Yalnızca bir avuç yabani hayvan türü insanlarla bir arada yaşayabilecek şekilde yetiştirilebildi. Bilim insanlarına göre bunun nedeni, bu hayvanların genlerinde gizli. National Geographic dergisi; Mart sayısında ‘Yabanı Evcilleştirmek’ başlığıyla bu konuyu kapağına taşıdı
“Merhaba” diyor Lyudmila Trut, üzerinde ‘Mavrik’ yazan tel kafesin kapısını açmak için eğilirken. Sibirya’nın güneyindeki Novosibirsk kentinin hemen dışında bir çiftlikte, iki uzun sıra halinde dizili, birbirine benzer kafeslerin arasında duruyoruz. 76 yaşındaki biyolog beni değil, kafesin tüylü sakinini selamlıyor. Rusça bilmesem de, köpek sahiplerinin hayvanlarına hitap ederken kullandıkları ses tonundaki şefkati hissediyorum. Trut’un ilgi odağı Mavrik, bir Shetland çoban köpeği büyüklüğünde; kürkü turuncu renkte ve göğsünde beyaz bir mama önlüğü var. O da üzerine düşen rolü oynuyor: Kuyruk sallıyor, sırt üstü yuvarlanıyor, ilgi görmek için nefes nefese kalıyor. Yan tarafı açık, daracık hangarın her iki tarafında bitişik duran kafeslerdeki köpekgiller de aynı şeyi yapıyor. “Gördüğün gibi,” diyor Trut “Hepsi de insan teması istiyor.” Ama günün talihlisi Mavrik. Kollarımda yavru bir köpek kadar uysal. Tek farkla: Mavrik bir tilki. Huş ağaçlarıyla çevrili, paslı metal bir kapıyla kapalı yuvasında gizlenen Mavrik ve birkaç yüz akrabası, dünyanın evcilleştirilmiş tek gümüş tilki nüfusunu oluşturuyor. Gerçekten de Mavrik bir istisna. ‘Evcilleştirilmiş’ derken yakalanıp ehlileştirilmiş veya insanlar tarafından yetiştirilip, yiyecekle ara sıra okşanmayı hoş görmeye şartlandırılmış olmayı kastetmiyorum. Evcilleştirilmek üzere yetiştirilmeyi kastediyorum; aynen tekir kediniz ya da Labradorunuz gibi...
ŞAŞIRTICI BİR YAKINLIK
Bu tilkiler her insana muhtemel bir dost gözüyle bakıyor ve bu davranışları, bugüne dek üreme hakkında yapılan belki de en olağanüstü deneyin sonucu. Deney yarım yüzyılı aşkın süre önce başlamış. Yakınlarda bulunan Sitoloji (hücrebilimi) ve Genetik Enstitüsü araştırmacıları, Dmitry Belyaev adlı bir biyoloğun önderliğinde kürk çiftliklerinden 130 adet tilki toplamış. Sonra da 15 bin yıl önce başlayan, kurtlardan köpeklere uzanan evrim sürecini yeniden yaratmak hedefiyle onları çiftleştirmeye başlamış. 1960’ların ortasına gelindiğinde, deney Belyaev’in hayal edebileceğinden çok daha iyi işliyormuş. Hatta ekibi, deneyi mink ve sıçan olmak üzere iki ayrı türle de tekrarlamış. Belyaev mucizevi bir şekilde, binlerce yıllık evcilleşme sürecini birkaç yıla sıkıştırmıştı. Ama amacı sadece dost canlısı tilkiler yaratabileceğini kanıtlamak değildi. Evcilleştirmenin moleküler düzeydeki gizemlerini aydınlatabileceklerini sezmişti. Darwin’in ‘Evcilleştirilmiş Hayvan ve Bitkilerdeki Çeşitlilik’ kitabında belgelediği gibi, evcilleştirilmiş hayvanlar bazı ortak niteliklere sahip. Genelde yabani atalarına göre daha küçük, düşük kulaklı ve kıvrık kuyruklu olurlar. Bu nitelikleri insanlara sevimli ve çocuksu görünmesini sağlar. Kürkleri bazen alaca olur, yabani atalarınınkiyse tek renktir. Bu nitelikler, farklı derecelerde, köpek, domuz ve ineklerden, tavuk ve hatta bazı balık türleri gibi memeli olmayan hayvanlara kadar şaşırtıcı bir çeşitlilikte görülebiliyor.
TEMASA AÇIK OLANLAR SEÇİLİYOR
Neden bugüne dek dünyadaki 148 büyük memeli türünün sadece 15’i evcilleştirilebildi? Hayvanların bireysel olarak insanlarla yakın temasta yaşayacak şekilde eğitilebildiğini hepimiz biliyoruz. Buna karşın evcilleştirme olgusu, tek bir bireyin eğitilmesiyle değil, nesiller boyu insanlara yakın yaşamanın getirdiği, bütün bir nüfusa yayılan bir nitelik. Türün yabani içgüdülerinin hepsi olmasa da, çoğu geçen yıllar zarfında kaybolur. Evcilleşmesi en olası hayvanların, insanlarla temasa en açık olanlar olduğu konusunda bilim insanları hemfikir. İnsanlar da onlardan faydalanabileceklerini görmüş ve en uysallarını seçip çiftleştirerek bu sürecin devamına yardımcı olmuş. Tilki çiftliği de, nihayetinde bilimsel bir deney. Çiftlikteki aşırı nüfus artışını engellemek için araştırmaya katılacak kadar saldırgan olmayan tilkiler, onlarca yıldır zorunlu olarak gerçek kürk çiftliklerine satılıyor. Bilim insanları için hangilerinin gideceğine karar vermek çok acı bir süreç. Trut bu işi yıllar önce başkalarına devrettiğini ve seçim zamanı geldiğinde çiftlikten uzak durduğunu söylüyor. “Duygusal açıdan çok zor” diyor. Evan RATLIFF
Pako pano
* On aylık dişi. Tüm tedavileri yaptırıldı. Kısırlaştırıldı, karnesi var, kuru mama yiyor ve tuvalet alışkanlığı edindi. Fakat duymuyor. Onu sahiplenmek ister misiniz? (534) 468 73 83
* Beş aylık bu kediyi E-5’te açlıktan ölmek üzereyken bulduk. Kısırlaştırma ve asla terk etmemek şartıyla ona yuva arıyoruz. (545) 774 75 49
* İki buçuk aylık dişi kedi Zeytin. Tuvalet alışkanlığı var ve iç ve dış parazit tedavileri de yapıldı. Evinizi açmak ister misiniz? (216) 410 40 57
* Bu iki fino köpeğine yuva arıyoruz. İyi bakılmaları karşılığında ücretsiz verilecekler. (507) 225 54 26
* İki ay önce barınak ziyaretinde gördük bu güzel kızı. Bir gözü ne yazık ki görmüyor. Şu an dört aylık, aşıları yapıldı, evde özenle büyütüldü. Tuvalet alışkanlığı var, oyuncu ve sevgi dolu. Yuvasını açacak bir melek arıyoruz. (555) 986 97 30