Paylaş
31 yaşında yeni bir lider seçtiler. Bu genç lideri Dış İşleri Bakanlığı yaptığı dönemden tanıyoruz aslında. Bu köşede bizim odağımız dijital ekonomi olduğuna göre, kısaca dijital ekonominin bu seçime nasıl yansıdığına bakalım.
Avusturya son beş yıldır artan işsizlik oranlarının önüne geçemiyor. Toplumdaki en büyük rahatsızlık bu. Dijital Ekonomi ve Toplum Endeksi’nin 2017 AB sıralamalarına baktığımızda, Avusturya’nın sıralamanın alt kısımlarında yer almamasına rağmen, dijital dönüşümde durağan bir konumda olduğunu görüyoruz.
Dijital ekonomiye toplumunu hazırlayamayan eski liderler, daha yüksek ivmeli dönüşüm sözü veren genç bir hareket ile yer değiştirmişe benziyor Viyana’da.
**
Dijital dönüşüm önünde duran her şeyi ezip geçiyor. Sadece Avusturya hükümeti değil, Fortune 500 listesindeki şirketler de dayanamıyor bu fırtınaya.
2000 yılında Fortune 500 listesinde olan şirketlerin yüzde 52’si bugün ya iflas etti ya da satın alındı.
Elli yıl önce Fortune 500 listesindeki bir şirketin ömrü 75 yıldı. Bugün bir şirket bu listede ancak 15 yıl dayanabiliyor.
Dijital ekonomide ürün konseptinin tanımı dramatik olarak değişiyor. Ürünler servis sağlayan platformlara dönüşüyor.
Nesnelerin İnterneti gibi dijital teknolojiler her ürünü “akıllı ürün” haline dönüştürerek, servis sağlamanın yolunu açıyor. İşte buna “servitizasyon” deniyor. Dijital ekonominin en kritik kelimesi.
SERVİTİZASYONA ÖRNEK
Rolls-Royce dünyanın en büyük havayolu şirketleri için jet motorları üretiyor. Son derece yenilikçi bir şirket.
Dijital dönüşümden önce uyguladıkları iş modeli geleneksel bir modeldi. Yani sofistike jet motorlarını yapıyorlar ve müşterilerine satıyorlar veya uzun dönemli kiralıyorlardı. Ve Rolls-Royce jet motorlarının satışından sonraki bakım servislerinden ana kazancını sağlıyordu.
Ancak burada bağımsız şirketler jet motorlarının bakım işine girmeye başlayınca, Rolls-Royce var olan dijital teknolojilerinde yardımıyla iş yapış şeklini dramatik bir şekilde değiştirme yoluna gitti.
Jet motorlarını satmak yerine, jet motorlarının sağladığı servisi satmaya başladı. Rolls-Royce bugün jet motorunu müşteriye sağladıktan sonra (motoru satmıyor veya kiralamıyor) jet motorunun müşteri tarafından kullanıldığı her saat başına fatura kesiyor. Jet motorunun çalışması için gerekli tüm diğer servisler de bu saatlik faturaya dahil oluyor. Bu şekilde Rolls- Royce jet motorlarını yakından takip ederek, müşterinin bu ürünlerden en yüksek verimi almasını da sağlıyor.
VERİ KAYNAKLI İŞ MODELLERİ
Bilgi ve İletişim teknolojileri devriminin “Altın Çağı “, verinin gerektiği şekilde kullanılmasıyla mümkün olacak. Zira veri kaynaklı iş modelleri ihtiyacımız olan servisleri, ihtiyacımız kadar almamıza imkân veriyor.
Seri üretim devrinden kalan “herkesin her üründen bir tane sahip olma” gerekliliği ortadan kalkıyor. Bunun yerine daha uzun ömürlü ürünler üretilmeye başlanacak.
Evinizdeki klimayı düşünün, şu anda hala seri üretim yapan markalar size 3-5 sene çalıştıktan sonra eskiyecek klimayı satıyor. Biliyorlar ki bu süre sonunda yeni bir klimaya ihtiyacınız olacak. Rolls-Royce örneğinde olduğu gibi klimayı satın almanıza gerek kalmadan, kullandığınız servis karşılığı ödeme yapmanızı sağlayacak iş modellerinin ortaya konması, şu anda seri üretime yapılan yatırımlar sebebiyle zaman alabilir. Ancak teknoloji burada. Zaman içinde veri kaynaklı iş modelleri tüketicinin de hayatına girecek. Bu uzun ömürlü ürünlerin bakımı için çok sayıda bakım onarım teknik elemanına ihtiyaç duyulacak.
Robotlar ancak kalifiye olmayan işleri insanların elinden alacak. Yeni meslek grupları ile daha kalifiye, yaratıcı işler, hala insanlara ihtiyaç duyacak.
İşte bu yüzden toplumun ve insan gücümüzün dijital ekonomiye hazırlanması ülkemizin geleceği açısından kritik ve milli bir konudur.
Yeni ekonomide ürün konseptine bakış temelden değişiyor. Dijital teknolojilerle zenginleştirilmiş ürünler, birer platform olarak karşımıza çıkıyor.
Yeni ekonominin en kritik yeni kelimesi servitizasyon.
Bizim ekonomimiz hazır mı?
KOBİlerimiz hazır mı?
https://twitter.com/sbinici_
Paylaş