×
Trifokal lensler geliştirilmeden önce; katarakt ameliyatında 'monofokal (tek odaklı)' lensler kullanılmakta ve ameliyat sonrası yakın gözlüğü ihtiyacı devam etmekteydi.
Yeni AddOn lens teknolojisi, gözünde eskiden takılmış tek odaklı lens bulunanlara da yakın gözlüğünden kurtulma şansı veriyor. Artık göz içindeki eski tek odaklı lensi çıkarmadan üstüne AddOn trifokal lens koyabiliyor ve gözlüksüz yakın görüş sağlayabiliyoruz.
Herkes AddOn trifokal lens ameliyatı olabilir mi?
Bu uygulama kişiye uygunluğu, detaylı bir göz muayenesi ve tetkiklerle saptanıyor. AddOn trifokal lens konabilmesi için gözün kontrast duyarlılığının yeterli seviyede olması, 'Alfa' ve 'Kappa' denen açılarının uygun sınırlarda olması gerekiyor. Ayrıca görme merkezinin (sarı nokta) ve gözün ağ tabakasının (retina) sağlıklı olması ve göz tansiyonunun normal olması şart. Gözün ön kamarasının yeterli derinlikte olması ve “açı” bölgesinin yeterli genişlikte olması da aranan diğer kriterler…
Bu lenslerin hem göze takılması, hem de gözden çıkarılması kolay
Daha önce katarakt ameliyatı olmuş ve gözünde derece kalmış ya da yakın gözlüğü ihtiyacı devam eden kişilerin gözüne bu lensi koyuyor ve hem kalan dereceyi düzeltebiliyor, hem de yakın gözlüğü ihtiyacını ortadan kaldırabiliyoruz. AddOn lens; eski lens gözden çıkarılmadan, onun ön kısmına yerleştiriliyor. O nedenle uygulanması teknik olarak gayet kolay.
Bu lenslerin bir diğer avantajı da geri dönüşlü olması… Yani ilerde göz derecelerinde değişim beklediğimiz örneğin çocuk hastalarda da bu lensleri takabiliyor ve ilerde yeni göz derecesine göre lensi değiştirebiliyoruz.
İşlem nasıl yapılıyor?
Anterior blefarit; Stafilokok ve Demodex gibi mikroplara bağlı olarak ya da cilt tipine bağlı olarak gelişiyor. Posterior blefaritte ise, meibomian (yağ) bezlerinin işlev bozukluğu söz konusu... Anterior blefarit; Stafilokok ve Demodex gibi mikroplara bağlı olarak ya da cilt tipine bağlı olarak gelişiyor. Posterior blefaritte ise, meibomian (yağ) bezlerinin işlev bozukluğu söz konusu...
Blefarit belirtileri ve bulguları neler?
• Gözlerde yanma-batma
• Kirpik diplerinde birikinti ve kepeklenme
• İrite, yaşaran gözler
• Kirpik diplerinde kaşıntı
Göz lazer tedavisi çok başarılı ve güvenli bir işlem olsa da göze yapılacak bir müdahale pek çok kişiyi korkutabiliyor. O nedenle göz lazer tedavisi (iLASIK) için başvuran hastalarımın bana en sık sordukları soruları cevaplayarak sizin de aklınıza takılabilecek konuları aydınlatmak istedim…
Niçin göz doktorları gözlük takıyor?
Kendisi veya ailesi-yakınları LASIK geçirmiş pek çok göz hekimi vardır. Göz lazer tedavileri, biz göz hekimlerinin etkinliği ve güvenliğine tam olarak inandığı bir yöntemdir.
Lazer sonrası kör olur muyum?
Tüm dünyada lazer sonrası 1 tane bile körlük vakası bildirilmemiştir. Görmeyi tehdit eden çok nadir komplikasyonların varlığında bile ek tedavilerle görme korunmuştur.
Mavi ışık biyolojik saatimizi bozuyor
Vücudumuzun 24 saati kapsayan iç ritmine “sirkadiyen ritim” diyoruz. Sirkadiyen ritme etki eden temel çevresel faktör ise ışık…
Gece uyumamızı, beynimizden salınan melatonin salgısı sağlıyor. Beynimize melatonin salıp salmamayı söyleyen sinyal ise, gözümüzdeki ışığa duyarlı hücrelerin saldığı melanopsin... Diğer bir deyişle ışık azalınca, gözümüz beynimize uyuması için sinyal gönderiyor. Mavi ışık, melatonin salgısını en fazla baskılayan ışık rengi.
Mavi ışık gündüz saatlerinde dikkatimizi, tepki hızımızı ve ruh halimizi olumlu etkilemekle birlikte; gece maruz kalındığında biyolojik saatimizi ve uyku düzenimizi bozuyor.
Deneysel çalışmalar, mavi ışığın retinada (gözün ağ tabakası) hasar yarattığını gösteriyor
Ömrümüz boyunca maruz kaldığımız mavi ışığın, görme kaybına yol açan yaşa bağlı sarı nokta hastalığında rolü olabileceği yönünde çalışmalar mevcut. Ancak yaşa bağlı sarı nokta hastalığının oluşumunda pek çok faktör söz konusu ve tek başına mavi ışığın etkisi henüz kesin ispatlanmış değil…
Antidepresanlar göz kuruluğuna yol açıyor
“Depresyon” veya depresyonun daha hafif formu olan “distimi”, stresli hayatımızın yaygın sorunlarından biri. Distimiyi, sürekli bir mutsuzluk veya memnuniyetsizlik hali olarak tanımlamak da mümkün.
Yaygın kullanıldıkları için, antidepresanların göz sağlığı üzerindeki kimi olumsuz etkilerine de sıklıkla rastlanabiliyor. Bu yan etkiler özellikle trisiklik antidepresan denen ilaç grubuyla izleniyor. Bu ilaçlar göz içindeki lensin kasılma fonksiyonunu bozarak, bulanık görmeye yol açabiliyorlar. Böyle bir yan etki ortaya çıktığında, bu ilacı başka bir gruptan antidepresanla değiştirmek gerekebiliyor.
Ayrıca antidepresanlar, göz kuruluğuna yol açıyor. Göz kuruluğu kendisini gözlerde yanma, batma, kızarma, refleks yaşarma ve bulanık görme ile belli ediyor.
Ağrı kesiciler ışık hassasiyeti yaratıyor
Ağrı kesiciler (analjezikler) gündelik hayatta en sık ve genellikle reçetesiz kullanılan ilaç grubu. Ağrı kesicilerin 3 temel tipi var:
NSAID grubu ağrı kesiciler gözlerde ışık hassasiyeti yaratıyor. Güneş ışığı ile karşılaştıklarında bu gruptan ilaçlar gözde reaksiyon oluşturuyor. Bu gruptan özelikle 2-arypropionik asit, ışık hasasiyeti ile ilişkili ama diğer ilaçlar da (piroxicam, diclofenac ve benzydamine) ışık hassasiyeti görülüyor.
Neyse ki bu can sıkıcı durumun tedavisi için pek çok seçeneğimiz mevcut...
Yakın gözlüğü
Yakın gözlüğü presbiyopinin en basit ve ulaşılabilir çözümü... Ancak pek çok kişi, yakın gözlüklerini sık sık kaybetmekten ya da yakın gözlüğünün “yaşlı” algısı yaratmasından şikayetçi... Yakın gözlüğünü burun ucunda değil de, burun köküne oturan bir çerçevede de kullanabilirsiniz ancak bu takdirde her uzağa bakmada gözlüğü çıkarmanız gerekir.
Progresif gözlük
Eğer uzak görüşünüz de bozuksa, hem uzak-hem yakın görüş problemini düzelten progresif gözlükler sizin için iyi bir seçenek olacaktır. Progresif gözlüğün avantajları; uzak ve yakın için ayrı ayrı gözlük taşımak ve takıp-çıkartmaktan kurtarmasıdır. Dezavantajı ise, bilgisayara bakarken net görüş için hafifçe çenenin yukarı kaldırılmasını gerektirmesi ve merdiven inerken derinlik hissinde zorlanma yaratmasıdır. Bu gözlüğün kullanımına alışmak belli bir adaptasyon süresi gerektirebilir. Progresif gözlüklerde camın tasarımı, kalitesi ve çerçeveye doğru odakta takılması; rahat kullanım açısından çok önemlidir.
Multifokal kontakt lens
Hem uzak-hem yakın görüş sağlayan kontakt lenslerle başarı %100 değildir. Yani bu lensleri kullananların tamamı kusursuz bir görüşü yakalayamaz. Ancak hem iyi bir görüş, hem de konfor yakalayabilen grup için bu kontakt lensler büyük bir kolaylık sağlar.
Bu kontakt lenslerin “aylık” ya da “günlük” olanları mevcuttur. Aylık olanlar; sabah takılıp, akşam çıkartıldıktan sonra lens solüsyonuna konur ve 1 ay boyunca aynı lens bu şekilde kullanılır. Bir ayın sonunda ise eskimiş lens atılır. Günlük lensler ise sabah takılıp, akşam çıkartılınca doğrudan çöpe atılır ve her gün yeni bir lens takılır. Günlük lensler elbette en hijyenik olan seçenektir ancak maliyet olarak dezavantajlıdır.
Bazı göz hastalıkları ve göz travmaları erkeklerde daha sık görülüyor. Erkeklerde daha sık rastlanan göz hastalıklarının başlıcaları şunlar:
-Göz tansiyonunun kimi tipleri (örn. pigmenter glokom),
-Göz alerjisinin ciddi formları (örn. vernal keratokonjonktivit),
-Retinanın (gözün sinir tabakası) kimi hastalıkları (örn. Coat’s hastalığı),
-Göz sinirinin kimi hastalıkları (örn. Leber kalıtsal optik nöropati)
-Behçet hastalığına bağlı üveit (göz iltihaplanması)
Göz yaralanmalarına da erkeklerde, kadınlara kıyasla 2 kat daha sık rastlanıyor. Yirmili yaşlardaki erkekler, göz yaralanmaları açısından en yüksek risk altındaki grup…
Cinsel iktidarsızlık ilaçları görmeyi etkiliyor
Menopozdan sonra kadınlarda katarakt gelişim riski aynı yaştaki erkeklere göre daha fazla… Menopoz sonrası östrojen kullanımı, katarakt riskini azaltıyor. Menopoz öncesi dönemde ise östrojen, lensin iyonik yapısını ve su dengesini korumasını sağlıyor.
Hormonlar gözün şeffaf tabaka (kornea) kalınlığını değiştiriyor
Adet döneminin 15. ve 16. günlerinde kornea kalınlığı %5-6 oranında artıyor. Hamilelikte de her 3 aylık dönemde korneada %3’lük bir kalınlık artışı oluyor. Bu yüzden gebelik boyunca gözlüklerden kurtulmak için lazer işlemi yapılamıyor.
Adet döngüsü boyunca kornea hassasiyeti de değişiklik gösteriyor. Adet öncesinde kornea daha az hassas oluyor. Bu yüzden, adetten önceki dönemde kontakt lens kullanımı daha rahat oluyor.
Gebelik sırasında miyopi artıyor
Gebelik sırasında kornea kalınlığı ve lens eğriliğindeki değişime bağlı olarak miyopi artabiliyor. Genellikle doğum sonrası göz dereceleri eski haline dönüyor.