Ya da harika bir aşk yaşadığınızı düşünürken yine bir sabah gazeteyi açıyorsunuz ki sevgiliniz de harika bir aşk yaşıyor.
Lakin sizinle değil, başkasıyla!
Sıradan insanların da içine düşeceği durumlar elbet bunlar.
Yani aldatmalar falan.
Fakat sıradan insanın, başına gelen felaketten haberdar olması olayı sağır sultanın bile duymasından sonraya denk geliyor genellikle.
Bir yandan da yine aynı açıdan iyi bir şey olabilir şöhretli olmak. Karşınızdaki sizi aldatmayı henüz aklından geçirmekteyken durumu öğrenmiş olunca ilişkide zaman kaybı yaşamıyorsunuz.
Fakat şu da var:
Mesela kocanız aldattı sizi...
Ama netice olarak kendisini affedeceksiniz. Düşündünüz taşındınız böylesi işinize geldi.
Lakin ne mümkün...
Derhal ilişki koçları devreye giriyor.
Kimlerdir ilişki koçları?
Köşe yazarları, magazinciler, haberciler, sunucular, fikri sorulan diğer ünlüler, hatta DJ’ler, VJ’ler, sokaktaki adam... Ve hatta milletvekilleri.
Kadın sıradan biri olsa...
Öpüşüp koklaşıp barışacak, yoluna devam edecek.
Fakat sırf "koçlar"dan utandığından yapamıyor.
Bu aralar çok örneğini yaşıyoruz.
En son Ebru Gündeş-Oktay Kaynarca-Özgü Namal üçlüsüyle ilgili bir haber çıktı. Eğer doğruysa, durum klasik. Taraflardan erkek olanının eş değiştirme zamanı gelmiş diyebiliriz.
Aslında artık Saatli Marif Takvimi’ne yazmak lazım. "Ağaçlara su yürüme zamanı" gibi "Erkeğin eş değiştirme zamanı." Fakat hangi güne not düşeceksiniz, bunlarınki 365 gün sürüyor.
Kadınlar 13’üncü erkekte "Tamamdır bu iş" diyorlarmış.
Yani erkekte hangi özelliklerin kendileri için önemli olduğuna 12 erkeği devirdikten sonra karar verebiliyorlarmış.
Hemen annem geldi aklıma. Babam annemin ilk ve son erkeğiydi. Demek 30 sene "prova diş"le yedi içti bir nevi kadıncağız...
Bakın bu tespite göre uzun süreli ilişkiler akıllıca değil.
Her biriyle üçer beşer sene geçirseniz denginizi giderayak bulmuş oluyorsunuz ki bulmasanız daha iyi. İnsanın aklı kalır.
Biraz seri olmak lazım demek ki.
Gençlerin yaptığı doğru bir şeymiş öyleyse. Çabuk çabuk elden geçirmek...
Ve neticede karar kıldıkları erkek herhalde "denk ötesi" oluyordur. 13’te duranı görmedim zira. 14, 15, 16... gidiyor.
*
Fakat kim derdi ki bilim bir gün bu çocukları temize çıkaracak!
"Hayat sürprizlerle dolu" dedikleri biraz da bu oluyor galiba.
Yani insanoğlu durduğu yerde duruyor aslında fakat işte bir gün bilim bir şey söyleyince bir bakıyorsunuz ki durduğu yer değişmiş insanoğlunun...
Şimdi mesela siz büyük ihtimalle "Bizim kız yoldan çıktı" diye düşünürken, bu 13’üncüde jeton düşme hadisesi ortaya çıkınca, meğer sizin kız iyice denk olsun diye şeyder dururmuş!
Titizliğinden yani. Hepsi bu.
Sıkıştırmayın artık kızlarınızı!
Bilimsel bir gerçeğin uygulayıcısı onlar!
Hem erkeklerle mukayese edince kadının 13’üncü erkekte dengini bulması erken bile sayılabilir.
Erkeğin arayışı "dört kollu"da bitiyor ancak.
O da mecburen.
Yoksa aramaya devam edecek ama...
Gözü açık gidiyor netice olarak!
MIŞ MUŞ
AKP’li vekiller grup toplantısında mışıl mışıl uyumuş.Bir Meclis klasiği!
Erdoğan "Politika damdan düşenin işi" demiş.En iyi bildikleri şey bu olduğundan demek milleti de damdan düşürüp duruyorlar.
Artık bir iş bulamayan, adam toplayıp çete kuruyormuş.Başbakan ulusa seslenişlerinde bundan hiç bahsetmiyor.