Hava kirliliği ve sigara ile astım arasında kuvvetli bir ilişki var. Fakat bu hastalık kontrole alınınca, normal yaşama ve spor yapmaya, hatta maraton koşmaya bile engel değil. 5 Mayıs Dünya Astım Günü nedeniyle hatırlatayım dedim...
Türkiye Solunum Araştırmaları Derneği (TÜSAD) Başkanı Prof. Dr. Can Öztürk ve TÜSAD Astım Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Bülent Tutluoğlu’na göre, akciğer hava yolları hastalığı astım, insanın yaşam kalitesini bozarak, iş gücü kaybına, uyku sorununa, sürekli nefes darlığına yol açabiliyor. Dört milyonu Türkiye’de olmak üzere dünyada toplam 300 milyon astım hastası var. Bunlardan sadece yüzde 5’i düzenli tedavi altında. Astım hastaları, doktora gitmemesi, yanlış teşhis konulması ya da yanlış tedavi sonucu acil servislik oluyor. Hâlbuki uzman hekim kontrolünde düzenli tedavi ile astım hastaları “astımlı gibi hissetmeyecekleri” normal bir hayat sürdürebiliyor.
MERDİVEN ÇIKAMAZDI ŞİMDİ MARATONCU OLDU
Bu hastalığın tedaviyle yenilip, sporla kaliteli yaşama kavuşulacağını göstermek için birçok etkinlik yapılıyor. Astımlı maratoncu İbrahim Şahin 22 gün önce Antalya’dan başlayan “Astım Engel Değil” koşusunu yarın İstanbul’da tamamlayacak. 45 yaşındaki Şahin, her gün 40 kilometre koşuyor. Dört çocuk babası. Son 17 yıldır sürekli içtiği sigarayı bırakmak yeterli gelmeyince spora başlamış. Beş yıl önce merdiven çıkamaz, uyuyamazken koşuya başlayıp hayatını kurtarmış. Herkesi spor yapmaya çağırıyor. Marmara Tıp Fakültesi Çocuk Göğüs Hastalıkları Bilim Dalı’ndan Prof. Dr. Elif Dağlı’ya göre, birçok astımlı hastanın birden fazla risk faktörü var. Bunlarla temasın önlenmesi her zaman kolay değil. Hastaların astım kontrolü iyi sağlandığı zaman tetikleyici uyaranlara daha az hassas oldukları izlenmiş. Bu nedenle risk faktörlerini belirlemek ve teması azaltmak için önce onları tanımak lazım. Prof. Dağlı, risk faktörleri listesinin en başına tütün ürünlerini, yani sigarayı koyuyor. Çünkü aktif sigara içmenin tedaviyi etkisiz kıldığı, pasif dumana maruz kalmanın da atakların şiddetini, sıklığını ve hastane yatışlarını artırdığı gösterilmiş. Bu nedenle de Türkiye dâhil olmak üzere birçok ülke kanunlarla kapalı mekanlarda sigarayı yasakladı.
ÖNLEMLERİ İHMAL ETMEYİN
Ayrıca hastalık belirtisini artıran yiyecekler ve katkı maddelerinden kaçınmak gerekiyor. Ev tozundan kurtulmak için yatak takımları ve battaniyelerin haftada bir sıcak suda yıkanmalı, güneşte veya kurutucuda yüksek ısıda kurutulmalı. Yastık ve şilte hava geçirmeyen kılıflarla kaplanabilir. Özellikle yatak odalarında halılar kaldırılmalı sert zemin döşemeleri kullanılmalı. Akar öldürücü ilaçlar kullanılacaksa hastanın o sırada evde olmamasına özen gösterilmeli. Hayvan tüylerinin uzaklaştırılması için hava filtreleri kullanılabilir. Hayvanların evden uzaklaştırılması hiç olmazsa yatak odasına alınmaması öneriliyor. Hamamböceklerinin barınmasını engellemek için sık ve derin temizlik, hasta evde yokken ilaçlama öneriliyor. Havadaki polen ve küf mantarı sayımlarının yüksek olduğu günlerde kapı ve pencereleri kapatmak, sokağa çıkmamak bir başka önemli önlem. Evdeki nemi azaltmak için rutubetli alanların sık temizlenmesi öneriliyor. Prof. Dağlı’ya göre fiziksel aktivite astım belirtilerinin en belirgin uyarıcısı olmasına rağmen egzersiz yapmaktan asla kaçınılmamalı. Bu yüzden Prof.Dr. Öztürk olimpiyatlara katılan her altı sporcudan birinin astımlı olduğuna dikkat çekiyor. Örneğin, 1984 Olimpiyatları’nda maraton koşan 467 astımlı sporcudan 41’i madalya kazanmış! Tümüyle yok etmek mümkün değil, fakat astımınızı kontrol altına alabilir, normal bir yaşam sürdürebilir, spor yapabilir, hatta maraton bile koşabilirsiniz! Ayrıntılı bilgi için www.astimengeldegil.com’u ziyaret etmelisiniz.