin arasında her şey.
Kararına saygı gösterip susmak düşüyor dışarıya.
Sadece eşine aşkının, onu kaybetme korkusunun gözünü nasıl kör ettiğine şahit olmak üzücü.
“Gözümle görmeden inanmam” diyor.
Fotoğraf gösteriyorlar otelde, el ele...
“Bana orijinal delil lazım, Ali evine çok bağlıdır” diyor.
Aslında herkes neyi, neden söylediğini biliyor. İnsanın sarılıp teselli edesi geliyor.
... var da mecalim yok
◊ Marmara’daki müsilaja, Muş’ta ilerleyen istilacı çekirgelere “Arkadaş daha pandemiden çıkamadık, bir sene bekleyemediniz mi?” diye çıkışasım...
◊ Kıraç’ın yazdığı yeni milli takım marşını ezberleyesim...
(Ama sözlerine de, müziğine de, ruhuna da hiç ama hiç ısınamadım...)
◊ Hande Erçel’e “bazlama surat” demekten tazminat ödeyen fenomen Lütfü Alp Kılınç kadına yine saldırmış ya... “Derdin ne?” başlıklı konferans düzenleyesim...
Sen ne güzel bir insansın
4 yıl önce Batman’da şehit edilen
Aybüke Yalçın Öğretmen’in okuluna robotik kodlama sınıfı yaptıran fenomen Enes Batur...
Paylaş