Prof.Dr. Mikdat Kadıoğlu
Prof.Dr. Mikdat Kadıoğlu
Prof.Dr. Mikdat KadıoğluYazarın Tüm Yazıları

Beslenmenizi değiştirin nehirler kurumasın

Sanal sudan haberiniz yoksa bu konuda en az 15 yıl geri kalmışınız demektir. Çünkü Profesör John Anthony Allan, 1993’te "Sanal Su"yu dünyaya tanıtmıştı.

Artık birçok ülke sanal su ile suyun, gıda ve diğer ürünlerin üretiminde oynadığı rolü tespit ediyor. Su yönetimi, tarım, ithalat, ihracat ve hatta dış politikasını belirliyor.

ABD’nin Florida Eyaleti’ndeki bir ev yılda 155 milyon litre su kullanmış. Bu zatı muhteremlerin günde 40 bin litre suyu nasıl kullandığı bilinmiyor ama hepsini içmedikleri kesin. Diğer bir deyişle, nehirleri kurutacak şekilde kullanılan suyun büyük kısmı bizim farkında olmadığımız "sanal su"dur.

Sanal su, "internet suyu" filan değil; gıda veya diğer ürünlerin üretimi esnasında kullanılan suyun miktarıdır. Örneğin, bir kilogram buğdayın yetiştirilmesi için yaklaşık 1000 litre suya ihtiyaç var. Yani, bir kilogram buğdayda 1000 litre sanal su bulunmakta. Ette beş ila 10 kat daha fazla sanal su bulunuyor. Kişi başına düşen sanal su yeme-içme alışkanlıklarına göre değişmekte. Örneğin açlık sınırında yiyip içen kişi günde 1 metreküp, vejeteryan 2.6 metreküp sanal su kullanırken ABD’deki gibi ete dayalı beslenen kişinin sanal su kullanımı 5 metreküp’ün üzerindedir. Bu nedenle, yeme-içme alışkanlıklarımızı değiştirerek de suyun başka amaçlar için kullanılabilmesine yardımcı olabiliriz.

BİR HAMBURGERİN ETİ İÇİN 11 BİN LİTRE SU GEREKİR

Fred Pearce, 2006’da Beacon’dan yayımlanan "Nehirler Kuruyunca" adlı kitabına sanal suyla başlıyor. Yazdıklarından etkilenmemek mümkün değil. Pearce’ye göre çok azımız gün boyunca ne kadar su kullandığının farkında. Günde ortalama 4-6 litreden fazla su içmeyiz. Duşun herbiri, tuvalette çekilen sifonların günlük toplamı 150 litre su demek. Bazı ülkelerde yüzme havuzları, çim sulama sistemleri ve çeşitli açık hava etkinliklerinde ise iki kat fazla su kullanılıyor. Örneğin, Avustralya banliyölerinde tipik olarak kişi başına su kullanımı yaklaşık 350, ABD’de ise 380 litre.

Küveti doldurarak banyo yapmak yerine duş almak, dişimizi fırçalarken musluğu kapatmak gibi önlemlerle evde önemli miktarda su tasarruf edebiliriz. Bir de evimize doldurduğumuz fabrikasyon ürünler ve eşyalardan da tasarruf ederek su israfını azaltabiliriz. Fakat bütün bunlar nehirlerin kurumasını engellemeye yetmez. Esas problem içtiklerimiz, yediklerimiz için harcanan su.

Bunu anlamak için gerçek sayılara tekrar bakalım. Örneğin, 1 kilogram pirinç yetiştirmek için 2000 ila 5000 litre su gerekir. Bu, hane halkının bir haftalık su ihtiyacından fazladır. 1 kilogram patates için 500 litre su gerekirken, yaklaşık 100 gramlık hamburgerde kullanılan et için sığır 11 bin litre, 1 litre süt için inek 2000 - 4000 litre su tüketiyor. Bu durumda et yiyen ve süt tüketen tipik bir Batılı tüketici, her gün yediği ve içtiği besinlerin ağırlığının yüzlerce katı kadar daha fazla (adı sanal da olsa!) su tüketiyor.

SANAL SU İHRACATÇILARI

Bu günden sonra eğer alışveriş sepetinizin gereksiz şeylerle dolu olup olmadığına bakarsanız, belki 3000 litre su kullanılarak elde edilmiş şeker paketini rafa geri koyarsınız. 1 kilogramlık kahve kavanozunun da 20 bin litre suyu yuttuğu söylenebilir. Ayrıca, kahvenize koyacağınız her kaşık şekerin yetişmesi için 50 fincan su harcanıyor. Böylece, içilen bir kahvenin ardında kahve tanelerinin yetiştirilmesi, paketlenmesi ve taşınması için harcanan su 140 litre ya da 1120 fincan su gerekiyor. Bu da sadece kahve içerken su tüketmediğimizi ortaya koyuyor. Bir fincan kahve, yani 140 litre su, normal insanın bir günde içme ve ev ihtiyaçları için kullandığı suya karşılık geliyor! Yalnızca beslenme değil, giyim tercihi de su tüketimi nedeni. Bir tişört üretmek için gereken 250 gram pamuğu yetiştirirken kullanılan suyla 25 küvet doldurulabilir.

Ortadoğu’daki su kıtlığını da inceleyen Profesör Allan, yerel su azlığı üzerindeki baskıyı azaltmak amacıyla gıda yoluyla alternatif su "kaynağı" olacak Sanal Su İthalatı teorisini geliştirdi. Böylece ABD, Arjantin ve Brezilya gibi ülkelerin nasıl ve neden her yıl milyarlarca litre su "ihraç" ettiğini; Japonya, Mısır ve İtalya gibi ülkelerin ise yine her yıl milyarlarca litre suyu "ithal" ettiğini izah etti. Suyun daha iktisatlı kullanmanın gerekliliği ortaya çıktı. Özetle sanal su, özellikle su sıkıntısının bulunduğu bölgelerdeki tarım ve su politikalarının belirlenmesi ile birlikte su tasarrufuna yönelik bilinçlendirme kampanyalarında da yeni bir devir açtı... Haberiniz olsun!
Yazarın Tüm Yazıları