ALİ YAZAR VELİ BOZAR…

Yaşadığımız kente maalesef durum tam da bu…
*
Ana yol, ara sokak, bulvar, çevre yolu hiç fark etmez!
*
Yeni dökülmüş asfaltımız, yeni döşenmiş kaldırımımız var diye sevinmeyin.
*
Çünkü bu hizmetten haberdar olan diğer kurumlar jet hızıyla harekete geçecek.
*
Doğal gaz, internet, kanalizasyon, elektrik…
*
O asfalt, o kaldırım bozulacak, yerine ise ince kumlu tepeler bırakılacak!
*
Tepelerin etrafındaki molozlar da cabası.
*
Buna benzer örnekleri Hürriyet Akdeniz Okur Köşesi’nde defalarca gündeme taşıdık.
*
Ama maalesef kalıcı bir çözüme ulaşamadık.
*
Bana göre işin özü plansızlık, kurumlar arası iletişim eksikliği.
*
Bunun bedelini ödeyen ise maalesef vatandaş!
*
Kamu kaynaklarının heba olmasını saymadım bile!
*
Biz bu kafayla gidersek daha çok ‘Ali yazar Veli bozar’…

HAVADA TEDBİRE DEVAM 
Hafta sonu üyesi olduğum Türkiye Foto Muhabirleri Derneği’nin (TFMD) genel kuruluna katılmak için Ankara’ya gittim. Son alınan kademeli normalleşme kararlarına rağmen havalimanlarımızda alınan koronavirüs tedbirleri tam gaz devam ediyor. Bu çok sevindirici.
*
Sabahın erken saatleri olmasına rağmen Antalya Havalimanı’nda iğne atsan yere düşmeyecek gibiydi. Esenboğa Havalimanı’na inince her yeri derin bir sessizlik kapladı. Koronavirüs seyahatlerimizi kısıtlayınca Antalya’nın ne kadar yoğun bir kent olduğunu unutmuşuz sanırım.


YAĞMUR ALTINDA ATA’YA SELAM 
Bu arada yeniden TFMD Başkanı seçilen Rıza Özel’i bir kez daha tebrik ediyorum. Çok güzel bir genel kuruldu. Kavgadan, gürültüden uzak, birleştirici, mesleki sorunların konuşulduğu bir genel kurul oldu. Genel kurul sonrası Anıtkabir’e gidip Ata’nın huzuruna çıktık. Yağmurun bereketiyle hayli ıslandık. Ama değdi… Tüm TFMD yönetimine organizasyon için bir kez daha teşekkür ederim.


TRAFİK SORUNU BÜYÜYOR
Ankara’da 2 gün geçirince Antalya trafiğinin S.O.S. verdiğini net bir şekilde anladım. Son dönemde Antalya’daki trafik yükü inanılmaz boyutlara ulaştı. İnanın Ankara’da bile böyle bir trafik kaosu yoktu. Bir an önce bu işe el atılmalı. Aksi halde trafik sorununda İstanbul'u bile geride bırakacağız. 


ALİ AĞABEY GİDİNCE UNUTTUK 
Geçtiğimiz hafta yazarımız Vahide Yanık, Finike portakalını yazdı. Yeni yapılacak çevre yolu projesinin Finike portakalına yönelik muhtemel etkilerinden bahsetti. Bence bundan daha önemli bir şey var. Hem de muhtemel değil şu an yaşanan: Taş ve mermer ocaklarının etkileri!
*
Ocaklardan havaya uçuşan tozların nasıl Finike portakalı üzerine yapıştığını bizzat görmüştüm. Uzun vadede bu tozların üretime yönelik olası etkilerini rahmetli Ali Ulvi Büyüknohutçu uzun uzun anlatmıştı bana. Şimdi durum nedir bilmiyorum ama Ali ağabey gittikten sonra bu konu gündeme gelmez oldu. Yeniden bu konuya dikkat çekmekte fayda var diye düşünüyorum.