PaylaÅŸ
Televizyon şovunuz bu yıl da Emmy kazandı. Geçen yıl da tek rakibiniz yine kendi kızınız Defne’nin programıydı. Neye bağlıyorsunuz bu başarınızı? Sadece reytingler olamaz herhalde.
- İzleyicimiz, modern yaşamın kafa karıştıran meselelerini anlamakta onlara yardımcı olacağımız konusunda bize güveniyor. Biz de ilgi alanımızı geleneksel sağlıktan yiyecek araştırmalarına doğru genişlettik. Mesela; diyette en büyük hata et midir, un mu? Ünlülerin de güvenini sağladık. Programımıza katılıp içtenlikle anlatıyorlar. İşte bu sayede hem Trump’ı hem Clinton’u, her iki başkan adayını da şovumda ağırlayabildim.
◊ 2018 kariyerinizdeki önemli yıllardan biri olmalı. Bu yıl Başkan Trump sizi ‘Spor, Sağlık ve Beslenmeden Sorumlu Danışma Konseyi’ne davet etti. Nasıl hissediyorsunuz?
- Bütün dünyada çocuklara saÄŸlıklı hayatlar yaÅŸamanın önemini anlatmak için çok çalıştım. Çocuk saÄŸlığı vakfımızı 15 yıl önce kurduk; egzersiz, akıllı beslenme gibi zihinsel esneklik konularına da eÄŸildik. EÄŸer insanlar bedenlerinin içinde olup biteni kontrol etmeye baÅŸlarlarsa o zaman bedenlerinin dışındaki dünyayı da deÄŸiÅŸtirebilirler. Spor, SaÄŸlık ve Beslenmeden Sorumlu Danışma Konseyi de bu konuda büyük bir güce sahip. Kalp, diyabet gibi obeziteden kaynaklanan pahalı hastalıkları önlemede kendilerini, ailelerini ve çevrelerini koruyabilecek gençler yetiÅŸtirmemiz lazım.Â
Her iki başkan adayı da programıma konuk oldu
◊ Konseyin önemi nedir? Tam olarak ne iş yapıyor? İki yıllığına üye oldunuz değil mi?
 - SaÄŸlık konusunda seçilen 20 kiÅŸi, gençliÄŸin spora yönlendirilmesinde ulusal bir strateji belirleyecek. Bu amaca ulaÅŸmada yapacağımız iÅŸ, saÄŸlıklı hayatlar sürmemizin önündeki engelleri azaltmak olacak. İki yıl boyunca gönüllü giriÅŸimleri destekleyeceÄŸiz, özel sektör ve kamudaki iÅŸbirliÄŸini özendirip çözümler üreteceÄŸiz.       Â
◊ Sizin Sayın Trump’la iyi ilişkileriniz o daha başkan seçilmeden önce başlamıştı. Programınıza konuk olduğunu hatırlıyorum. Nasıl tanıştınız?
- New York’ta yaşıyorum ve Donald Trump’ı baÅŸkan seçilmeden çok önce tanımıştım. Ergen saÄŸlık vakfımız Healthcorps. için yardımseverliklerine ÅŸahit oldum. Rakibesi Bayan Clinton’u da tanırım. Bir çalışma arkadaşım eÅŸini, eski baÅŸkan Bill Clinton’u, Columbia - New York Presbyterian’da kalp ameliyatı yapmıştı. Son seçimlerde her iki adayın da saÄŸlık durumu büyük bir kampanya meselesine dönüştü. Her ikisinin de genel saÄŸlık durumlarını incelemek için onları programıma davet ettim, geldiler.Â
â—Š BaÅŸkan Trump’ın genel saÄŸlık durumunu nasıl görüyorsunuz?   Â
- Beyaz Saray’ın son açıkladığı fiziki tetkiklere bakılırsa Trump’ın sağlık durumu 71 yaşındaki bir adama göre gayet normal.
Her fırsatta Türk kökenli olduğumu dile getiriyorum
◊ Başkan Trump yabancı karşıtı görüşleriyle biliniyor. Sizce konseye sizin gibi Türkiye kökenli birini alması neyi ifade ediyor?
- Türk kökenlerimden gurur duyuyorum ve her fırsat bulduÄŸumda bunu dile getirmekten mutlu oluyorum. Geçen hafta Türk-Amerikan Cemiyeti tarafından Martha Steward’ın elinden, bir ödül daha aldım. Amerikan göçmenlerinin alabileceÄŸi en yüksek ödül.Â
◊ Politikada başka hedefleriniz var mı? İleride sağlık bakanı olmak falan?
- Televizyon programımız hem ABD’de hem uluslararası piyasada çok iyi gidiyor. Daha yeni bir anlaşma imzaladım. Geçen hafta dokuzuncu Emmy ödülümüzü kazandık. Böyle mükemmel bir şovla daha fazla insana yardımcı olabiliriz. Şimdilik durum bu. Televizyon konusunda heveslerim bitince diğer da konulara da bakarız.
Yeni heyecanımız önleyici terapiler
Siz ve ekibiniz hemen her yıl yeni bir başlık belirleyip çalışmalarınızı o konu üzerinde yoğunlaştırıyorsunuz. Bu seneki önceliğiniz ne?
- Yaşam tarzı ve beslenme konusunda insanların kafasına karıştıran yanlış bilgilendirmelere yoğunlaştık. Heyecan duyduğumuz yeni konulardan biri de uyku sorunlarından kansere kadar önleyici terapiler. Bu konularda önemli gelişmeler kaydettiğimiz bir yıl oldu.
‘The Dr. Oz Show’ hafta içi her gün saat 12.30’da Sony Channel Dijitürk 51’inci Kanal ve D-Smart 52’nci Kanal’da yayımlanıyor.
Â
PaylaÅŸ