Paylaş
Yine de iyi bir yaz dilerim.
Yazarlar çizerler yavaş yavaş tatile çıkıyor, futbol mevsimi çoktan kapandı, televizyon dizileri ise teker teker rafa kalkıyor.
Yeni Hürrem’i beğenmemişler, gazeteler sözbirliği etmiş gibi olmadı diyorlar. Nesi olmadı? Bir sanatçı böyle mi karşılanır? Öbür kız bırakıp gitmiş, ona iki laf etmiyorlar da, zor bir pozisyonda zor bir görevi üstlenen san’atçıyı eleştiriyorlar. Ayıp.
***
Bir itiraz hastalığına tutulduk.
Her şeye itiraz.
Bir de hiçbir şeyi beğenmemek.
Tabii demokrasi ve özgürlük namına. Ama görmemişin oğlu misali komik olmaktayız. Belediye Başkanı çıkıyor. Gezi Parkı’ndan ders aldığını ispatlamak için otobüs duraklarını bile halk’a soracağız buyuruyor. Bu ne abartı böyle? Bu ne özenti?
Sokak isimlerine de mahalle halkı karar versin bari...
Demokrasinin çıtkırıldım hali budur işte.
***
Ortasını bulamıyoruz.
Ya hep, ya hiç.
Şimdi de tevazu kralı Duran Adam geldi.
Ne şanslı adam yahu.
O meydanda flörtünü boşuna bekleyen, adeta ağaç gibi dakikalarca dikilen ne gençler geldi geçti ama kimse merak edip onlara burada ne duruyorsunuz diye sormadı... Demek ki durmasını da bilmek lâzım.
Lâzım ki seni fark etsinler.
***
Her neyse.
Burç dönüyor.
En uzun gündeyiz.
Hayırlı yazlar olsun.
Bakın ne büyük nimet bizimkisi:
Laik/ Demokratik/ Hukuk Devleti/ Hem de sosyal.
Hangisini feda edebilirsiniz?
İyi ki size sormuyorlar.
Allah kimseyi böyle bir tercih yapmak zorunda bırakmasın
Paylaş