Kedili bir evde doğup büyüyen, kendisi gibi öğretim görevlisi olan eşiyle bile kediler sayesinde tanışmış Mahmut Tekçe. Kedilerle ilgili yeterince Türkçe kaynak olmadığını düşünüp bir site kurmaya karar vermesi ise geçtiğimiz senenin nisan ayında olmuş.
www.sokakkedisi.net sitesinin hazırlanmasında Tekçe çiftine kendileri gibi akademisyen olan üç kedisever destek veriyor.
Kediler hayatınıza nasıl girdi?
- Hiç çıkmadı ki... Ben kedili bir evde doğdum, ailemdeki herkesin kedileri var, eşimle de kediler aracılığıyla tanıştık. Kısacası hayatımızdan kediler hiç eksik olmadı.
Şu anda beslediğiniz kedi var mı?
- Üç kedimiz var ama her kedisever gibi hastalanan, yaralanan, annesiz kalan ve doğum için gelen misafirlerimiz sürekli oluyor.
www.sokakkedisi.net sitesini hazırlamaya nasıl karar verdiniz?
- İnternette yabancı hayvan koruma derneklerinin, üniversitelerin kedi bakımı ve sağlığıyla ilgili çok kapsamlı bilgi veren sayfaları var. Türkçe kaynakların sayısı ise kısıtlı. Kendi aklımıza takılan soruların yanıtlarını ararken ulaştığımız bilgileri diğer kediseverlere de aktarabilmek için bu siteyi hazırladık.
Siteyi kimler hazırlıyor?
- Ben ve eşim Marmara Üniversitesi’nde öğretim elemanıyız; ben iktisatçıyım, eşim İngilizce öğretmeni. Siteyi açtıktan kısa bir süre sonra Gazi Üniversitesi’nden Dr. Tuba Tuncer aramıza katıldı. Temmuz ayında aynı üniversiteden Banu Altunay ve Gül Kahveci’nin katkılarıyla ‘Yavru Kedi’ bölümümüz açıldı.
Neden sokak kedileri üzerinde yoğunlaştınız?
- Her şeyden önce sokak kedilerine hayranız. Yaşadığımız topraklarda tarih boyunca sokak kedileri var olmuş. Bizlerle birlikte kentlerde, köylerde yaşamışlar; doğurdukları yere bereket getirdiklerine inanılmış. Bugün büyük şehirlerde apartman dairelerine, ofislere, sitelere kapansak da genele baktığımızda sokak kedilerine yabancılaşmamışız. Gelişmiş ülkelerde sokaklarda hayvan olmayışı çoğunlukla bir uygarlık göstergesi olarak yorumlanır, oysa ki biz her neredeysek onların da orada en az bizler kadar yaşama hakkı olduğunu kabul ettiğimiz ölçüde uygar sayılırız. Kedilerin gelecekte yalnızca petshop’larda bulunan bir tür olmasını arzulamadığımız için sitemize sokak kedisi adını seçtik.
REKLAM VE SPONSOR KABUL ETMİYORLAR
Sitenizde reklam yapmamak gibi bir tutumunuz var sanırım...
- Sitenin tarafsızlığını ve güvenilirliğini koruyabilmek için mama üreticisi firmalardan reklam, sponsorluk kabul etmiyoruz. Sağlık hizmetlerinde reklama yer olmadığı için klinik ve hastanelere yönlendirme yapmıyoruz. Hayvanların parayla satılmasına da karşıyız ve petshop’lardan reklam almıyoruz, forum ve mail grubumuzda reklam ve ücretli ilanlara izin vermiyoruz.
Sitenizin tıklanma oranı nedir?
- Aylık sekiz-on bin ziyaretçimiz oluyor. Aldığımız olumlu tepkiler bizi sevindiriyor.
Siteyi ziyaret edenlerle birebir görüşüyor musunuz?
- Sokakkedisi.net forum tabanlı bir site olmadığı için daha çok birbirinden bağımsız ziyaretçiler tarafından bilgi edinme amaçlı kullanılıyor. Yine de sitemiz aracılığıyla birbirini bulan hayvanseverler oldu. Örneğin Büyükada Barınağı’na farklı şehirlerden destek veren bir grubumuz oluştu. Bu dostlarımızla bir araya gelişimizi Sokakkedisi’ne borçluyuz.
Sitede neler var?
Beslenme konusuna ağırlık veriyorlar çünkü beslenme sağlığın yapı taşı ve bu alanda mama firmalarına yönlendirme yapmayan, güvenilir ve tarafsız bilgiye ihtiyaç duyulduğunu düşünüyorlar.
Sağlık bölümüne eklenen yeni dosyaların hepsi, önce veteriner hekim denetiminden geçiyor.
Faydalı bilgiler sayfalarında tuvalet eğitimi, annesiz kedi bakımı, özürlü kediyle yaşam, ev kazaları gibi konular var.
Yavru Kedi sayfalarında çocuklara hayvan sevgisini aşılamayı amaçlıyorlar.
Üyelerin haberleşmeleri ve sahiplendirme için oluşturulan bir e-posta grubu ve forum var. Ayça BARUT
Dişi köpeklerde rahim enfeksiyonları
En çok kısırlaştırılmamış orta yaş grubundaki dişi köpeklerde rastlanan hastalıklardan biri, pyometra ve rahim enfeksiyonlarıdır.
Pyometra eskiden basit rahim iltihaplanması olarak düşünülürken, bugün, asıl hastalığı hormonlarla ilgili problemlerin oluşturduğu ve bakteri enfeksiyonlarının daha sonradan hastalık tablosuna katıldığı biliniyor.
Pyometranın ilk belirtileri genellikle kızgınlık döneminden yaklaşık 2-4 ay sonra şekillenmeye başlar. Üreme ile ilgili olarak köpeklerde yumurtalıklar tarafından üretilen iki temel hormondan progestronun aşırı salgılanması veya rahim duvarının aşırı hassasiyet göstermesi neticesinde pyometra başlar. Rahim duvarında çok sayıda salgı hücresi içeren ve bol miktarda sıvı üreten kistler oluşur ve rahim ciddi olarak büyür. Normalde kurşun kalem kalınlığında olan rahim kolları pyometrada kese gibi bir yapı kazanarak salatalık büyüklüğüne ulaşır. Hastalık ilerledikçe içerde biriken aşırı miktarda sıvı, üreme organından dışarı doğru akmaya başlar ve köpeğin bu dönemde sürekli olarak o bölgeyi yalayıp temizlemeye çalıştığı görülür. Bakterilerin rahim içine ulaşması ile birlikte enfeksiyon tablosu da hastalığa iştirak eder. Enfeksiyonla birlikte rahim içinde daha fazla miktarda savunma hücrelerini de içeren sıvı birikmeye başlar. Bazı vakalarda rahim çok ciddi büyüklüklere ulaşabilir ve organın yırtılmasına kadar varan tehlikeli durumlarla karşılaşılır. Benzer şekilde hastalığın uzun süre tedavi edilmeden devam etmesine bağlı olarak bakterilere bağlı dahili zehirlenmeler ve böbrek tahribatları da ortaya çıkabilir.
Hastalığın ilk belirtileri, köpeğin bu aşırı miktardaki sıvıyı vücudundan uzaklaştırmaya çalışırken yaşadığı böbreklerle ilgili belirtilerdir. Bunların en bariz olanları köpeğin su tüketiminin ve idrar miktarı ve sayısının artmasıdır. Akıntı miktarına bağlı olarak köpeğin vajinal bölgeyi yalayarak temizlemeye çalışması bir diğer belirti olarak karşımıza çıkar.
Rahmin büyümesi ile birlikte belirtiler de şiddetlenir, arka bacaklarda güçsüzlük ve orta düzeyde ateş görülebilir. Böbrek tahribatının hastalığa eşlik etmesi ile birlikte iştahın kesilmesi ve halsizlik ortaya çıkabilir. Pyometranın tedavisinde ilk olarak enfeksiyona bağlı olarak şekillenen problemler ortadan kaldırılır. Bu nedenle veteriner hekiminizin önereceği antibiyotik ve sıvı tedavileri ile hastalık kontrol altına alınır.
Kalıcı bir tedavi olarak rahim ve yumurtalıklar alınarak köpek kısırlaştırılır. Bu, hastalıktan korunma için yapılacak en önemli şey köpeğin eğer yetiştirilmesi ve üretilmesi düşünülmüyorsa 6 aylık olmadan kısırlaştırılmasıdır. gulbay@turkvet.com
Pako pano
8 yaşına kadar evde bakılmış olan Terrier cinsi Lucky, barınağa terk edilme tehlikesiyle karşı karşıya. Lütfen onu evinize alın. (0532) 521 88 63.
2.5 yaşındaki beyaz bir Akbaş Çoban köpeği kırması Lady, Ankara’da Akdere civarında İmrahor köyü yakınlarında kayboldu. Görenlerin (0312) 472 81 40 numaralı telefonu aramalarını rica ediyoruz.
Biri erkek, diğer ikisi dişi üç sevimli yavru köpeği sahiplenmek ister misiniz? ozgun@weblebi.com; (0532) 422 06 46; (0535) 699 19 73.
Karların arasında donmak üzereyken bulduğum kediye iyi bakacak bir aile arıyorum. (0532) 628 26 69.
Ataşehir Barınağı’nda yaşam mücadelesi veren kedilere evinizi açar mısınız? (0533) 529 16 51.