Paylaş
Brooklyn Beckham’ın bu yaptığı örnek teşkil etmeye başladı. Mesela bizden oyuncu, sunucu ve şarkıcı Esra Balamir “Soyadımı taşımayacak erkekle evlenmem” dedi, kestirip attı.
Yapmayın, etmeyin Esra Hanım, siz siz olun, büyük konuşmayın.
Yarın ne olacağı belli olmaz.
Yine de evlenirken kadının soyadını almak en azından bir süreliğine trend olacak gibi görünüyor. Belli ki böyle daha çok çift duyacağız yakın gelecekte.
Ben asıl Esra Balamir’in açıklamasından sonra, bu mevzudan dolayı ayrılıp evlenmekten vazgeçecek ilk çifti merak ediyorum.
Aleyna’nın zihni sinir klibi
Aleyna Tilki’nin yeni klibi “Take It Or Leave It”, etek sahnesiyle gündeme oturdu.
Motorun üstünde giderken altındaki mini eteği çıkarıyor, mayoyla kalıyor.
Bir klip için, “gündem olacak kadar” provokatif bir hareket.
Ama işin ilginç yanı, Aleyna oturduğu yerde eteği yukarı doğru başından sıyırarak çıkarıyor.
Düşündüm, mesela benim de bazen otomobilin içinde yer olmadığı için üstümdeki montu kazak gibi öne doğru sıyırarak çıkardığım oluyor.
Ama zihni sinirlikte Aleyna resmen tur bindirdi.
Karı-koca güzele bakmak
Pınar Altuğ’un “Güzel adam ya da kadın gördüğümde hem eşime gösteririm hem kendim bakarım” açıklaması tartışılıyor.
Aslında tartışılacak bir şey yok. Güzele bakmak sevaptır.
Pınar Hanım belli ki Yağmur Atacan da bu sevaptan mahrum kalsın istemiyor.
Her şeyden önce bir özgüven meselesi bu.
Hem kendine hem de eşine güvenmeyi içeriyor.
Kendine güven var, çünkü karşıdaki çok güzel bir kadın bile olsa kendini de yeterince alımlı bulmayı gerektiriyor.
Eşine güven var, çünkü başka birini gösterince aklının, gönlünün kaymayacağından emin demek ki.
Ne huzurlu bir ilişki, değil mi?
Saçını yaptırınca parasını ödersin
Kuaförlük de marangozluk, doktorluk, şarkıcılık gibi bir meslek.
Elalemin saçları güzel olsun diye amme hizmeti olarak değil...
Para kazanmak için yapılıyor.
Gidiyorsunuz, istediğiniz saçı-modeli söylüyorsunuz, hizmetinizi alıyorsunuz, ücretini ödüyorsunuz.
Küçükbalçık Ailesi bunun neresini anlamamış ki?
Kibariye’den sonra kızı Birgül Küçükbalçık’ın da adı bir kuaför skandalına karıştı.
Saçını boyattığı kuaförün ücretini ödememiş.
Kibariye çapında bir şarkıcı için de mevzu bahis edilmeyecek kadar küçük meblağlar.
Daha önceki kuaför meselesi sorulduğunda Kibariye, “Kul hakkına girmedim. Herkes haddini bilecek. Çoluğum çocuğum var benim” şeklinde sert çıkmıştı.
O zaman anlamamıştım, çoluk çocuğun bu mevzuyla ne ilgisi olduğunu. Şimdi oturdu.
Nejat İşler kalabalıkta kayboldu
Nejat İşler geçen yılın sonunda yerleştiği Bodrum’dan kürkçü dükkânına geri dönmüştü.
Şöyle açıklamıştı gerekçesini: “Orada saklanamıyorum, ortadayım. İstanbul’da kalabalıkta kaybolmak daha kolay...”
Önceki akşam Asmalımescit’te bir bar çıkışı üzücü görüntüler sergiledi.
Ayakta duramıyor, düşüp yuvarlanıyor, küfür edip hareket çekiyor...
Taksiye zar zor bindiriyorlar.
Nejat İşler’in hesap hatası şu oldu bence:
Evet, İstanbul kalabalık, arada kaybolmak belki daha kolay ama spot ışıkları bir kez üzerinize döndüğünde fonda ne kalabalık kalıyor, ne İstanbul.
Paylaş