DEĞERLİ dostum Ali Erten, babası Muammer Erten’le ilgili “Topraktan Parlamentoya Muammer Erten” (Boyut Yayınları) adlı bir kitap gönderdi. Kitabı yayına CHP tarihi üzerine çalışmalar yapan Doç. Dr. Hakkı Uyar hazırlamış.
Aktif politikayı 1973 yılında bıraktığı, Ortanın Solu’nun üzerine de ölü toprağı serpildiği için Muammer Erten’i biraz anımsamamız gerekiyor: CUMHURİYET MUCİZESİ Muammer Erten (1923-1994) Isparta’nın Atabey nahiyesinde doğdu. İlkokulu Atabey’de okudu. Orta 3’ten itibaren Cumhuriyet’in Anadolu çocukları için yarattığı Parasız Yatılı (Leyli Meccani) mucizesinden yararlandı. Tıpkı arkadaşı İslamköylü Süleyman Demirel gibi. Parasız yatılı sınavını kazanınca önce İstanbul Haydarpaşa Lisesi’ne verildi. Ancak bu lisenin müdürü taşralılardan hoşlanmadığı için kısa bir süre sonra Balıkesir Lisesi’ne gönderildi. Muammer Erten, Ankara Hukuk Fakültesi’nde de Parasız Yatılı mucizesinden yararlanmıştır. Tıpkı İstanbul Teknik Üniversitesi’nde bu mucize sayesinde okuyan Süleyman Demirel gibi. (Osmanlı döneminden Cumhuriyet’e 4194 ilkokul, 69 ortaokul, 13 lise, 20 öğretmen okulu, 17 sanat okulu, 1 Darülfünun, 6 yüksekokul ve birkaç meslek okulu miras kalmıştır. Prof. Dr. İrfan Erdoğan, Milli Eğitime Dair, Nobel Yayın Dağıtım, s. 4) Bu 18 liseden ikisi Haydarpaşa ve Balıkesir liseleri idi. PEKİ NEDEN BIRAKTI? Savcılık ve yargıçlık yaptı. 1958’de CHP’ye girerek politikaya atıldı. 1961 seçimlerinde Manisa’dan ilk kez milletvekili seçildi. Daha sonra iki dönem daha milletvekili seçildi. 25 Aralık 1963-20 Şubat 1965 tarihleri arasında, İsmet İnönü Hükümeti’nde Sanayi Bakanı oldu. CHP içindeki Ortanın Solu hareketinin 18. Kurultay’da yönetime gelmesi üzerine 1966-1969 yılları arasında parti genel sekreter yardımcılığı yaptı. 1973 yılında kendi isteği ile politikadan çekildi. Demek ki topu topu 15 yıl politikada kalmış. Muammer Erten’in Sanayi Bakanlığı yaptığı kabinede, Bülent Ecevit Çalışma Bakanı, Ali İhsan Göğüş Turizm ve Tanıtma Bakanı ve Arif Hüdai Oral ise Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı idi. Gençler! Muammer Erten 1973 yılında politikayı neden bıraktı acaba? AÇ AÇ YARIŞINA GİRME Şimdi geldik bu yazıyı yazmama yol açan olaya (s. 154-155): Günümüzün çok demokrat(!) milliyetçi-muhafazakâr sağcıları o dönemde TİP için “Moskova’ya Moskova’ya!” diye tepinir, CHP için de “Ortanın Solu Moskova Yolu!” diye bağırırlardı. “Halkın değerleriyle barışma”ya meraklı Bülent Ecevit, 4 Mart 1967 günü, Konya’da bu iddialara cevap verirken “Ortanın Solu Hazreti Muhammed’in yolu!” demiş. Bunun üzerine Konya Cumhuriyet Savcılığı “Dini politikaya alet etmek”ten hakkında soruşturma açmış. Bunu öğrenen İnönü, Ecevit’e büyük bir öfkeyle şöyle çıkışmış: “Sen nasıl böyle konuşursun. Sen bir adım attın, iki adım attın, onlarla kaç adıma kadar yarışabilirsin!?” Yeni politika arayan CHP yöneticileri, iş ve atılımlarında, İnönü’nün bu cümlesini asla unutmamalı! Mazbut mahalle kızı, profesyonel dansöz ile “Aç! Aç!” yarışına girerse rezil olur!