ÖNÜMDEKİ İtalyan gazetesi Shevchenko üçüncü golünü atınca ayağa kalkarak ‘İşte şampiyon, işte şampiyon’ diye hararetle bağırdı.
Dün geceki maçın özeti buydu. Milan’ın şampiyonları vardı. Fenerbahçe’nin de yabancıları vardı. İki takım arasındaki fark da buydu. Ardından Shevchenko dördüncü golünü de attı. Ve Fenerbahçe seyircisi alkışladı.
Daum, Anelka’yı deneyimli Milan savunmasının içine tek başına gömerken, maçı zaten başlamadan kaybetmişti. Anelka, dün hiçbir şey yapamadı. Pas almadı, verdiği tek pas da kalemize gol olarak sonuçlandı. Fenerbahçe Alex’i çok aradı, ama Alex de olsaydı sonuç değişmezdi. Milan çok iyi top çeviriyor. Fenerbahçe ise orta sahada biraz Tuncay’ın gayretiyle, biraz da Appiah’ın top kovalamasıyla bir şeyler yapmaya çalıştı. Sadece çalıştı... Volkan iki defa mucize olarak Shevchenko’nun ayağından topları almasaydı, Milan tarihi farka giderdi.
İyi niyet mesajı
F.Bahçe’den bu kadar. Sanıyorum Alex dışında, Luciano ve Marco Aurelio da olsa sonuç değişmezdi. Milan çok mu iyi oynadı? Yoo, sadece topları çok iyi kullandı. Rakibine iyi bastırdı, orta sahada topu iyi döndürdü. Ve alkışlanarak Şükrü Saracoğlu Stadı’nı terketti. Terkederken 3 altın puanı buldu.
Daha bir hafta önce aynı statta oynanan Türkiye-İsviçre maçından sonra bu maçtaki atmosfer, yenilgiye rağmen harikaydı. Fenerbahçe seyircisi olgunluğunu gösterdi. UEFA ve FIFA’ya olgunluk ve iyi niyet mesajını verdi. Bu galibiyete en çok sevinen Angelotti oldu. Uğursuz olarak görülen İstanbul kabusu Milan için sona erdi.