Paylaş
Elimizin altında 3 milyona yakın mülteci var. Küçümsenmeyecek bir insan gücü bu.
Hepsi de canımız ciğerimiz. Ekmeğimizi seve seve paylaştığımız Tanrı Misafirlerimiz.
* * *
Ama bir dakika.
Batı ülkeleri, bu kadar pişkin davranmaya devam edip sabrımızı taşırırsa, Avrupa’ya bakan kapıları açarız, hepsini salarız.
Çekirge Ordusu gibi yayılıverirler dünyaya.
Hem karadan hem denizden.
* * *
Yapar mıyız?
Hayır, yapmayız.
Misafirlerimizi asla bir maceraya yollamayız.
Ama yapacakmışız gibi bunu daima bir tehdit unsuru olarak, Avrupa’ya karşı kullanabiliriz.
Görmüyor musunuz?
Ödleri kopuyor.
* * *
Hayır.
Onu da yapamayız.
Bize sığınanları, bir silah gibi kullanmak, Türk’e yakışmaz.
Avrupalı buna müstehak olsa bile Türk’e yakışmaz.
Türk olmanın zorluğu budur işte.
Avrupalı bunu da anlamaz.
Not:
Ruslara yeni yeni ısınmaya başlamıştık.
Son 25 yılda kurduğumuz gönül köprüsü, 25 saniyede yıkıldı gitti.
Putin’den kulağımızda kalan son cümle şudur:
- Türkiye’yi pişman edeceğiz.
Yine de olup bitenleri belki unutabiliriz ama bu cümleyi unutmamız çok zor.
Paylaş