Adını koyalım

Baraj yüzde 7’ye düşse, kimin işine yarar? Bir düşünün.

Yüzde 5’e düşse, yüzde 3’e düşse, kimin işine yarar?

Hele sıfırlansa kimin işine yarar?

Bir de tersten sorayım:

-En çok kime zarar?

***

Herkes parmak hesabı yapıyor. “Bu olursa şu olur,

şu olursa bu olur.” Harika.

Ama her hesap farklı sonuç getiriyor. Biri diğerini tutmuyor.

Yine de barajı düşürelim.

Düşürmek kolay.

Kolay da erken seçimde hemen uygulanması için, anayasaya da

dokunmak gerekiyor.

Mümkün mü?

Kim kimi kandırıyor?

***

Erken seçim deyince akla hemen koalisyon çalışmaları gelmektedir.

Ne oldu?

Davutoğlu’yla Kılıçdaroğlu taa pazartesiye görüşecek. Kaç gün daha kaybedildiğinin farkında mısınız?

Üstelik bu görüşme, eğer olumlu geçerse, haydii, bu defa da koalisyonun çatısını kurmak için yeni müzakereler başlayacak.

Yok olumsuz geçerse zaten paydos... Herkes kendi evine dönecek.

Ondan sonra da karşılıklı suçlamalara geçilecek.

***

Eğer sahiden seçime gidiyorsak, bu defa sandıkta oylanacak olan yegâne şey şudur:

-AK Parti’nin tek başına iktidarına evet mi hayır mı?

Sadece bu.

Zira diğer 3 parti, bir mucize beklemiyor, konumları değişmeyecek. Sandık, sırf AK Parti’yi ilgilendirecek.

Öyleyse?

Adını koyalım.

Seçim değil.

Bu bir referandum.

Not:

Digitürk’e veda.

Fena müşteri sayılmazdım, yani enayilerden biriydim. Güzel günlerimiz de oldu.

Ama işte buraya kadar.

Fenerbahçe - Shakhtar maçındaki 30 lira, bardağı taşıran son damladır. Üstelik

maçı da seyredemedim.