Sahiplerine göre dünyada yaşayan en akıllı tatlı su balığı. Su köpeği lakabını, tıpkı bir köpek gibi sahibini tanımasından ve akvaryuma yaklaşıldığı zaman türlü sevimlilikler yapmasından alıyor.
Fakat kanmayın; astronot balığı, oskar balığı ya da namı diğer akademik astronotus ocellatus, aslında yutabileceği tüm balıklara saldıran gözü dönmüş bir avcı. Birlikte tek yaşabildiği tür, kuzeni piranhalar. Zaten aynı memleketten; Güney Amerika’dan geliyorlar. Balıklar âleminde bitmek bilmeyen iştahı, doymazlığıyla tanınıyor. Yem verileceğini anladığı andan itibaren sudan dışarı sıçramaya başlıyor. Elden beslenmeyi öğrenmeye çok yatkın.
DİKKAT, ÇOK ÇABUK BÜYÜYORLAR
Yatışı, uyuyuşu da bir alem: Kumun üstüne insan gibi uzanıyor, sere serpe dinleniyor. Köpekler rüyalarında gözlerini kımıldatır, ayakları atar ya, bunların da yüzgeçleri oynuyor. Ama sizi fark ettiği anda uyanıp camın önünde yem maskaralıklarına başlıyor. Sorun şu: Fazla çabuk büyüyor. Meğer Mısır Çarşısı’ndaki akvaryumcu bir süre sonra akvaryuma sığmayacaklarını bile bile bana 5 yavru astronot satmış. Benim akvaryumum 50 litrelik. Erişkinlerinin her birine 150 litre su gerektiği söyleniyor. Ayda 2 santim boy atıyor, 20-30 santime kadar büyüyorlar. Bütün saldırganlıklarına rağmen hassas bir bünyesi var. Balıkların üstünü küf gibi kaplayan beyaz benek hastalığına karşı çok dayanıksız. Benimkiler daha ilk haftadan yakalandı. Mavi mürekkep gibi bir damlalıklı ilaçla mücadele ediyorum ama bu hastalık yavrulardan birkaçını alacak gibi. Üstelik en hastası içlerinde en hareketlisiydi.
? Küçükken çok hareketlidirler, büyüdükçe giderek daha ağırbaşlı olurlar. Sahibini tanırlar, başka insanlardan ayırırlar, alıştıkları kişinin elinden yem yemeyi severler. (Faruk Berkay Erim) ? Akşam eve geldiğimde sanki benimle konuşacakmış gibi çıldırabileren, kesinlikle asil bir hayvan. Karnı tokken sanki akvayumun sahibi o. Bir hava, bir eda sormayın gitsin. (Aslan Öztürk) ? Akvaryum balıklarının en akıllıları. Bir köpek gibi sadık. Dört astronotum var, yem verirken resmen başlarını okşatıyorlar, kendilerini sevdirirken keyif alıyorlar. (İlhan Arslan) ? Bir ay önce küçücüktüler, etli yem atmaya başladıktan sonra büyüdükçe büyüdüler. Yakında beni yiyecekler. Her dakika kapaklarını kontrol ediyorum, çünkü sürekli dışarı zıplıyorlar (Emre Doğanay) ? Daha önce Japon’dan başka balık sevmezdim. Bir arkadaşta gördüm, vuruldum. Bu balık sanki bir bebek. Birini sevdiğinizde diğeri küsüyor, sizden yemek yemiyor. Siz uzaklaşınca hemen yumuluyor. (Şevket Deveci) ? Bende 5 tane var. Ne versem yiyorlar. Gerçekten çok akıllı balıklar. Bir de akvaryumun dibinde sere serpe yatmaları yok mu? Öldürüyor beni. Bu balıkları tek geçerim. (Ercan Türkcan)
Kedilerin yazlık tüylerini çıkarma vakti
Kedilerin kürk yapısı, vücudu soğuktan ve sıcaktan korumanın yanı sıra, beden dillerini ve o anki ruh hallerini de ortaya koyar. Kedilerde genel olarak üç tipte tüy bulunur: En dış katmandaki uzun tüyler, bundan daha yoğun ve daha kısa yapıdaki orta uzunluktaki tüyler ile en alt tabakada yer alan çok kısa ve yumuşak tüyler. Bu üç tüy tipinin dışında kedilerde bıyıkları oluşturan çok özel yapıda bir tüy tipi daha vardır. Her kedide tüy yapılarının hepsi, aynı anda bulunmayabilir. Örneğin Ankara kedilerinde sadece uzun tüyler ve en altta yer alan çok kısa tüyler bulunur. Kedi ırkları genel olarak da tüy yapılarına göre kısa tüylü ve uzun tüylü olarak gruplandırılabilir. Kedilerin tüy dökmeleri ve tüy değiştirmeleri mevsimsel bir doğal ve fizyolojik süreç. Genellikle kıştan bahar aylarına geçerken ve benzer şekilde yazdan sonbahara geçerken tüy dökülmesi artar. Dış ortamda yaşayan kedilerde çoğu kez mevsimsel olarak seyreden tüy değiştirme olayı, evde yaşayıp dışarı hiç çıkmayan kedilerde genellikle daha az miktarda tüy dökme şeklinde tüm yıla yayılır. Hastalık, stres ve emzirme dönemlerinde de tüy dökülmesinin hızlandığı ve arttığı görülür. Bahar aylarının gelmesi ile kediler daha yoğun ve kalın olan kışlık tüylerini dökerler. Yerine daha ince olan yazlık tüyleri uzar. Kış ayları yaklaşırken de yazlık ince tüyleri dökülerek yerini kışlık kalın tüyler alır. Sphynx, cornish rex ve devon rex gibi bazı kedi ırklarında yok denecek kadar az tüy dökme görülür. Kedinizin eve dökülen tüyleri ortalıkta uçuşmaya başlayınca, aklınıza ilk gelen, onu daha sık ve düzenli tarayıp fırçalamak olmalı. Tüylerin etrafa dökülüp evi kirletmesini kontrol etmenin en etkili yolu bu. Düzenli tarama ve fırçalama, özellikle uzun tüylü kedilerde tüy topağı çıkarma sıklığını da azaltır. Bu dönemde kedileri daha fazla ve dikkatli gözlemlemekte fayda var. Özellikle deri hastalıkları ve tüy değiştirme sırasında oluşan tüysüz, kel bölgeler fark ederseniz mutlaka veteriner hekiminize danışmalı ve kedinizi muayene ettirmelisiniz. Tüy değiştirme döneminin sağlıklı gerçekleşmesi için kedinizin beslenme yöntemi, kullanılan mamaların kalitesi de son derece önemli. Yeterli düzeyde besin maddesi, vitamin, mineral, omega yağ asitleri ve amino asit içeren mamalarla beslenen kedilerde tüy değiştirme dönemleri sağlıklı gerçekleşir.
Pako pano
Geçen şubat, Ankara G.O.P, Nene Hatun Caddesi, 45 numaralı apartman çevresinde kayboldum. 6 yaşında Van - Ankara kedisiyim. Sağ gözüm mavi, sol gözüm sarı. Obeze yakın kilodayım. Kısırlaştırılmış, erkek kediyim. Boynumun iki yanındaki tüylerde mantar hastalığı nedeniyle dökülmeler var. Beni bulanların veya nerede olduğumu bilenlerin evime teslim etmesini veya (312) 436 66 48, (505) 350 63 39 numaralı telefonlara haber vermesini rica ediyorum.
5 kardeşler. Anneleri kaybolduğu için biz baktık büyüttük. Hepsine birden bakamayacağımız için onlara hiç terk edilmeyecekleri yeni yuvalar arıyoruz. Tel: (532) 415 60 57.
Dokuz aylık dişi. Sokakları hiç bilmiyor. Klinikte acil yuva bekliyor. İstanbul. Tel: (542) 251 66 31.
Annelerini kaybettikleri için biberonla büyüttüğümüz bebeklere yuva arıyoruz. Yaklaşık 1 aylıklar. Onların şanssız başladıkları hayatlarının şansı olmak ister misiniz? Tel: (532) 311 48 20.