Bu, bizler mahalle hayatını terk edip sitelere bu kadar yaygınlaşmadan önce her mahallede bulunan mahalle bekçilerinin bayram harçlığı istemek için söylediği manilerden biriydi. Ev ahali sabah erkenden kalkar, bayram için zaten hazır olan kıyafetlerinin giyer, namaza gitmiş olanları beklerlerdi. Sonra evin içinde bir el öpme ve bayram harçlığı alma telaşı başlardı ki, bu çocukların iple çektikleri bir zamandı. İpek mendillerin ucuna düğümlenmiş bayram harçlıklarını alan çocuklar aynı zamanda bayram için kurulmuş salıncaklara, atlıkarıncalara bilet de almış olurlardı.
Bekçiye, davulcuya, evde çalışanlara, evin çouklarına, anne babalarının elini öpmekten gelen komşu çocuklarına... Herkese harçlık verilir, gönüller hoş tutulmaya çalışılırdı bayramlarda. Sokaklar kimi zaman başka semtlerde yaşan aile büyüklerini ziyarete giden insanlarla, kimi zaman da ellerinde harçlıkları ile kendileri için hazırlanmış bayram eğlencesine katılan çocuklarla dolar, cıvıl cıvıl olurdu.
Bayram demek, küslüklerin, dargınlıkların sona ermesi, sevme ve sevindirme demekti. Ya da unutlmuş, bütün bir sene ihmal edilmiş uzak akrabayı ziyaret edip yalnız olmadığını hatırlatmak, gönlünü almak demekti.
Neredesiniz, siz de bayramı tatil yapmak için fırsat bilenlerden misiniz bilmiyorum ama uzak olmak demek hatırlamamak demek değil. Yani birilerinin gönlünü almak ya da anlamsız bir nedenden dolayı uzun zamandır konuşmadığınız birileriyle aranızı düzeltmek için illa onunla aynı şehirde olmanız gerekmiyor. Madem, zaman bazı şeyleri değiştiriyor ve örneğin bayramlar eskisi gibi algılanmıyor; o zaman zamanın götürdüklerine değil getirdiklerine bakın ve telefonun tuşlarına basıp bir ses verin uzaktakilere. "Çoktandır görüşemiyoruz, iyi bayramlar" deyin onlara ki yalnız olmadıklarını hissetsinler.
Evet o kadar da uzak değiliz birbirimizden ve istediğimizde yazıyla bile kutlayabiliyoruz birbirimizin bayramını.
İyi bayramlar!
Kıymalı sodalı yufka böreği
10 kişilik
Hazırlama süresi 20 dakika
Pişirme süresi
45 dakika
Malzeme listesi
6 adet hazır yufka
2 yemek kaşığı sıvıyağ
İç harcı için;
300-350 gr orta yağlı kıyma
2 yemek kaşığı sıvıyağ
1 adet orta boy kuru soğan
1 demet maydanoz
1 çay kaşığı tuz, karabiber
Sosu için;
6 adet yumurta
3 şişe soda (maden suyu)
100-150 gr bitkisel margarin
1 yemek kaşığı susam
1 yemek kaşığı çörekotu
İç harcını hazırlamak için; kıyma ve sıvıyağı orta boy bir tavaya aktarıp orta ısılı ateşte, tahta bir kaşıkla sürekli karıştırarak 4-5 dakika kavurun. Üzerine incecik doğradığınız soğanları ekleyip 4-5 dakika daha kavurduktan sonra ocaktan alın.
Tuz ve karabiberi serpip ince kıyılmış maydanozu kattıktan sonra bir kenarda bekletin. Yaklaşık 40-50 santim uzunluğundaki fırın tepsisini sıvıyağla iyice yağlayın. Hazır yufkaların üçünü aralarına hiçbir şey sürmeden ve biraz buruşturarak üst üste yayın. Kenarda bekleyen ve soğumuş olan kıymalı harcı yufkaların üzerine serpiştirin.
Kalan üç yufkayı da kıymalı harcın üzerine üst üste yerleştirin. Böreği 8-10 santimetrekarelik kareler halinde dilimleyin. Diğer taraftan, yumurtaları çukur bir kaba kırıp çatalla birkaç dakika çırpın. Üzerine sodaları aktarıp tekrar çırpın. Bu sosu böreğin üzerine aktardıktan sonra böreği yaklaşık 3-4 saat ya da bir gece, sosu çekmesi için buzdolabında bekletin. Böreği fırına vermeden önce ocakta eritip ılıttığınız margarini üzerine gezdirin. Üzerine susam ve çörekotu karışımını serpiştirin. 5 dakika önceden 175 dereceye ayarladığınız fırında yaklaşık 45 dakika, üzeri altın sarısı oluncaya kadar kızartıp çıkarın. Sıcak sıcak servise sunun.
Portakallı kayısılı fındık keki
8 kişilik
Hazırlama süresi 15 dakika
Pişirme süresi
30 dakika
Malzeme listesi
2 su bardağı un
1 çay bardağı çekilmiş fındık içi
100 gr yumuşamış margarin
4-5 yemek kaşığı süt
İç harcı için;
2 su bardağı kuru kayısı
1 adet portakal kabuğunun rendesi
1 çay kaşığı tarçın
2 yemek kaşığı kuru üzüm
2 yemek kaşığı süt
Un, çekilmiş fındık içi, yumuşamış margarin ve sütü yoğurma kabına aktarıp yoğurmaya başlayın. Hamur toparlanmıyorsa süt eklemeye devam ederek kulak memesi yumuşaklığında pürüzsüz bir hamur elde edinceye kadar yoğurun.
Hazırladığınız hamuru oda sıcaklığında 30 dakika kadar dinlendirin. Diğer taraftan, ince ince doğradığınız kayısıları bir tencereye aktarıp rendelenmiş portakal kabuğunu ekleyerek karıştırın. Üzerine 2 su bardağı su ilave edip kısık ateşte sürekli karıştırarak kaynayıncaya kadar pişirin. Ocaktan alıp soğumaya bırakın ve soğuduktan sonra üzerine tarçın ve üzümü serpiştirerek bir kenarda bekletin.
Dinlenen hamuru iki eşit parçaya bölüp bir parçasını orta boy yuvarlak kelepçeli kalıba yaydıktan sonra üzerine kayısılı harcı aktarın. Hamurun ikinci parçasını da harcın üzerine bastırarak yayın. Son olarak, üzerine fırça yardımıyla 2 yemek kaşığı süt sürüp 5 dakika önceden 175 dereceye ayarladığınız fırında, üzeri sarı-kahverengi oluncaya kadar 25-30 dakika pişirin. Fırından çıkardığınız kekin soğumasını bekleyip dilimleyerek servise sunun.