Paylaş
Rusya-Ukrayna savaşı patlak verince özellikle Antalya’daki kiralık ve satılık konutların fiyatları resmen uçuşa geçmişti.
*
Muratpaşa’da, Konyaaltı’nda 3+1 dairenin kiralık fiyatı eşyasız 8, ortaya iki koltuk, bir yatak attığınızda 10-12 bin TL’ye ulaşmıştı.
*
Uyanık ev sahipleri ise Ukraynalıları gözüne kestirip eski kiracılarını evden çıkarmanın telaşına düşmüştü.
*
Neden? Çünkü savaştan kaçan Ukraynalılar o dönemde yüksek kira bedellerine rağmen yoğun biçimde Antalya’yı tercih ediyordu.
*
Hatta kamu kurumları bile bu durum karşısında alarma geçip “1 Temmuz 2023’e kadar yenilenen sözleşmelerde yüzde 25’in üzerinde zam yapılamayacak” kararı almıştı.
*
Peki, şimdi durum ne?
*
Bu sorunun cevabını en iyi bilen kişiye yani Antalya Emlak Komisyoncuları Odası Başkanı İsmail Çağlar’a sordum.
*
İsmail Bey kısa ama net yanıtlar verdi, piyasanın mevcut fotoğrafını çekip önüme koydu.
YANLIŞA DÜŞTÜLER
“Ukrayna-Rusya savaşı sonrası ortaya çıkan fahiş kira bedellerinin geçici olduğunu biliyorduk. 2-3 bin TL’lik bir dairenin 8-10 bin TL’ye kiralanması akılcı değildi. Biz bunu ev sahiplerine anlatmaya çalıştık. Ama o dönem ev sahipleri birbirinden etkilendi. ‘Onun dairesi 8 bin TL’yse benimki 10-12 bin eder’ yanlışına düştü.
ALANYA-MANAVGAT SIKINTILI
Bu durumdan önce kiracılar sonra emlak komisyoncuları zarar gördü. Yıllardır kirasını düzgün ödeyen kiracılar bile ev sahipleri ile karşı karşıya geldi. Şu an özellikle Alanya ve Manavgat’ta ciddi sıkıntılar var. Evlerini yüksek bedellerle kiraya veren ev sahipleri maalesef mağdur durumda.
KİRALAR ÖDENMİYOR
Çünkü birçoğu kira bedellerini düzgün biçimde alamıyor. Yüksek bedelleri kabul edip evlere yerleşen yabancı kiracılar, ‘Bize piyasanın çok üstünde kiralama yapmışsınız’ gerekçesiyle ya kirayı ödemiyor ya da kira bedelinde indirim istiyor. Kirasını ödemeden ülkesine dönenler bile var. Bu tartışmalar yargıya da taşınmaya başladı.
ÇOK MAĞDUR VAR
Keşke ev sahipleri bizi dinleseydi. Ama olmadı. Şöyle bir şey de var; aslında Antalya’daki Ukraynalı yerleşik yabancılar da bu işi körükledi. Kendi vatandaşlarına yüksek bedellerle kiralamalar yaptılar. Savaştan kaçanlar kendi vatandaşlarına güvendi ama sonu iyi olmadı. Anlayacağınız fahiş kira balonu fena patladı. Umarım çok fazla mağduriyet yaşanmaz.
SUÇLU BİZ DEĞİLİZ
Biz (emlakçılar) bu süreçte hep biz günah keçisi ilan edildik. Biz bu kira bedellerinin gerçekçi olmadığını ev sahiplerine yani bir nevi patronlarımıza anlatmaya çalıştık. ‘Düzenli kira ödeyen kiracılarınızı çıkarmayın’ dedik. Hatta kavga ettik. Ama son sözü patron söyledi. Sonunda ne oldu; 2-3 ay 10-15 bin TL kira alanlar mahkeme kapılarında sürünüyor.
KENDİ EVİ İÇİN EMLAKÇI BEDELİ
2-3 aylık dönem mesleğimiz için hakikaten zor geçti. 1000 TL’ye oturan kiracısından 6 bin TL istememizi söyleyen ev sahipleri ile karşılaştık. Hatta kendi evini kiralayıp kiracıdan emlakçı bedeli alanı bile duyduk. Ama sonunda eden buldu. Herkes böyle davranmadı elbette. İyi ev sahiplerini de ayrı tutmak gerekiyor.”
*
Bu anlatılanlardan sonra ev sahipleri için ne diyeceğimi hiç bilemiyorum.
*
Ne içimden ‘oh olsun size’ demek geçiyor ne de üzülüyorum.
*
Tek beklentim emlak piyasasının bir an önce gerçekçi rakamlara geri dönmesi.
*
Yoksa bu kafayla hem ev sahipleri hem de kiracılar mahkeme kapılarında sürünmeye devam edecek…
Paylaş