Paylaş
Twitter üzerinden 140 karakterde yanıt veremeyeceği için Facebook’u açıp oradan uzun bir mesaj yazmıştır.
Tabii hazır Facebook’tayken bir kaç güncelleme yapmış, bir kaç profil gezmiş ve birkaç karikatüre ve fotoğraflara bakmıştır.
Tam internetten çıkmak üzereyken, gmail, hotmail ve yahoo kutularındaki mesajlarını kontrol etmeye karar vermiştir.
Hazır e-postaları okumuşken, Hürriyet, TEV ve diğer üç üniversitenin eposta kutularını da kontrol etmiştir.
Yine tam çıkmak üzereyken, bir e-posta atması gerektiğini hatırlamış ama mesajın hangi e-posta kutusundan geldiğini hatırlayamamıştır.
“Bari MSN Chat’ten yanıt vereyim” demiştir ama şifresini unuttuğu için girememiştir. Yahoo Messenger şifresini de unutmuştur.
Tam umutsuzluğa düşmüşken Skype aklına gelmiş, ama o kişinin Skype’ta arkadaşı olmadığını farketmiştir.
Bunun üzerine sesi kısık olan telefonuna yönelmiş güya çalışmak için sesini kıstığı telefonda biriken mesajları görmüştür.
Birkaç SMS’e yanıt verip, whatisapp uygulamasını açmıştır. Oradan birkaç hal hatır sohbetinden sonra, viber ile arkadaşını aramıştır.
Arkadaşı Skype’tayım, 10 dakika sonra arayayım deyince, o zamanı öldürmek için bilgisayara geri dönmüştür.
Voscreen uygulamasını açıp, biraz videolara bakmıştır.
about.me ve youtube sayfasını güncelleyeyim ve bir de stumpleupon yapayım derken, akşam olmuş ve yazısını yazamamıştır.
Hay Allah!
Paylaş