Bedel

Bu bir rekor.

Zira biz, İstiklal Marşı’nı, 100 yıldır hâlâ öğrenemedik.

***

Meselenin bedel kısmına gelince...

Ödeyeceksin arkadaş.

Kaç liraysa... ister peşin, ister taksitle... Ödeyeceksin.

Bizim köyde buna ne derler, bilir misin:

- Vatan borcu.

Hadi bakalım.

“İbibikler öter ötmez ordayım.”

***

Gazeteciler bedelli var mı diye her gün sormaktan kurtuldu, zaten Bakanlar da gündemimizde yok demekten yoruldu.

Şimdi plağı değiştiriyoruz:

- Af var mı, af?

Merak Akşener

İkna edilir mi?

Geri döner mi dönmez mi bilemem ama yola çıktığı arkadaşlarının ona gösterdiği vefa, güven ve sadakat, şimdiye kadar hiç rastlamadığımız bir siyaset terbiyesiyle tanıştırdı bizi...

Darısı Kılıçdaroğlu’nun başına.

Ve imzalar

Sahi, imzalar ne oldu?

Kurultay var mı, yok mu?

Bu iş, imzayla da bitmiyor. Malum, karakolda doğru söyler mahkemede şaşar misali, kurultay salonundaki hava bambaşkadır.

Muharrem İnce, geride durmakla akıllılık ediyor. Görünürde hiçbir angajmanı yok.

Genel Merkez, karşı atağa geçmekle daha da akıllılık etmiş bulunuyor. Görünürde hiçbir endişesi yok.

Velhasıl, fair-play’e uygun bir taktik savaşı izliyoruz.