Paylaş
Aralarında ilişkiyi hep muallakta bırakıyorlar. Ama bir yandan da sürekli kuşkuları artıracak mizansenler yapıyorlar.
Hande Erçel ve Kerem Bürsin’in Maldivler tatili de bu yüzden ilgi görüyor.
Oradan paylaştıkları her karede aynı temcit pilavının altı tekrar yakılıyor. Soru şu: Acaba Türkiye’nin en ünlü ikilisi tatil kaçamağı mı yapıyor?
Aralarında gerçekten bir ilişki var mı yoksa bizi mi trollüyorlar, bilmiyorum.
Ama çıktıkları bu son Maldivler seferinin kaçamak falan olmadığı kesin.
Hande Erçel’in ablası da ailesiyle orada. Ablalı/yeğenli kaçamak mı olur?
Üç olasılık var...
BİR: Hepsi oteli etiketleyip paylaşım yaptığına göre bu bir reklam anlaşması...
İKİ: Reklam anlaşması değilse bile fırsat ayaklarına gelmiş, beleş tatil...
ÜÇ: Kerem artık o kadar “damat” olmuş ki maaile tatillere falan gidiliyor.
“Bana bir şey olmaz”dan “tepetaklak olduk”a
Tam da çıkıp meşhur “Bana bir şey olmaz” lafının NFT olarak satışa çıkarmışken...
Tam da daha 10 gün önce bu konuda röportaj vermişken (bkz: Hürriyet Pazar)...
Tam da parasını taksi plakalarına değil, dijital emtia’lara yatırım yaptığını açıklamışken...
Kripto para piyasası çöktü, yüzbinlerce insanla birlikte Gülben Ergen de mağdur.
Ergen, “Kripto Tosuncuk” krizini soran gazetecilere, “Sormayın, tepetaklak olduk” dedi.
Anlamadığım için soruyorum: “Bana bir şey olmaz” lafının dijital satış değeri de düşmüş müdür?
Ne demişler:
Hiçbir zaman büyük konuşmamak lazım.
Modeller ödemelerini nasıl aldı?
400 bin kişinin parasını çarpan Thodex, reklam kampanyasında Özge Ulusoy, Deren Talu, Ebru Şallı, Simge Sağın, Pınar Deniz gibi ünlü isimlere yer vermişti.
Hepsi kırmızı elbiseler giyerek kampanya için kamera karşısına geçmişti.
Skandalın ortaya çıkmasının ardından yaptıkları paylaşımları silip temizlediler.
Tabii burada hiçbirinin en ufak bir suçu yok bence. Mali müşavir değil ki bunlar. Ne bilsinler. İş gelmiş, poz verip çekimlerini yapmışlar.
Tek merak ettiğim, paralarını ne olarak aldıkları.
Lira veya başka bir klasik paraysa ne âlâ...
Ama onların ücretleri de kripto parayla ödenmişse yandı gülüm keten helva.
Sen ne güzel bir insansın...
◊ Diyarbakır’da asansör 11’inci kattan zemine çakılırken yanındaki 4 yaşındaki oğlunu sarılarak koruyan baba Muhammet Erdoğan...
◊ Henüz kimse tehlikenin farkında değilken, eşi Özlem Türeci ve BionTech yönetimini ikna edip aşı çalışmalarına başlayan Uğur Şahin...
Kimi bulamıyor, kimi stokluyor
Biz tek doz aşı ile idare edebilir miyiz, vaziyeti kurtarabilir miyiz diye tartışaduralım...
İsrail gibi bazı ülkeler, gelecek yıl yapılacak aşıları bile stoklamış vaziyette.
Keşke dünya üzerinde bütün aşılara el koyabilecek, aşı üretim ve dağıtımını uhdesine alabilecek bir kurum olsa.
Her ülkeye nüfusu oranında aşı dağıtsa.
Birleşmiş Milletler buna yaramıyorsa neye yarayacak? Çünkü anlamadıkları şu:
Ben salgını yenemediğim sürece sen de asla güvende olmayacaksın.
Uzayan süreç içinde öyle bir mutasyon ortaya çıkar ki o depoladığın aşılar da seni kurtarmaz.
Paylaş